Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Aydınpost'a abone olun

Aydınpost'a Google News'te abone olun

İki haftalık moladan sonra Rusya GP’si ile sezona devam edeceğiz. Şampiyonluk mücadelesinde Mercedes’e uyan son pist olma özelliği nedeniyle Hamilton için ayrıca önem taşıyor.

Red Bull ise elektrik üretimi ve depolamasında yaptığı güncellemelerle Mercedes’e meydan okumaya çalışacak. Pist 2014 yılında takvime girdiğinden beri Mercedes kazansa da son dört yarışın üçünde çok terlediklerini belirtmem lazım. Mercedes’in 2017, 2018 ve 2019 yarışlarını kazanması arabanın üstünlüğünden ziyade takım stratejisi, güvenlik aracının zamanlaması ve mekanik arızalar gibi parametrelerle ilgiliydi.

Bu sene de Mercedes’in favori olması güçlü arabasından ziyade Verstappen’ın aldığı üç sıra cezasıyla ilgili. Normal bir yarışta güçlü Honda motoru ve Red Bull’un süspansiyon sisteminin sürpriz yapabileceğini düşünüyorum.



Pistin karakteristiği

Pistin uzunluğu 5.848 metre. Sezonun en uzun pistlerinden biri olması nedeniyle keyif veren bir pist olması gerekir diye düşünsek de aslında geçişin zor olduğu bir pist. Özellikle üçüncü sektördeki dar virajlar, tur bindirmeler sırasında zaman kayıplarına neden oluyor.

Toplam 18 virajın 12 tanesi sağ, 6 tanesi sol viraj. Virajların beş tanesi tam gaz geçiliyor. Bu nedenle fark yaratılabilecek viraj sayısı sadece on üç. Omega şeklindeki üçüncü viraj sezonun en ilginç virajlarından. Burada pilotların boyunları ve lastikler, uzun süreli yanal kuvvetler altında zorlanıyor.

Geri kalan virajların tamamı 90 derecelik köşeler. Yani toplam on iki tane 90 derecelik viraj var. O nedenle Bakü’ye benzetiyorum. Bakü’deki virajlı sektörlerde güçlü görünen takımların burada da güçlü olmalarını bekleyebiliriz.

Fakat burası, Bakü’ye göre biraz daha güce dayalı. Turun %80’ine yakını tam gaz geçiliyor. Geçen sene, 340 km/sa civarında hızlara çıkılmıştı. Motorların zorlanmasını bekleyebiliriz. Aynı şekilde bir turda 60 - 65 defa vites değişimi yapılıyor, özellikle son sektör şanzımanları zorlayacaktır. Yarış boyunca 3.200 defadan fazla vites değişimi oldukça iddialı. Mekanik anlamda zor bir pist.

Pist, frenler açısından çok zorlayıcı değil. İkinci, dördüncü ve on üçüncü virajlardan önce sert frenlemeler var. Ama bu frenlemeler Monza seviyesinde değil. Günümüz arabalarında virajların önemli kısmı motor freni yardımıyla dönülebilir. Bu sayede piller de daha çabuk dolacaktır. Bu pistte arabaların pil verimliliği açısından zorluk yaşayacağını düşünmüyorum.

En uzun düzlük 657 metre gibi görünmesine rağmen değil. Çünkü start düzlüğündeki ilk viraj tam gaz geçiliyor. Böylece son virajla ikinci viraj arasındaki mesafesi düzlük olarak kabul etmemiz gerekiyor. Bu durumda düzlüğün uzunluğu 1.200 metreyi buluyor.

Pitlerdeki zaman kaybı yaklaşık 24 saniye civarında olacak. Zaman kaybı düşünüldüğünde tek pit stratejisi makul.

Pistin en önemli özelliği start çizgisiyle ilk frenleme noktası arasındaki mesafe. 900 metrelik mesafe sezonun en uzunu. Bu nedenle startla birlikte ikinci çizgideki arabalar, ilk çizgideki arabalara göre daha avantajlı oluyor. Pole’den başlamak bu pist için avantaj değil, tam tersi dezavantaj.

Lastikler

Pirelli, aynı geçen sene yaptığı gibi en yumuşak lastiklerle Rusya’ya geliyor. Geçen sene de aynı lastiklerle gelmişlerdi ve yarış tek pit stopla geçilmişti. Yine benzer bir sonuç bekleyebiliriz.

Ancak geçen seneyle bu seneyi birbirinden ayıran çok önemli bir fark var, hava sıcaklığı. Geçtiğimiz seneki yarış güneşli havada, 27 santigrat derecede yapıldı. Bu sene ise havayla ilgili beklenti bulutlu, biraz yağmurlu ve 20 santigrat derece olması yönünde.

