Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de düzenlenen Şehit ve Gazi Yakınları Atama Töreninde konuştu. Konuşmasında hedef tahtasına FETÖ'cüleri oturtan Erdoğan, "Bunlar bizim haremimize girdiler, Bunlar ümmeti parçaladılar. Bunlar aileyi parçaladılar. ısmarlama evlendirme törenleri yaptılar. Pensilvanyadakinin onlara şah damarından yakın olduğunu söylediler. Bunlar sapık ya." dedi.

"SADECE MİLLETİM YANIMDA"

Erdoğan, "Kendi siyaset arkadaşlarımdan, muhalefet partilerinden, iş dünyasından, sivil toplum kuruluşlarından her çevreden pek çok kişi bunların üzerine çok gittiğimi, kendilerine haksızlık yaptığımı bana söylüyordu. Sadece milletim beni bu mücadelemde kayıtsız şartsız destekledi." yorumunda bulundu.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"2 bin 28 gazi ve şehit yakınları atamasını bugün gerçekleştiriyoruz. Bunlardan 419'u 15 Temmuz gazisi veya gazi yakını, 67'si de 15 Temmuz şehitlerimizin yakınıdır. Diğer atamalar da terörle mücadelede şehit olanların yakınlarından, mağdur, vazife ve hak malulü olarak kabul edilenlerden oluşuyor. Bugünkü atamayla birlikte sadece son iki yılda Terörle Mücadele Kanunu kapsamında yaptığımız atama sayısı 17 bin 74 kişiyi bulmuştur.

Şehitlerimizin ve gazilerimizin fedakarlıkları yanında bizim kendilerine sunduğumu imkanların sözü dahi edilemez. Eskiden şehitlik ve gazilik şartları çok dar tutulmuştu. Biz siviller dahil, tabi afet mağdurları dahi, güvenlik hizmetlerinde çalışırken malul olanlar dahil kapsamı olabildiğince genişlettik. Devletin ve milletin hizmetinde görev yapan herkesin şehit yakınlığı ve gazilik statüsü kazanabilmesini sağladık.

İHMAL ELEŞTİRİLERİNE YANIT

Medyada ve muhalefet partileri içinde hala şehit yakınlarını ihmal ettiğimiz yönündeki eleştirilere şunu söylüyorum, Biz 2011 yılında farklı bakanlıklar ve kurumlar için yönetilen çalışmaları Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nda topladık. Bu bir ilkti. Şehitlerimizin mirasçılarına ciddi miktarda nakdi tazminat ödeniyor. Emekli aylığı bağlanıyor, 30 yıl üzerinden ikramiye veriliyor. Tabi hiç bir maddi karşılığın insanın canını feda etmesinden daha kıymetli olmadığını biliyoruz. Amacımız bu ülkede hiç kimsenin aç kalmamasını, herkesin insanca bir hayat sürdürmesini sağlamak. hedefimiz bu inşallah bu gerçekleşecek.

"BUNLAR SAPIK"

Şimdi ne diyorlar, mağdurlar var. Benim oğlum böyle yapmadı diyorlar. Kusurabakmayın. Gerçek mağdur şehidimin yakınları. Bu zemini hazırlayanlara mağdur olarak mı bakacağım? Bunlar bizim haremimize girdiler, Bunlar ümmeti parçaladılar. Bunlar aileyi parçaladılar. ısmarlama evlendirme törenleri yaptılar. Pensilvanyadakinin onlara şah damarından yakın olduğunu söylediler. Bunlar sapık ya.

Bu pazarlamacıların alıcıları da zaten hazırmış. Bu yapının gerçek yüzünü anlamak bir hayli güç hale geldi. Bir yanda eğitim gibi hayır gibi çalışmalar öne çıkartılırken diğer yandan örgütün tepesinden aşağı doğru süzülen şüphe yığını pek çoklarını rahatsız etti. 2010 yılından itibaren bu yapıya karşı açık tavır almaya başladığımda yanımda milletimden başka kimseyi bulamadım. Meydanlarda hep 'Bunların bankasına para yatırmayın, dershanelerinden okullarından çocuklarınızı çekip alın' diyordum. Sen paranı maaşını onlara yatıracak kadar zekisin. Sonra mağdurum. Ne mağduru ya. Unutmayın, hainlerin de zekisi var.

"YANIMDA MİLLETİMDEN BAŞKA KİMSE BULAMADIM"

2010 yılından itibaren bu yapıya açık tavır almaya başladığımda milletimden başka yanımda hiçbir güç bulamadım. Bunların üzertine çok gittiğimi haksızlık yaptığımı söylüyorlar. Sadece milletim beni kayıtsız şartsız destekliyor.

"15 TEMMUZ AYNI ZAMANDA İŞGAL GİRİŞİMİ"

15 Temmuz'u aynı zamanda bir işgal girişimi olarak nitelendiriyoruz. Türk milleti; vatanını işgal etme, ezanı susturma, bayrağını indirme, devletini yıkma peşinde olanlarla nasıl mücadele ettiğini, edebileceğini Çanakkale'de ve İstiklal Harbi'nde göstermiş bir millettir.

"EĞER BENİM YAKIN ARKADAŞLARIM DA VARSA..."

15 Temmuz gecesi 246 değil de 246 bin insanımız şehit olsaydı, bu mesele üzerinden polemik üretenler acaba darbeyi kabul edecekler miydi? O zaman da başka bir bahane bulacaklardı. Öyleyse ne darbenin ne darbe girişimine karışanların ne de o örgüte doğrudan veya dolaylı destek veren hiç kimsenin gözünün yaşına bakma hakkına sahip değiliz. Onun için kimse bize mağdur edebiyatı yapmasın, eğer benim yakın arkadaşlarımın içerisinde de varsa onlara da sesleniyorum, sakın bize mağdur edebiyatı yapmayın.

Kendi siyaset arkadaşlarımdan, muhalefet partilerinden, iş dünyasından, sivil toplum kuruluşlarından her çevreden pek çok kişi bunların üzerine çok gittiğimi, kendilerine haksızlık yaptığımı bana söylüyordu. Sadece milletim beni bu mücadelemde kayıtsız şartsız destekledi."