Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Aydınpost'a abone olun

Aydınpost'a Google News'te abone olun

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler 76. Genel Kurul görüşmeleri sırasında geçen hafta New York’ta Amerikan CBS televizyon kanalına verdiği röportaj dün ekranlara geldi. Margaret Brennan’ın sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afganistan’daki gelişmeler ve Türkiye-ABD ilişkileri hakkında değerlendirmelerde bulundu.



KİMSE KUSURA BAKMASIN...

“(Türkiye’nin Rusya’dan S-400 alımı karşısında ABD’nin tutumu) Ona karışamaz. Siz bana Patriot vermezseniz, bir başka ülkeden alacağım herhangi bir savunma sistemine müdahale edemezsiniz. Bakın bu konuda NATO Genel Sekreteri Stoltenberg gayet güzel bir açıklama yaptı; ‘Biz ortaklarımızın kimden, nereden, ne kadar herhangi bir sistem satın aldığına müdahale edemeyiz.’ Kimse kusura bakmasın. Ben de şunu söyleyeceğim; Türkiye’nin güvenlik riskini kim paylaşacak? Türkiye, kendi güvenlik riskini kendisi temin edemezse, acaba birilerinin eline avucuna mı bakacak? Sen Patriot vermeyeceksin,  hangi ülkeden, hangi savunma sistemini aldığıma da müdahale edeceksin! Öyle bir şey olamaz.

YENİ PARTİ S-400 ALMA NİYETİ

Hava Kuvvetleri noktasında da yarın Amerika’nın F-16’ların devamını sürdüreceğine, benim elimde bir garanti var mı? Böyle bir garanti de olmayacağına göre belki o zaman biz çok daha farklı adımları da atmak zorunda kalacağız.

(Hâlâ S-400’lerin yeni partisini alma niyetinde misiniz?) Bundan sonraki dönemde de kimse bizim savunma sistemleri noktasında hangi ülkeden ne kadar ne alacağımıza müdahale edemez. Bunun kararını verecek olan biziz. 84 milyon nüfusa sahip bir ülke olan Türkiye, kendi savunma noktasındaki bütün kararlılığını ortaya koyacaktır. Bu kararına da kimse müdahale edemez. 

NE DEMEK, TABİİ Kİ EVET

(‘Bu, yanıtın evet olduğu gibi anlaşılıyor’ yorumu üzerine) Ne demek... Tabii ki evet.

(Siz de ABD gibi NATO’nun bir parçasısınız. Rusya, Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemlerini satın almaya devam etmeyi planladığını söylüyor. Neden buna devam ediyorsunuz? Biden sizden durmanızı istedi mi?) Ben Başkan Biden’a gerekenleri söyledim. Şimdi de söyleyeyim; biz F-35 uçaklarını aldık ve 1 milyar 400 milyon dolar ödeme yaptık. Fakat uçaklarımızı Amerika bize teslim etmedi. Patriot’ları istedik, maalesef yine aynı şekilde Patriot vermedi. Sayın Trump’ın döneminde de Trump şunu söyledi; ‘F-35’ler için 1 milyar 400 milyon dolar ödeme yapan Türkiye’ye F-35’leri niçin vermiyoruz?’ Bunu dünya basınının önünde söyledi. Peki şu anda benim bu 5 uçağım niye verilmiyor?”

AFGANİSTAN’DAN ÇIKTIĞI GİBİ SURİYE’DEN DE ÇIKMALI

“(Biden yönetimi size Suriye ve Irak’taki müttefiklerine yönelik politikasında değişikliğe gitme niyetinde olduğunu söyledi mi?)

“Bu konulara girme fırsatımız olmadı, çünkü üzerinde durduğumuz konu ağırlıklı olarak Afganistan’dı. Ama ben her zaman Amerika’daki lider dostlarıma PKK, PYD, YPG terör örgütlerine karşı duruşumuzu anlattım. Bunu Trump döneminde de yaşadık. Dedik ki ‘Bunların Türkiye’ye taşıdıkları binlerce TIR silahı, mühimmatı ne yapacaksınız?’ Olumlu cevap alamadık.

(Suriye’deki 900 ABD askerinin kalmasını mı yoksa gitmesini mi istiyorsunuz?)

“Tabii ki benim burada tasarrufum olursa Suriye’den çıkmalarıdır, Irak’tan çıkmalarıdır; Afganistan’dan çıktıkları gibi çıkmalarıdır. Çünkü eğer dünyada biz barışa hizmet etmeyi istiyorsak barış için o bölgelerde kalmanın hiçbir anlamı yok. Bırakalım o bölge halkı, o bölgedeki yönetim kararını kendisi versin.”

TERÖRİSTLE Mİ BERABERSİN BİZİMLE Mİ?

“(Ortadoğu politikaları) Ortadoğu’da ne yapacağımızın kararını biz veririz. Ben sadece bir şey söylüyorum; Amerika, bölgedeki PKK, PYD, YPG gibi terör örgütleriyle beraber mi hareket edecek yoksa NATO’da beraber olduğu dostuyla, Türkiye’yle mi hareket edecek?  Şu anda da Taliban orada Amerika’nın silahlarıyla hareket ediyor. Aynı şekilde Türkiye’ye saldıran terör örgütleri de maalesef Amerika’dan çok ciddi silah, mühimmat desteği aldı. Şu anda da aynı şekilde oluyor. Öncelikle PKK/YPG/PYD terör örgütlerine bu tür silah desteklerinin verilmemesi gerekir.”

AFGANİSTAN’DA KADINLAR HAYATIN İÇİNDE OLMALI

“(Türkiye’nin kadınların okumasını, çalışmasını yasaklayan Taliban’a bakışı) Türkiye’nin bakışı bellidir. Bizde kadın eğitimde, sağlıkta, adalette, yargıda; hayatın her yerinde vardır. Afganistan’da niçin farklı bir şey düşünelim? Orada da aynı şekilde kadının hayatın her yerinde olmasını arzu ederiz. Kadınlar buralarda aktif rol alır hale geldiği anda, onlara eğitim, sağlık, adalet, emniyet, her noktada biz Afganistan’a da bu desteği veririz.”

ABD 20 YILDIR NEDEN ORADAYDI?

“(Afgan göçmenler kimin yükümlülüğü, ABD’nin mi?) Şu anda ABD zaten bu tür sorumlulukları yerine getirmedi ki... Şu anda benim ülkemde 300 bini aşkın Afganlı mülteci var. Bundan sonra da ülkemize Afganlı mülteci almaya gücümüz yetmez. Ama Amerika, Afganlı mültecileri buraya alacaksa o da ayrı bir konu. Ben Amerika’nın mülteci politikalarını paylaşamam ama Amerika da benim mülteci politikalarımı herhalde paylaşamaz. Ama özellikle açık söylüyorum, bizim kapımız da yol geçen hanı değildir.

(ABD’nin bu konuda daha fazlasını mı yapması gerekiyor?)

ABD’nin tabii ki çok şeyler yapması gerekir, çok da yatırım yapması gerekir. Çünkü 20 yıldır Amerika orada neden vardı? Önce bu soruların cevabını Amerika’nın kendi kendisine vermesi gerekirdi. ‘Afganistan’a niye girdik, şu anda niye çıkıyoruz?’; bunun herhalde Amerika tarafından sorgulanması gerekir.”