Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Aydınpost'a abone olun

Aydınpost'a Google News'te abone olun

Maddi durumu iyi olan baba, kanser olunca kendisine yardımcı olması için öz kızıyla ‘ölünceye kadar bakım sözleşmesi’ imzaladı. Başka bir şehirde ikamet eden kız evlat, kanser hastası babası ile kalp hastası annesiyle yıllarca yakından ilgilendi. Yaşlı adam da sözleşme gereği kızına bir daire verdi. Yaşlı adam ölünce olanlar oldu. Diğer mirasçılar Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yolunu tuttu.

Yaşlı adamın 14.06.2011 tarihinde vefat ettiğini, geriye mirasçı olarak tarafların kaldığını, murisin mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla bir daireyi davalı kızına ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile devrettiğini öne sürdüler. Evli ve çocuklu olan davalının başka şehirde oturan babasına bakmasının mümkün olmadığını, ayrıca murisin eşinin hayatta ve sağlıklı olması nedeniyle ona bakabilecek güçte olduğunu, gerçek amacın bakım sağlamak değil bağış olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteğinde bulundu.

Davalı kız evlat ise babasının kanser hastalığı nedeniyle vefat ettiğini, annesinin de kalp hastası olduğunu ve her ikisine birlikte baktığını, bizzat evlerine giderek bu şekilde iki yıl baktığını, bazen de kendi evlerinde baktığını, böylece murise yedi yıl boyunca bakıp ilgilendiğini, bunun üzerine babasının da kendiliğinden taşınmazı adına tescil ettirdiğini beyan ederek, davanın reddini savundu.