CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “özür” bekleyen HSYK’ya, yargının militanlaştığını belirterek, “Benden özür ve adalet isteyen herkesten özür dilemek zorundadır” diyerek yanıt verdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile HSYK arasındaki “özür” polemiği sürüyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Genel Kurulu’nda, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı’nın görüşmelerinde HSYK’ya oldukça sert yanıt verdi.

Adalet ve özgürlüğün olmadığı yerde barışın sağlanamayacağını ifade eden CHP Genel Başkanı, “Dünyanın hangi ülkesinde iktidarı eleştirdi diye bir milletvekili hakkında fezleke düzenlenir. Bunu geçen gün Kılıçdaroğlu bizden özür dilesin diyen yargıçlara da söylüyorum. Bana dünyada bir örnek göstersinler. Yine bana bir örnek göstersinler.

Dünyanın hangi ülkesinde iki öğrenci parasız eğitim istiyorum, diyor, 19 ay tutuklu kalıyor. Ancak totaliter rejimlerde olur. Bana dünyada saygın bir ülke göstersinler basılmamış kitap hakkında toplama ve imha kararı veren bir yargı göstersinler” dedi.

-YARGIÇLARI TOPA TUTTU-

CHP Genel Başkanı, şöyle devam etti:

“Kişi geliyor, diyor ki mahkemeye beni aramışsınız diyor. Yurt dışında görevdeydim, aramışsınız geldim. Kaçacak diye tutukluyorlar. Bana o yargıçlar söylesinler dünyanın hangi ülkesinde aranan bir insan hakime gelecek, kaçacaksın diye tutuklayacak, böyle bir anlayış olabilir mi? Onların arka bahçesi konumunda olan yargıçlar söylesinler. Dünyanın hangi ülkesinde 70 tane gazeteci hapistedir. Çin’i geçtik.”

-“HÜLLE İLE ANAYASA MAHKEMESİ’NE YARGIÇ ATANIYOR”-

“Bana bir tane uygar ülke göstersinler. Hülle ile Anayasa Mahkemesi’ne yargıç atanacak, hiçbir yargıçtan tık çıkmayacak” diyen Kılıçdaroğlu, “Hülle ile yargıcın atandığı bir mahkeme mahkeme olur mu? Ben bunu eleştirmeyecek miyim” diye sordu.

Milletvekillerinin dokunulmazlığı olduğunu hatırlatan CHP Genel Başkanı, “Hepimizin dokunulmazlıkları var. Dokunulmazlığımız olduğu için bizim dosyalarımız işlem görmez. Ama ben size 3 AKP milletvekilinin dokunulmazlıkları olduğu halde dosyalarının işlemden kaldırıldığını biliyorum. Arzu edilen o isimleri verebilirim” dedi.

AKP sıralarından gelen tepkilere de Kılıçdaroğlu, “Gel size açıklarım” diyerek karşılık verdi.

-“BİR AKP MİLLETVEKİLİNİN HAYALİ İHRACAT DOSYASI VAR”-

“Bir AKP milletvekili hayali ihracat dosyası var” diyerek konuşmasını sürdüren CHP Genel Başkanı, “Milletvekili, dosyası zaman aşımından kaldırılıyor. Nasıl oluyor arkadaşlar, bu adalete güven olur mu? HSYK’ya sesleniyorum, bu savcılar hakkında siz ne yaptınız? Büyük bir ihtimalle önümüzdeki günlerde Yargıtay’a üye seçileceklerdir” dedi.

-TUTUKLU MİLLETVEKİLLERİ-

Tutuklu milletvekillerinin durumuna da değinen CHP Genel Başkanı, “Yargı izin vermiş, seçime girmiş” dedi. Anayasa’nın 90. maddesini okuyan Kılıçdaroğlu, “Bu milletvekillerinin serbest bırakılması lazım. Şimde ben o yargıçlara söylüyorum. Anayasanın bu hükmünü görmemezlikten gelmek hangi adalete hangi hukuk çıkarına. Bu uluslar arası anlaşmanın gereğini yapacaksın sen.Parlamentonun iradesini bir kişi el koyabilir mi” diye sordu.


















