Kazan ve Basınçlı Kap Sanayicileri Birliği (KBSB) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Eren, Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği'nin 13. maddesinin 1000 metre kare ve üzerinde kullanım alanı olan yeni binalarda kombi yerine merkezi ısıtma sistemi kullanılmasını zorunlu kıldığını bildirdi.

Eren, düzenlediği basın toplantısında Bayındırlık ve İskan Bakanlığının hazırladığı “Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği”nin 5 Aralık 2008 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini, yönetmelikle ilgili yapılan düzenlemelerin ise 5 Aralık 2009 tarihinde uygulanmaya başlayacağını kaydetti.

Yönetmeliğin Türkiye'nin çehresini ve yaşam standartlarını değiştirecek yeni uygulamalar getirdiğini söyleyen Eren, “Yönetmeliğin 13. maddesi 1000 metre kare ve üzerinde kullanım alanı olan yeni binalarda kombi yerine merkezi ısıtma sistemi kullanılmasını zorunlu kılıyor” dedi.

Yönetmeliğin, ısınma sistemlerinin seçiminden binaların mimari yapısına, yaşam tarzından ülke ekonomisine yapılacak katkı, can güvenliği, hatta çevreye kadar pek çok alanı kapsadığını anlatan Eren, “En önemlisi ise son dönemde doğalgaz faturalarından şikayet edenleri ilgilendiriyor. Merkezi sistem, faturalarda yüzde 30 oranında azalma vaat ediyor” diye konuştu.

Merkezi sistem kullanan binalarda dairelerin ısındıkları kadar ödemeye imkan tanıyan sistemlerin geliştirildiğini aktaran Eren, pay-ölçer aleti ile daireye giren sıcak su miktarını ölçerek veya radyatörlerin üzerinden ortaya çıkan ısıyı ölçerek doğalgaz giderinin daire başına düşeni kadar ödenmesinin mümkün olduğunu söyledi.

MERKEZİ ISITMA SİSTEMİNİN EKONOMİK FAYDALARI

Kombi yerine merkezi ısıtma sistemi kullanmanın ekonomik faydaları bulunduğunu dile getiren Eren, merkezi sistemin kombilere oranla yüzde 30 daha tasarruflu olduğunu, bu sayede doğalgaz faturalarının düşeceğini, daha az doğal gaz tüketileceği için de yurt dışından satın alınan doğalgaza Türkiye'nin 4 milyar dolar fazladan ödemesinin önüne geçileceğini anlattı.

Eren, merkezi sistemlerin, uzun süreli olası doğalgaz kesintileri ve fiyat artışlarının olduğu dönemlerde küçük bir müdahale ile sıvı ya da katı yakıt kullanmaya imkan sağladığını belirtti.

Türkiye'de 7 milyon 200 bin doğalgaz abonesi olduğunu, bunun yaklaşık 5 milyon 300 bin adedin bireysel abonelerden oluştuğunu söyleyen Eren, evlerde yaşanan karbonmonoksit zehirlenmelerinin en önemli nedenlerinden biri olan kombinin yaşam alanının dışına çıkarılmasıyla can kaybının da önüne geçileceğini kaydetti.

Eren, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Türkiye'de son yıllarda yaşanan doğal gazdan kaynaklanan karbonmonoksit zehirlenmelerinin en önemli nedeni evlerde kullanılan kombilerin olduğu bilinmektedir. Bir evin içinde belli bir yeri olmayan kombilerin mutfakta, banyoda hatta bazen evlerin salonlarına konduğunu görüyoruz. Yaşam alanımızın içine giren bu kombilerin ve tahliye sistemlerinin yeterince iyi çalışmaması nedeniyle hepimizi üzen can kayıpları meydana gelmektedir. Doğalgazı evin dışında tuttuğumuz takdirde bu can kayıplarını önlemek mümkündür. Binanın belirli bir bölümünde yer alan merkezi sistem ölümleri engellemek için en uygun çözümdür.”

MERKEZİ SİSTEME DÖNÜŞÜN YOLU

Kombi kullanılan binaların merkezi sisteme dönüşümü için Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Enerji Komisyonu'nun bir çalışma yaparak konunun Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği'ne eklenmesini sağlaması gerektiğini ifade eden Eren, bu dönüşüm için Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 42.maddesinin gerekli düzenlemeleri ve uygulamaları tarif ettiğini, binada oturanların yüzde 51'inin bireysel sistemden merkezi sisteme geçmek istediğinde o binada dönüşümü gerçekleştirmenin mümkün olduğunu anlattı.

Merkezi sistemin kombilere oranla yüzde 10 ile 30 daha tasarruflu olduğunu vurgulayan Eren, hesaplarına göre kombi ile ısınan mevcut 5 milyon 300 bin abonenin yönetmelik koşullarında merkezi sisteme dönüşmesi halinde yıllık gaz faturaları toplamında her yıl en az 2 milyar dolar tasarruf etmesinin mümkün olduğunu savundu.

Yönetmeliğin doğru bir şekilde uygulanmasının hayati önem taşıdığını belirten Eren, hazırlanan yönetmeliğin öngörülen tarihte yürürlüğe girebilmesi için ilgili kurumların hızlı hareket ederek düzenlemelere işlerlik kazandırmasını beklediklerini sözlerine ekledi.

HÜRRİYET