'Bazı sınırlamalar getirilse de hala bankaların lehine durumlar söz konusu' diyen Meclis Dilekçe Komisyonu Başkanı Akman, yaşadığı bir olayı aktardı: Bir bankadan aradılar. Görevli, 'Şöyle bir kredi kartı çıktı. Adresinize gönderiyoruz' diye emrivaki yaptı. Kendimi güçlükle kurtarabildim

Her yıl binlerce şikayetin ulaştığı Meclis Dilekçe Komisyonu, toplumsal bir laboratuvara dönüştü! Aş isteyen de iş isteyen de komşusuyla kavga eden de çareyi aynı adreste arıyor. Klasörler dolusu dosyaların içinde 'Fatmagül'ün Suçu Ne' dizisinden bedelli askerliğin neden çıkarılmadığına, kredi kartı mağduriyetinden yargıyla yaşanan sıkıntılara kadar sayısız dert gün yüzüne çıkıyor.
'Halkın dert babası' haline gelen Meclis Dilekçe Komisyonu Başkanı Yahya Akman, 'Dilekçe gönderenler arasında hiçbir eğitimi olmayan da var, profesörler de; hatta meczuplardan bile dilekçeler geliyor' diyor. Sayısız mağduriyeti gideren Akman'ın, kredi kartlarıyla ilgili kendisinin de sorun yaşadığını ifade ediyor.
İşte Akman'ın anlattıkları:

- Dilekçe Komisyonu neden önemli Türkiye için?

Vatandaşlarımız, karşılaştıkları sıkıntıları aşamayınca, özellikle de devlet kurumlarında sorun yaşadıklarında, Türkiye'nin en üst merci TBMM'ye başvurma ihtiyacı hissediyor. Bizim komisyon olarak denetim yetkimiz var. Gerekli yazışmaları ve incelemeleri yaparak bunu gerçekleştiriyoruz. Aksaklık varsa gideriyoruz. Devletle vatandaş arasındaki bağı güçlendiren bir görev.

- Daha çok kimler başvuruyor?

Yapılan başvurular içinde okuma yazma bilmeyenden tutun da profesörlere kadar her kesimden insan var. Hatta, meczup vatandaşlarımız bile bulunuyor. Tabii başvuruları mutat hale getirmiş kişiler de var. Müebbete mahkum olmuş mesela, kafası estikçe gönderiyor, af istiyor. Okuduğumuz zaman başıyla sonu uyuşmayan talepler geliyor. Mevzuat gereği bunları işleme koymamamız gerekiyor.

- En çok hangi konularda şikayet geliyor?

Aş ve iş talepleri geliyor. Biz de onları ilgili kurumlara yönlendiriyoruz. Komşusuyla tartışan da dizilerden rahatsız olan da yazıyor. Özel televizyonların girdiği rekabet nedeniyle yaşanan 'reyting kavgası'nın mağduru vatandaşlarımız son dönemde şikayetlerini artırdı. Fatmagül'ün Suçu Ne, Kılıç Günü gibi dizilerle ilgili başvuruları RTÜK'e gönderdik. Geçmişte RTÜK'le görüşüp bazı önlemler alınmasını sağlamıştık. Bugün TV'lerde akıllı simgeler kullanılıyorsa, okullarda medya okuryazarlığı dersleri okutuluyorsa, bunda komisyonumuzun büyük katkısı var.

- Siz izlediniz mi şikayet edilen dizileri ve o meşhur sahneleri?

Yaptığım görev gereği dizileri pek fazla izleme imkanım olmuyor. Yalnız çok şikayet edilen bölümleri, şikayeti anlamak adına, internet yoluyla da olsa bakmaya çalışıyorum. Bazen şikayet edilen mağduriyetlerden bazılarına biz de maruz kalabiliyoruz.

- Mesela?

Bankaların 'masraf' adı altında birçok işlemden aldıkları paralar ve kredi kartları konusu... Her ne kadar yasayla faizler konusunda sınırlamalar getirilse de hala bankalar lehine kimi durumlar söz konusu. Hiç istemediği halde kişilere kredi kartı gönderiliyor. Milletvekili ve komisyon başkanı olduğumu bilmeden beni de bir bankadan aradılar. Görevli bayan, 'Kısa sürenizi almak istiyoruz. Bankamızda şöyle bir kredi kartı çıktı' falan diye reklama başladı. 'Adresinize gönderiyoruz' dedi emrivaki yapar gibi. Israrla 'Hayır istemiyorum' desem de bir yolunu bulup vermeye çalışıyor. Kendimi güçlükle kurtarabildim. Tabii bilmeden kartı alanlar ve parayı çekenler yandı. Çok yüksek faizlerle bunu geri ödemek zorunda kalıyor. Bu konuya çekidüzen verilmesi için çalışıyoruz.

Polis memurunu kınama cezasından kurtardık

- Kurumların çalışmalarını da denetliyorsunuz. O kurumlardan 'Niye işimize karışıyorsunuz' denildiği oluyor mu?

Biz, yaptırım gücü olan bir komisyonuz. Gereğini yerine getirmeyenleri uyarıyoruz. Mesela, Karadeniz Ereğlisi İlçe Emniyet Müdürlüğü'nden bir dilekçe gelmişti. Bir polis memuru, sebepsiz yere, kanuna aykırı şekilde nöbetler tutturulduğunu, çalışma saatlerinin değiştirildiğini belirterek bazı arkadaşlarının hastaneye kaldırıldığını yazdı. Ancak Dilekçe Komisyonu'na hak aramak için yazılan bu yazının ardından polise 'uyarma' cezası verilmiş. Biz de bunu İçişleri Bakanlığı'na sorduk. Gerekli müracat silsilesine uymadığı gerekçesiyle bu ceza verilmiş. Komisyonumuz toplandı ve 'kamu görevlileri de dahil olmak üzere kişilerin talep ve şikayetlerini TBMM'ye iletebilmelerinin, adli ve idari başvuru yollarından bağımsız olarak güvence altına alındığı' kararını verdi. Bunun için en yakın amirden başlayarak silsile yoluyla başvuru yapılmasına gerek olmadığı belirtildi. Mevzuata aykırı disiplin işleminin geri alınmasını ve gerekli uyarıların yapılmasını sağladık.

VAtan