Aydın Polisevi'nde kamu kurum yetkilileri ile birlikte düzenlenen toplantıya katılan Vali Yardımcısı Celal Ulusoy, Çeştepe Beldesi'ne yapılması planlanan “Kaçak Göçmen Misafirhanesi' ile ilgili olarak bilgiler verdi.

Türkiye'nin doğu ile batıyı birleştiren bir köprü olmasından ötürü, doğudan batıya geçmeye çalışan göçmenlerle ilgili sıkıntının olduğunu belirten Ulusoy, göçmenlerin Türkiye'yi çok yoğun olarak kullandığını söyledi. Dünyanın her bölgesinin aynı oranda gelişmediğine işaret eden Ulusoy, bir takım nedenlerden dolayı ekonomik dengesizliklerin ortaya çıktığını kaydetti. Bazı ülkelerde sosyal, ekonomik veya terör olayları yaşandığını ve bu yüzden bir çok insanın, ülkesini terk ettiğini belirten Ulusoy, “Özellikle Asya ve Afrika ülkelerinde yaşanan bir takım olaylardan dolayı insanların hareket halinde. Dünyanın gelişmiş bir bölgesi olarak da batıyı tercih ediyor. Bu insanlar, ülkemizden geçerek, Avrupa'ya gitmek istiyorlar. Bunlar, yasal olmayan şekilde ülkemize gelerek, yine yasal olmayan yollarla bir başka ülkeye geçmek istiyorlar. Bu insanların bazıları gerek kazalar, gerekse başka nedenler hayatlarını kaybediyor. Aydın bölgesinde her yıl 3-4 bin civarında kaçak göçmen vakası ile karşı karşıya kalıyoruz. Bunlar,Sahil Güvenlik tarafından yakalandıktan sonra, kıyısı bulunan ilçelerin Jandarmasına, Emniyet Teşkilatına teslim ediliyor. Ondan sonra da kimlik tespitlerinin yapılması ve diğer durumlarının tetkik edilmesi için ilimizde konuk edilmesi gerekiyor” dedi.

Ulusoy, Aydın'daki mevcut kaçak misafirhanesinin yeterli olmadığı bildirdi. Bu nedenle zaman zaman sıkıntı yaşandığını ve bazen de aşırı yoğunluk nedeniyle yerlerinin kalmadığını açıklayan Ulusoy, “Sağlıklı bir konaklama olanağını yerine getiremediğimizi itiraf etmek zorundayız. Bu konuda Aydın gerçekten çok iyi değil. İçişleri Bakanlığının tespitine göre en kötü durumdan illerden bir tanesiyiz” diye konuştu.

700-800 KAÇAK KALACAK

İçişleri Bakanlığı tarafından Aydın'a sağlıklı bir misafirhane yapılmasının gündeme getirildiğini hatırlatan Celal Ulusoy, bu konuda projelendirme çalışması yapıldığını belirtti. Misafirhanenin önce küçük düşünüldüğünü ancak geleceğin de düşünülerek 700-800 kaçak göçmen geçici barınabileceği bir yer olmasının kararlaştırıldığını beyan eden Ulusoy, bu misafirhanenin içerisinde konaklama, beslenme, poliklinik, spor alanları ve sosyal mekanlar gibi her türlü olanağın olacağının altını çizen Ulusoy, “'Kaçak misafirhanesi ülkemizin de yüzünü ağartacak. Bu tür konular, uluslararası tartışmalara da neden oluyor. Ülkemiz için gerçekten iyi bir görüntü elde etmek istiyoruz. Bakanlık bizden acil olarak 15-20 bin metre karelik bir arsa göstermemizi istiyor. Geçmiş iki üç ay içerisinde bu konuda çalışmalarımız oldu. Aydın merkezinde o boyutta bir yer bulmak güç olduğu için, civar belde ve köylerde araştırmalar yaptık. Çeştepe'de 20 bin metre karelik bir alan tespit ettik. Bunun üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Gerek imar plan değişikliği, gerekse tahsis konusunda çalışmalar devam ediyor. Alternatif yerlere de bakıyoruz. Bunun için de mevcut hazineye ait araziler üzerinde çalışmalar yapıyoruz. 15 gün içerisinde ihale aşamasına getirmek istiyoruz. Çok kısa bir sürede de inşaatı tamamlayıp, misafirhanemizin hizmete açılmasını sağlamayı düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

ELİMİZDEN GELENİ DEVLETÇE YAPMAK ZORUNDAYIZ

Aydın İl Emniyet Müdür Yardımcısı Selime Ataman da, kaçak göçmenlerin Kuşadası ve Didim ilçelerinde Yunanistan'a geçmeye çalışırken yakalandığını hatırlattı. Bunları yakalayan Jandarma ya da Sahil Güvenlik ekiplerinin bu kişiler tutacak yerlerinin olmadığının altını çizen Ataman, bu nedenle kaçakların Aydın İl Emniyet Müdürlüğü Pasaport ve Yabancılar Şube Müdürlüğüne teslim edildiğini bildirdi. Şu anki mevcut 70 kişi kapasiteli misafirhanenin yeterli olmadığına da değinen Ataman, yapılması planlanan yeni misafirhane içerisinde İl Sağlık Müdürlüğünün polikliniği, karakol, çocuk oyun alanları, meslek kazandırma alanları ve büyükler için spor alanlarının olacağını açıladı. Ataman, şunları söyledi: “Bu insanlar, ülkelerine iade edilene kadar insani şartlarda yaşamaları için elimizden geleni devletçe yapmak zorundayız”