Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Aydınpost'a abone olun

Aydınpost'a Google News'te abone olun

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) yeni hava kalitesi yönergesini açıkladı. Gerekli standartlar yakalandığı ve kriterlere uyulduğu takdirde her yıl küresel olarak milyonlarca ölümün önlenebileceği belirtiliyor. Hava kirliliği, küresel olarak sağlığa yönelik en büyük çevresel tehditlerden, bulaşıcı olmayan ve kronik hastalıklar için beş ana risk faktöründen de biri.

Yapılan kapsamlı araştırmalar sonucunda, hava kirliliğinin sağlık üzerinde sanılandan da büyük bir etkisi olduğunu saptayan DSÖ, bu nedenle hava kirliliği değerlerinde değişikliğe gitti.

İŞTE DEĞİŞTİRİLEN KRİTERLER

En küçük kirletici ve en tehlikeli olanı PM 2.5 olarak bilinen "ince partikül madde" Bu madde solunduğunda, kan dolaşımına girebiliyor, astım, kardiyovasküler hastalıklar ve diğer solunum yolu hastalıklarına sebebiyet veriyor. Akciğer dokusunun derinliklerine kadar gidebilen PM 2.5 dünyada çok sayıda ölüme neden oluyor.

15 yıldır güncellenmeyen DSÖ hava kirliliği kılavuzları bu nedenle yenilendi ve bu zararlı maddenin dünya havasındaki konsantrasyonunun metreküp başına 10 mikrogramdan 5'e kadar indirilmesini öneriyor.

MİLYONLARCA ÖLÜMÜN NEDENİ "İNCE PARTİKÜL MADDE"

2016'da yaklaşık 4,1 milyon ölüm ince partikül madde ile ilişkilendirildi. Bu, hava kalitesi sorunlarına atfedilebilen toplam ölümlerin yarısından fazlasına denk geliyor. DSÖ'ye göre, yeni 2021 hava kalitesi yönergeleri uygulanmış olsaydı, PM 2.5 ile ilgili erken ölümlerde yaklaşık yüzde 80 oranında bir azalma veya 3,3 milyon daha az ölüm olabilirdi.

Hükümetlerin hava kalitesi düzenlemeleri oluşturmasına yardımcı olmak için tasarlanan bu yönergeler, aynı zamanda küçük partikül maddelerin yanı sıra nitrojen dioksit, kükürt dioksit ve karbon monoksit gibi hem dış hem de iç mekanda sağlığa ve iklime zarar veren diğer önemli kirleticilerle de ilgili kriterler içeriyor.

Euronew'in haberine göre rapor, dünya liderlerinin Covid-19 salgını ve iklim değişikliğinin ikiz krizleriyle mücadele etmek için 76. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu için New York'ta bir araya gelmesiyle aynı zamanda yayınlandı.

DSÖ'nün yeni küresel yönergelerin geliştirilmesine yardımcı olan teknik lideri Dorota Jarosinska, yapılan güncellemeyi yalnızca halk sağlığını korumak ve hava kalitesini iyileştirmekle kalmayıp aynı zamanda iklim krizini de hafiflettiği için "üçlü kazanç senaryosu" olarak nitelendirdi.

TÜRKİYE'NİN SENARYO ANALİZLERİ YAPILDI

Halk Sağlığı Uzmanları Derneği’nden (HASUDER) Dr. Melike Yavuz, “DSÖ’nün önerdiği yeni hava kalitesi sınır seviyelerine ulaşıldığı takdirde, elde edilebilecek sağlık kazanımlarını değerlendirmek için senaryo analizleri yapıldı” dedi.

Buna göre eğer ülkeler PM2.5 için DSÖ’nün önerdiği yıllık seviyeye ulaşırsa, dünyadaki PM2.5 maruziyetine atfedilen ölümlerin yaklaşık yüzde 80’i önlenebilir. Yavuz, “Bu heyecan verici ve gerçekleşmesi mümkün” ifadelerini kullandı.

Çevre, İklim ve Sağlık için İş Birliği Projesi (ÇİSİP) çatısı altında bir araya gelen STK’lar ve kurumlar, Türkiye’nin de bu değerleri sınır değer olarak benimsemesi çağrısında bulundu.

Yapılan açıklamada “DSÖ’nün yeni değerlerine uyulması durumunda, hava kalitesi artacak, hava kirliğinin insan sağlığına olumsuz etkileri de önemli ölçüde bertaraf edilecek” ifadeleri kullanıldı.