Bu video Adobe Flash Player'ın son sürümünü gerektirmektedir.


Adobe Flash Player'ın son sürümünü indirin.


 





-HSYK’YA SESLENDİ-

Deniz Feneri konusuna da değinen CHP Genel Başkanı, “Bu savcılar görev yaptılar. Üç savcı görevden alındı. Niye 3 savcıyı birden görevden aldınız? HSYK’ya bunu sormayacak mıyız? Adalet dağıtan makamın başındasın sen. Adaletsizlik dağıtıyorsun, kamu vicdanını rahatsız ediyorsun. Benzer şikayetler yapıldı, hiçbirine bir şey yapılmadı” dedi.

El Maktum’un İstanbul’da bir arsanın ihalesine girdiğini ve aldığını hatırlatan CHP Genel Başkanı, “Şimdi ben HSYK’ya soruyorum, o sırça köşklerde oturanlara soruyorum” dedi. Kılıçdaroğlu, söyle dedi:

“15 gün geçti parayı yatırmadı. Şikayet edildi. Teminat mektubunun çözülmesi lazım. Bir savcı soruşturma açılması lazım dedi. Ne yaptılar. O soruşturma açılsın diyen savcının elinden o dosyayı aldılar. Başka bir savcıya verdiler. O savcı soruşturmaya gerek yoktur kararı verdi. Şimdi ben HSYK’ya soruyorum, o sırça köşklerde oturanlara soruyorum. O savcı hakkında ne yaptınız.

Aradan 4 yıl geçmiş. Hala teminat mektubu paraya çevrilecek. Siz kimi koruyorsunuz El Maktum’u mu, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarını mı, siz kimi koruyorsunuz, Türkiye Cumhuriyeti yasalarını mı, yasa dışı iş ve eylem yapmayı mı?”

İddianamelerin çarşaf çarşaf yayınlandığını belirten CHP Genel Başkanı, “Gizlilik kararı var demedi. Birisi aranıyor. Normalde polisle birlikte gidip doktordan rapor alması lazım. Arabasına gidiyor, raporunu alıp veriyor. Yandaş olmayan için sabahın köründe evi basılıyor, polis gözetiminde doktora götürülüyor” ifadesini kullandı.

-HSYK’YA ÖZÜR YANITI-

Yargıtay’a 160 üye atandığını kaydeden Kılıçdaroğlu, “160 üye ilk tur seçim yapılıyor ilk turda boş oy kullanıyor, kendimizi bir görelim, bu nedir, yargının militanlaşmasıdır. Yargının militanlaşması demek. Onlar benden özür ve adalet isteyen herkesten özür dilemek zorundadır” dedi.

-“BU MAHKEMELER YARIN SİZİ DE YARGILAYABİLİR”-

AKP sıralarına, “Bu mahkemeler yarın sizi de yargılayabilir” diye seslenen CHP Genel Başkanı, şöyle dedi:
“Güçlünün hukuku hukuk olmaz. Özel yetkili mahkemeler operasyon mahkemeleridir. Siyasal iktidarın kendi gücünü kanıtlama mahkemeleridir. Bu özel yetkili mahkemelerde özel hukuk uygulanır. Devlet gücünü garibanın ensesinde boza pişirsin diye.

Özel yetkili mahkemeler kalkmadığı sürece bu ülkeye demokrasi gelmez.

Bu mahkemeler yarın sizi de yargılayabilir. Emin olun biz karşı çıkacağız. Adalet herkes için olmalı.”

-BİR YARGICIN KİTABINDAN SATIRLAR OKUDU-

Bir yargıcın yazdığı kitaptan birkaç satır okuyan CHP Genel Başkanı, şöyle dedi:

“160 Yargıtay üyesi seçildi. Biliyorsunuz bir de referandum yapıldı. Sayın Ertekin’in kitabı. Bu bir yargıç. Referandumun yargıdaki perde arkasını anlatıyor. Yargının kokuşmuşluğunu anlatıyor. Bir yargıcın söylediğini izin verirseniz okumak isterim. Kıdemli bir hakim HSYK seçim sürecindeki trajedisini sergilerken şöyle diyor; 'Adalet Bakanlığı eşeğe aday gösterse eşeğe de oy verir'."
CHP liderinin bu sözlerine AKP sıralarından ise tepki sesleri yükseldi.

