Rüşvet iddialarının hedefindeki CHP'li Çankaya Belediye Başkanı Eryılmaz, kendisini mahkemeye veren partisine sitem etti, Baykal'a da yeniden adayım mesajını verdi.


CHP Genel Merkezi'nin savcılığa suç duyurusunda bulunarak disipline sevkettiği Çankaya Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz, 'Partim uygun görürse tekrar adayım' açıklamasında bulundu.



Çankaya Belediyesi'nde hakkındaki suçlamalara ilişkin basın toplantısı düzenleyen Eryılmaz, Genel Başkan Deniz Baykal'ın çok hassas bir insan olduğunu ifade ederek kendisine güvendiğini dile getirdi. "Güvenmek, denetlemeye engel değil. Güvenmek, bu tür konuşmalar çıktığı zaman gereğini yapmamak değildir." diyen Eryılmaz, partisinin yaptığını doğru bulduğunu ve saygıyla karşıladığını kaydetti.

Melih Gökçek'in belgelerinin düzmece olduğunu iddia eden Eryılmaz, "Melih Gökçek ne yapsa yeridir" dediğini aktardı. Parti içi konuşmalarının çok ustaca montajlandığını savunan Eryılmaz, 8-10 mahkemenin bu yapılan işin kişilik haklarına saldırı olduğu yönünde kararı verdiğini belirtti.

Kendilerinin bir usülsüzlük gördüklerinde üzerine gittiklerini ifade eden Eryılmaz, kimseye diyet vererek buraya gelmediğini söyledi. 40 yıldır CHP'de olduğunu vurgulayan Eryılmaz, "Genel başkanım, parti yönetimim bana güvendi, görev verdi. Ben bu safhadan sonrada Allah kısmet ederse yine adayım. Uygun görürlerse, aklandığım kısım var, bundan sonra da aklanacağıma inanıyorum. Adaylıkta yine başarılı olacağıma eminim." dedi.

"Savcılığa suç duyurusundan dolayı partinize kırgın mısınız? sorusuna karşılık ise Eryılmaz şu cevabı verdi: "Partiye kırgın değilim desem yalan söylemiş olurum. Çünkü üzüldüm. Bu konu medyaya yayıldıktan sonra değil ben göreve başladığımdan itibaren buradaki filmini, rontgenini çektikten sonra personel yapısıyla dışardan bir tane personel almadım. Meclis üyesi arkadaşlarımın hemen hemen hepsini burada tanıdım. Daha sonra bizim partiden olup da AK Parti'ye geçenleri izlediniz. Belediye meclisi olarak CHP'den seçilip de daha sonra AK Partili'ler ile ortak oy kullananları izlediniz. Bu kasetten çok önce 2004'ün sonlarına doğru partimin ilçeme, ilime, genel merkezime, en üst düzey yöneticilerime arz ettim. Genel Başkanım dahil ordakilere ayrıntılı bilgi verdim. Bu kaset ortaya çıktıktan sonra da kendim gidip savcılığa başvurdum. Tüm belge ve bilgilerle gittim. Mahkeme kararlarıyla da aklanmış oldum. 90 gün geceli gündüzlü 22 müfettiş koşturarak ortaya çıkardıklarında da göreceksiniz 'Muzaffer Eryılmaz yolsuzluk yapmıştır, burada başkanın yolsuzluğu vardır, hatası vardır' diye birşey çıkaramazlar. Kasten, bilerek, bilmeyerek burada ben yolsuzluğa müsade etmem, ettirtmedim bundan sonra da ettirtmeyeceğim."

"Konunun mahkemeye taşımasıyla CHP sizi gözden mi çıkardı?" yönündeki bir soruya da Eryılmaz, "Beni gözden çıkarmak için benden çekinecekleri bir tarafları yok ki. Eğer benim suçlu olduğuma inanmış olsalardı son yaptığımız kurultayları da gördünüz nasıl bir telefonla sen adaysın dediklerinde yine bir telefon ederler ve derler sen bizim adayımız değilsin. O zaman ben aday olmam. Ama ben partiliyim, o arada aday değilim derim. Bana şimdiye kadar ne partimden, ne genel başkanımdan sakın aday ol diye birşey söylenmemiştir. Aday göstermeyebilirler. Genel başkanımın, merkkez yönetim kurulunun yetkisindedir. Uygun görürlerse gösterirler, uygun görmezlerse göstermezler." diye konuştu.


Cihan