Bulutlu havada asfalta doğrudan vuran güneş ışınları olmadığı için asfaltın sıcaklığı da daha düşük olacaktır. Bu nedenle lastikleri ısıtmak sorun olabilir. Lastik ısıtma sorunu yaşayan pilotlar, son sektördeki virajlarda lastiklerinin üzerinde kayarak zaman kaybedeceklerdir. Ayrıca topaklanma sorunu (graining), bu tip durumlarda sıklıkla karşılaşılan bir sorundur.

Bu nedenle lastiklerin yüksek sıcaklıklar nedeniyle zorlanmasından ziyade, düşük sıcaklıklar nedeniyle ısınmamaları sorun olabilir.

Rusya’da lastiklerin ısınmasını zorlaştıran diğer etken pistin kısmen şehir pisti olması. Gündelik hayatta araç trafiği nedeniyle ezilen ve düzleşen asfaltta hem lastik ısıtmak zorlaşır hem de lastikler ısınsa bile yol tutuş geleneksel pistlere göre daha azdır.

Çevre koşulları dışında viraj anlamında lastikleri çok zorlayacak viraj yok. Düzlüğün sonundaki frenlemede lastiklere 6G civarında dikey yükler etkiyor. Üçüncü virajda da yedi saniye boyunca 4G civarında yanal yükler etkiyor. Onun dışında lastikleri zorlayacak bir viraj yok.

Arabaların Ayarları

Pistin stop and go karakterinden dolayı en önemli konu süspansiyon sertliği. Arka süspansiyonların sertliği, 90 derecelik virajların çıkışında çekişin yakalanmasında belirleyici olacak.

Agresif kerb kullanımından dolayı ön süspansiyonların da yumuşak ayarlanması gerekecektir. Ayrıca süspansiyonlar, yine agresif kerb kullanımı nedeniyle biraz yüksek ayarlanacaktır.

Ön lastiklerin ısıtılmasının kolaylaştırılması için ön kanatlar biraz dik ayarlanabilir. Ön tarafta artan yere basma kuvveti sayesinde ön lastiklerin ısıtılması sorunu aşılabilir. Arka kanatlardaysa takımların farklı yönlere gitmesini beklemek gerekir. Motor gücüne ve/veya süspansiyon sistemine güvenen takımlar daha küçük arka kanatları tercih edebilir.

Favoriler

Yarışın doğal favorisi Mercedes. Şimdiye kadar bu pistte hiç yenilmediler. Ama yukarıda da belirttiğim gibi birkaç kere de şansları yardım etti. Bu sene Verstappen’ın alacağı ceza onlara yardım edebilir.

Fakat yarış çantada keklik değil. Startta, uzun düzlük nedeniyle geçileceklerini düşünerek Q2’yi orta hamurla bitirebilirler. Böylece ilk turun sonunda ilk çizgiyi alan pilotları ilginç konumlarda da görebiliriz. Uzun sözün kısası, start çok önemli.

Red Bull’un ve Ferrari’nin son sektörde hafta sonunun en iyi iki takımı olmasını bekliyorum. Ferrari, motor güncellemesinin de yardımıyla düzlüklerde McLaren’ın temposuna ayak uydurabilirse, ilginç bir yarış olur. Motor güncellemesinin kaç beygir getireceğini bilemediğim için net bir yorum yapamıyorum. Ama üçüncü sektör, kesinlikle Ferrari için biçilmiş kaftan.

Aynı şekilde pistin asfaltı da Ferrari’ye uygun. Son birkaç sezondur şehir pistlerinin asfaltlarının Ferrari’nin genetiğine, süspansiyon geometrisine çok uygun olduğunu görüyoruz. Bu sezon Monaco’daki ve Bakü’deki performanslarını da bu şekilde değerlendirmek lazım.

Belki de Ferrari’nin tek dezavantajı, pilotlarının son zamanlarda yaptıkları hatalar. Pist, kısmen şehir pisti olduğu için bariyerler yolun hemen yanında. Çakıl havuzları yok, büyük beton kaçış alanlarıysa çok az sayıda. Yapılacak hataların bedeli ağır olur ve hafta sonunun gidişatını değiştirebilir.

Güç pisti olduğu için Alpine’in, Alpha Tauri karşısında zorlanmasını bekleyebiliriz. Son sektörde Alpine üstün olacaktır ama turun genelinde Alpha Tauri daha iyi performans gösterir diye düşünüyorum.

Aston Martin; Alfa Romeo, Williams ve Haas’ın önünde olur. Ama Alpine-Alpha Tauri ikilisine meydan okuyabilmeleri için pilot performansına ihtiyaçları var. Aston Martin, Monaco’da ve Bakü’de lastiklerini ısıttıktan sonra çok iyi performans göstermişti. Lastik kullanımı konusunda Vettel’in uzmanlığına inandığım için onun fark yaratabileceğini düşünüyorum.

Fırat KESKİN