-“ADALETİN OLMADIĞI YERDE TUZ KOKAR”-

“Adaleti sağlayacaksak herkes için adalet olmalı” diyen Kılıçdaroğlu, “Adaletin olmadığı yerde tuz kokar. Tuzun koktuğu yerde bereket olmaz” dedi.

CHP Genel Başkanı, daha önce iç barışın sağlanması için “Akil Adam”lardan oluşan bir komisyon kurulmasını önerdiğini, ancak kabul görmediğini ifade ederek, “İç barışı sağlamak için CHP grubuna ne düşüyorsa hepsini yapmaya hazırız” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Genel Kurulu’nda bütçe görüşmelerinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a geçmiş olsun dileklerini ileterek, “Kendisinin rahatsızlığı nedeniyle kendisine Allah’tan şifalar diliyorum. Umarım bir an önce sağlığına kavuşur. Parlamentodaki, Başbakanlık’taki görevine devam eder” dedi.

-1 SAAT 7 DAKİKA KONUŞTU-

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Genel Kurulu’nda, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı’nın görüşmelerinde konuştu. Kılıçdaroğlu’nun konuşması 1 saat 7 dakika sürdü.

-KONUŞMASINA BAŞBAKAN’A GEÇMİŞ OLSUN DİYEREK BAŞLADI-

CHP Genel Başkanı konuşmasına Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a geçmiş olsun diyerek başladı ve şöyle dedi:
“Kuşkusuz, bu bütçede Sayın Başbakanımızın burada olmasını ve eleştirilerimizi dinlemesini isterdik.

Kendisinin rahatsızlığı nedeniyle kendisine Allah’tan şifalar diliyorum. Umarım bir an önce sağlığına kavuşur, parlamentodaki, Başbakanlıktaki görevine devam eder. Kendisini telefonla aradım, şifa dileklerimi, geçmiş olsun dileklerimi aktardım. Bu vesileyle bir kez daha aktarmayı bir görev sayıyorum."

-“HÜKÜMET KENDİ ÇIKARDIĞI YASALARA UYMUYOR”-

Hükümeti parlamentonun çıkardığı yasalara uymamakla suçlayan Kılıçdaroğlu, “Orta Vadeli Program Yasa’nın öngördüğü süreden tam yüz otuz beş gün sonra, Orta Vadeli Mali Plan tam yüz yirmi gün sonra, Bütçe Çağrısı ve Bütçe Hazırlama Rehberi ile Yatırım Genelgesi ve eki, Yatırım Programı tam yüz beş gün sonra 13 Ekim 2011 tarihinde hepsi birleştirildi ve Resmî Gazete’de yayınlandı. Uzun yıllar Maliye Bakanlığında çalışmış bir kişi olarak bütçelerin nasıl hazırlandığını biliriz, gelen yazılar vardır, o yazılara göre hazırlıklar yapılır.

Düşünün, kendi çıkardığınız yasalara uymuyorsunuz, bir gün de hepsini yayınlıyorsunuz, ayın 13’ünde ve ayın 17’sinde de bütçe hazırmış gibi parlamentoya sevk ediyorsunuz. Kime, nasıl güveneceğiz ve bu bütçenin samimiyetini nasıl göreceğiz?” dedi.
Ekonomide çok başlılık olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, çok başlılığın söylemlere de yansıdığını ifade etti.

-“AKP’NİN REKORLARI”-

CHP Genel Başkanı konuşmasında sık “AKP’nin rekorları” demesi de dikkat çekti. “AKP’nin işsizlik rekorundan bahsedeceğim” diyen Kılıçdaroğlu, 9 yılda işsizliğin kronik hale geldiğini ifade etti. CHP Genel Başkanı, şöyle dedi:
“Bakın şimdi, Kalkınma Bakanlığının verilerine bakalım: İşsizlik oranı 8,3. Azalmıyor, 2,8 puan artıyor ve 11’e çıkıyor.

