İstanbul Hezarfen Havaalanı'ndan tek motorlu uçağıyla havalanan iş kadını Lisa Şener ve eğitim pilotu Hikmet Aral, Marmara Ereğlisi açıklarında düşen uçakta hayatını kaybetti. Şener'in babasının aynı gün Almanya'da hayatını kaybettiği, ancak uçuşa gideceği için bu bilginin kendisine söylenmediği ortaya çıktı. Dün 14.00 sıralarında havalanan iş kadını Lisa Şener'e (40) ait TC SAS kuyruk tescilli SR22 tipi tek motorlu pervaneli uçak, kalkıştan yarım saat sonra radardan kayboldu. Devlet Hava Meydanları İşletmesi Atatürk Havalimanı Kontrol Kulesi, uçağın Marmara Ereğlisi açıklarında radardan kaybolduğunu ve uzun süre sinyal alınamadığını belirledi. Yapılan araştırmalar sonucunda uçağın Marmara Ereğlisi mevkisinde Botaş'ın 2.5 mil açığında denize düştüğü tespit edildi. Arama çalışmalarında uçağın bazı parçaları ile Hikmet Aral ve Lisa Şener'in cesetleri bulundu. Olayın tanığı Mürvet Ertaşır "Yağmur ve fırtınadan göz gözü görmüyordu. Uçak birden yanarak düştü. Yıldırım çarptığını düşünüyorum" dedi. Cirrus SR22 tipi uçakların, acil durumda uçağı taşıyıp güvenli şekilde yere inmesini sağlamak amacıyla bir paraşüt sistemi de bulunduğu öğrenildi.

UÇMAYI ÇOK SEVİYORDU
Çeşitli kentlerde 90 sineması bulunan Prestige Group Sinemaları'nın kurucusu ve işletme sahibi Lisa Şener bir süre önce kendi pilotluk lisansını almak için Topair Uçuş Okulu'nda eğitimlere başlamıştı. 13 yaşında bir oğlu bulunan Lisa Şener, bir süre önce verdiği röportajda uçmayı çok sevdiğini ve işi nedeniyle Türkiye'nin hemen hemen her yerine gitmesi gerektiği için uçak alıp pilot olmaya karar verdiğini söylemişti. Şener eğitim sırasında tek başına yaptığı bir uçuşun ardından duygularını şöyle ifade etmişti: "Çok güzel, herkes yapabilir. Böyle bir şey yapmaktan gurur duyuyorum. Korkunç güzel bir duygu. Bunu nasıl kıyaslayabilirim. Oğlumun doğumuyla kıyaslayabilirim. Keşke herkes yapabilse. Uzun süre unutamayacağım bir tecrübe. Hayatıma renk kattı. Terapiye gerek yok, uçmak yeterli bence."