Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Aydınpost'a abone olun

Aydınpost'a Google News'te abone olun

Geçen yıl 30 Ekim’de meydana gelen, 115 kişinin hayatını kaybettiği depremin ardından İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 5 iddianame oluşturularak mahkemelere sunuldu. İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesi, 11 kişinin hayatını kaybettiği, 

11 şüphelinin bulunduğu Yılmaz Erbek Apartmanı ile ilgili iddianameyi kabul etti. Şüphelilerin ‘bilinçli taksirle birden çok kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma’ suçunu işledikleri belirtildi. İddianamede, depremin değil, binaların kanuna, yönetmenliğe, bilimsel gerçekçiliklere uygun olarak yapılmamasının ölümlere ve yaralanmalara neden olduğu belirtildi.

KANUNA UYGUN ŞEY YOK

İddianamede, depremden sonra Yılmaz Erbek Apartmanı enkaz alanında elde edilen karot örneklerinin yapılan incelmelerinde projede belirtilen beton ölçümlerine uygun olmadığının tespit edildiği ifade edildi. Beton basınç dayanım testinin ise yapı denetim şirketinin hazırladığı rapordan sonra yapıldığı iddia edildi. Mevcut beton mukavemetinin statik projede öngörülen beton sınıfını sağlamadığı kaydedildi. İddianamede, binanın zemin etütünün yapıldığı, zemin sınıfının Z3 (orta sıklık) olarak belirtildiği, ancak deprem sonrası TOKİ’nin hazırladığı rapora göre ise zemin sınıfının Z4 (bozulmuş gevşek) olarak tespit edildiği anlatıldı. Zemin sınıfı seçimi hatalı yapıldığı vurgulandı.



BİLİNİYORDU İDDİASI

İddianamede, belediyeden gelen evraklar arasında başka bir birime evrak havalesi sırasında not olarak düşülen “Projedeki beton sınıfı BS20, tahkikler BS18’e göre yapılmış. Bazı sonuçlar uygun, diğerleri BS18’den düşük. Tahkikat raporu değişecek” şeklindeki ibarelerin, binanın projeye aykırı yapıldığının biliniyor olduğunu gösterdiği vurgulandı. İddianamede savcı ayrıca şüphelilerin projelendirme ve yapı tekniğinin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışlar sergilemeleri nedeniyle ilgili meslek veya sanatın icrasından yasaklanmalarını istedi.

Neşet DİŞKAYA