2010 OECD verilerine bakıyoruz, 100 kadından 62’si çalışıyor, bizim ülkemizde 100 kadından ancak 30’u çalışabiliyor. 34 ülke içerisinde sondan 1’inciyiz. Kadının çalışmadığı, üretmediği, üretim zincirinin içinde hakkı olan yeri almadığı bir sistemde siz mutlu, barışık bir toplum yaratabilir misiniz? Kadının çalışmaya hakkı yok mudur? Onun da çalışması gerekir."

-"HÜKÜMET İŞSİZLİKTE HAVLU ATTI"-

“AKP’nin bir başka rekoru daha var, toplumun moral değerlerini tahrip rekoru” diyen CHP Genel Başkanı, kadın cinayetlerinde olağanüstü artış olduğunu söyledi.
AKP’nin bir başka rekorunun genç işsizler olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Her 100 gençten 22’si işsiz” dedi.
CHP Genel Başkanı, işsizlik konusunda hükümetin havlu attığını da söyledi.

AKP’nin dış borç konusunda da rekor kırdığını savunan Kılıçdaroğlu, “Bütün Cumhuriyet tarihi boyunca aldığımız borç miktarı 129,6 milyar dolardır. Son sekiz buçukta aldığımız borç 180 milyar dolar.

Elin parasıyla büyüme, elin parasıyla kalkınma! Üretmiyorsun, borç alarak büyüyorsun. Bir gün bunları ödeyeceksin, sırası gelecek ödeyeceksin, senden isteyecekler. Yurt dışı borçlanma böyle, yurttaşa borçlanmaya gelelim. Orada da bir başka rekoru var. 2002, her doğan çocuk bin 963 lira borçla doğuyordu bin 963 lira. 2011, her doğan çocuk 4 bin 187 dolarla doğuyor" dedi.

-EGEMEN GÜÇLER TARTIŞMASI-

Kılıçdaroğlu’nun, “Bu bir ekonomik model değildir, bu bir ekonomi yönetimi de değildir; bu, egemen güçlerin 'Borçlandırarak yönet' anlayışının sonucudur” sözlerine AKP sıralarından, “Kim o egemen güçler” sesleri yükseldi.

AKP Çanakkale Milletvekili Mehmet Daniş, “Kim o egemen güçler?” diye sorarkan CHP Genel Başkanı, “Birileri borçlandırıyor, birileri her şeyi söylüyor ve biz yapıyoruz. O egemen güçlere biraz sonra geleceğim değerli arkadaşım, göreceksin, sen de bana hak vereceksin” dedi. Daniş de “Onların borçlarını da söyle" dedi. CHP sıralarından da “Dinle, dinle" sesleri yükseldi.

“Ve yine bir başka rekor” diyen CHP Genel Başkanı, çiftçiye dünyanın en pahalı mazotunun verildiğini söyledi.
Türkiye’nin buğday ve pamuk ithal eden bir ülke haline geldiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Şimdi soruyorum hükûmete, siz kimin hükûmetisiniz, kimi teşvik ediyorsunuz? Bu ülkede buğday ekilmez mi, bu ülkede pamuk ekilmez mi, bu ülkede yağlı tohum ekilmez mi?” diye sordu.

Yurt dışından kurbanlık ithal edildiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Hiç kendinize sordunuz mu, acaba Cumhuriyet tarihinde hangi hükûmet bunu yaptı? Bu rekor da AKP Hükûmetine aittir. Eğer buna rekor diyorsanız, besicilerin yanına gidin, sorun bakalım. Yazık, günah değil mi bu ülkenin insanına? Angusları, limuzinleri buraya getireceksiniz, köylü orada perişan olacak, besici perişan olacak. Hiçbir Cumhuriyet hükûmetine nasip olmayan bu rekor bu hükûmete nasip olmuştur" dedi.

-“DEFOLU HÜKÜMET”-

CHP Genel Başkanı bir başka rekorun da, çıkarılan mali aflar olduğunu belirterek, “Bu hükümet defolu bir hükümettir” dedi.

Çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelere değinen Kılıçdaroğlu, “Hiçbir Cumhuriyet hükûmeti, tek başına parlamentoda çoğunluğu varken otuz beş kanun hükmünde kararname çıkarmamıştır. Üstelik geçmiş parlamentonun verdiği yetkiyi bu parlamento döneminde kullanmıştır. Eee, bu bir ayıp değil mi?” diye sordu.

-MECLİS BAŞKANI’NA ÇAĞRI YAPTI-

Meclis Başkanı Cemil Çiçek’e çağrıda bulunan CHP Genel Genel Başkanı, şöyle dedi:

“Anayasa diyor ki: 'Yetki kanunları ve bunlara dayanan kanun hükmünde kararnameler, Türkiye Büyük Millet Meclisi komisyonları ve Genel Kurulunda öncelikle ve ivedilikle görüşülür.' Sayın Başkan, parlamentoya saygınız varsa, parlamentonun iradesine güveniyorsanız, bu parlamento yasa yapma konusunda bir iradeyi halkın oylarıyla gösterip buraya gelmişse, o kanun hükmünde kararnameleri öncelik ve ivedilikle bu parlamentoya getirin ve Türkiye’yi bu ayıptan kurtarın.”

Bakanlıklarda arpalıkların oluşturulduğunu savunan Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:

“Yan bakanlar kurdunuz oralara. Neymiş, eski milletvekili seçilememiş, şimdi bakanın yardımcısı olacak. Para verecek başka bir yol mu bulamadınız arkadaşlar? Orada müsteşar yok mu?

Bakan yok mu? Ne iş yapacak bu, neye müdahale edecek, görevi ne bunun? Bir masa, bir sandalye, bir sekreter, bir araba ve dolgun aylık. Bu ayıp değil mi arkadaşlar ve bunu siz kanun hükmünde kararnameyle yapıyorsunuz. Bu millette, bu memlekette çocuklar aç ölürken, onların dertleriyle ilgilenilmezken, siz kalkıyorsunuz, yandaşlarınıza koltuk ayarlamaya başlıyorsunuz kanun hükmünde kararnamelerle.”

-VAN DEPREMİ-

“Van Erciş depreminde hükûmet çuvallama rekoru kırdı. İlk kez bir hükûmet bir depremde bu kadar çuvalladı” diyen Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:

"Yine sormak lazım, o yargıya sormak lazım: On dört tane kuruluş şikâyet ediyorlar dönemin Erciş Belediye Başkanını savcılığa. Ne oldu? Depremden önce üstelik. Üç katlı yere yedi katlı izin veriyorsun.”

-CARİ AÇIK-

“Bu hükûmetin rekorlarından birisi de cari açık” diyen CHP Genel Başkanı, şöyle dedi:

“1950 ile 2002 arasında cari açığın gayrisafi millî hasılaya oranı yüzde 1’dir. 2003-2011 arasında gayrisafi millî hasılanın cari açığa oranı yüzde 5,2. Cari açıkla büyüyorsunuz. Peki, siz dünya kadar özelleştirme yaptınız.30 milyar dolar nereye gitti bu paralar? Ciğer buysa kedi nerede? E, kedi buysa ciğer nerede? Herhâlde bunu soracağız.”

-“ÖNGÖRÜSÜZLÜK REKORU”-

“AKP’nin bir rekoru daha var, hükûmeti kastediyorum, öngörüsüzlük rekoru” diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Bir başka rekor daha: Bir ülkeye enerji açısından bu kadar yüksek oranda bağlanan bir ülke hâline getirdiler Türkiye’yi. Rusya’ya enerji açısından olağanüstü bir bağlılığımız var.”

“20’nci rekorundan da söz edeyim” diyerek konuşmasını sürdüren CHP Genel Başkanı, “Bu hükûmet dış politikada bilgisizlik” dedi.

-SURİYE-

Suriye ile yaşanan gelişmelere de değinen Kılıçdaroğlu, “Suriye’yi biliyoruz. Hükûmet gitti, Suriye’yle bir stratejik anlaşma yaptı, elinde 50 tane de sözleşme var Suriye’yle. Efendim, vizeler kaldırıldı, ortak bakanlar kurulu, ortak yatırımlar, banka şubeleri, teknik yardımlar, donanımlar, her şey var, sanki iki ülke tek ülkeymiş gibi.

Ne oldu? Suriye’yi düşman ilan ettik. Ne diye ilan ettik. Şimdi ben merak ediyorum, hangi güçlerin isteği üzerine biz bir başka ülkeyi düşman ilan ettik? Hangi güçlerin isteği üzerine biz kendi topraklarımızda başka bir ülkeye saldırsın diye silahlı kuvvetler yetiştiriyoruz? Hükûmet ne yaparsa sonuna kadar desteğimiz var ama savaşa yok, kusura bakmasın kimse” dedi.

-LİBYA-

Libya’da yaşanan olayları da hatırlatan CHP Genel Başkanı, şöyle dedi:

“Libya’nın bizim tarihimizde önemli bir yeri vardır, ahde vefa denen bir kural vardır. Kıbrıs çıkarmasında uçak benzinimizi, uçakların tekerleklerini, silahlı her türlü desteği, kapılarını bize sonuna kadar açan bir ülkeydi. Kaddafi kendi ülkesinde çadırda yaşayan bütün o insanların hepsini ev bark sahibi yaptı.

Bir lideri beğenmezsiniz, o liderin linç edilmesine kim alkış tutabilir? Hangi demokrasi, hangi ahlak, hangi Müslümanlık buna 'Evet' diyebilir? Bana çıkıp birisi söylesin.”

"Libya’yı altın tabak içinde Fransa’ya sundunuz, altın tabak içinde Fransa’ya sundunuz" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:

"Gazze ablukası, 9 yurttaşımız öldürüldü. Ne oldu? Sayın Başbakan çıktı 'Gazze’ye bundan sonra gidecek yardım gemilerine Türk donanması eşlik edecektir' dedi. Ben de şunu söyledim: 'Eğer Türk donanması Gazze’ye kadar eşlik edecekse Başbakanın alnından öpeceğim' dedim. Kutlamak istedim, böyle kararlı duruyorsan helal olsun. Ne oldu?” diye sordu.

-"ADAM GİBİ ADAMSANIZ VERDİĞİNİZ SÖZÜN ARKASINDA DURURSUNUZ"-

“Bir söz verirsiniz, adam gibi adamsanız, verdiğiniz sözün arkasında durursunuz” diyen CHP Genel Başkanı’na İstanbul Milletvekili Bülent Turan, “Başbakan, adam gibi adam” yanıtını verdi. CHP Genel Başkanı, şöyle dedi:
“Gazze ablukasını meşrulaştırdınız. İsrail’e altın tabak içinde Gazze’yi sundunuz. Böyle bir şey olabilir mi! Sayın Başbakan gitti Amerika’ya.

Gazetelerde 1’inci sayfalar, 3’üncü sayfalar, 5’inci sayfalar baştan sona Obama’yla Sayın Erdoğan’ın kucaklaşmasını veriyor. Kucaklaştılar, o onun sırtını sıvazlıyor vesaire böyle, ne kadar güzel! Bir ülkenin lideri bir başka ülkenin liderinin sırtını niye sıvazlar?

'Gazze’ye gemi göndermeyeceksin' dedi, 'Olur' dedi. İki: 'Suriye’ye dişini göstereceksin. Aslansın, kaplansın' dedi, 'Olur' dedi. Üç: 'Güney Kıbrıs Rum Kesimi Doğu Akdeniz’de petrol arıyor. Arayan da benim şirketim. Oraya müdahale etmeyeceksin' dedi, 'Olur' dedi. 'Malatya’ya Kürecik’e radar sistemini kuracağım' dedi, 'Olur' dedi. 'E, ben kucaklamayım da kim kucaklasın!'

dedi o zaman. Her şeyi aldı. Bana söyler misiniz, neye itiraz etti? Her şeyi aldı.”

CHP liderinin sözlerine Çankırı Milletvekili Hüseyin Filiz, “Yanında mıydın?“ diye karyşılık verdi. Kılıçdaroğlu da “Arzu ettiğiniz her türlü belgeyi veririz değerli milletvekilim, yeter ki onları değerlendirin” dedi.

ANKA