İş dünyası O'nu Mersin'li bir patron olarak tanıdı. Mahmut Aslan, Arbel'le makarna üretiyor, European Tobacco ile sigara sektöründe. Kanada'da önemli gıda yatırımları var. Ancak en son, yeni bir bayilik sistemi ile ucuz benzin satarak sivrilen Full şirketiyle dikkatleri yeniden üzerine çekti. BUGÜN'e konuşan ezber bozan patron Aslan, "Benzin daha da ucuzlar, yeter ki hükümet yüzde 70'lere ulaşan dolaylı vergileri AB standartlarına indirsin" dedi.

Mahmut Aslan'ı, birkaç yıl önce bir iş gezisi için gittiğim Mersin'de tanıdım.

Hikayesi, "Vay canına bu kadar da olmaz!" dedirtecek türdendi. Mardinli Dedesi Mardinli Hasan Ağa, babası İbrahim Bey'den devir aldığı hububat ve bakliyat ticaretini, 3 kardeşiyle (Hüseyin, Hasan ve Ali Aslan) birlikte geniş boyutlara taşımış, dünyanın öteki ucuna Kanada'ya kadar uzanmıştı.

Hatta, İstanbul Borsası'nı "daha çağdaş borsa olamadı" diye beğenmeyip Arbel ile Kanada'daki şirketi Ar'ı birleştirip Toronto Borsası'na yüzde 100'lük açılış yaptı. Sadece Kanada'ya değil, Orta Asya bozkırlarına da yönelip Kırgızistan'da, bir zamanlar bu ülkenin Güneydoğu'su konumunda olan Talas'ı, 'beyaz fasülye' tarımıyla kendi deyimiyle Marmara Bölgesi'nin kalkınma düzeyine çıkardığını söyleyen Aslan, aynı zamanda Kırgızistan Fahri Konsolosluğu'nu yürütüyor.

Aşiretinin adını bilmiyor

Aslan ailesinin merkez kenti olan Mersin'de doğdu Arbel. Aile, köken olarak Mardin'in Savur ilçesine bağlı Deriş köyünden, aşiret üyeleri... "Ben Kürdüm" demekten sakınmayan Aslan, bugün aşiretin adını bile hatırlamıyor. 1952'de Mersin'e göçen aile, bu kentte aradıklarını bulmuşlar. Mahmut Bey, Mardin'i ancak 1983'de gidip görmüş.

'Full'le akaryakıta girdi

Arbel Grubu, Arbella markasıyla dünyanın en büyük kapasiteli makarna fabrikasını kurdu. Daha çok ucuz segmentte çalışan European Tobacco ile sigara sektörüne giriş yapan ve hızla büyüyen Aslan'ın akaryakıt sektöründe ne işi vardı?.. Sektöre öyle girdi ki, adeta ezber bozdu. Kurulan Full istasyonlarında piyasaya göre ucuz benzin satmaya başlandı. Benzinin litresi 4 liraya çıkınca, o istasyonlarda halk, benzini 3.71 ile 3.73 liraya aldı. Tüpraş, 2 kuruşluk indirim yaptı, fiyat 3.68'lere kadar indi. Herkes, "Kim bu adam?" diye sormaya başladı.

Biz de, pompadan ucuz benzin akıtan Aslan'ı bu haftaki söyleşiye konuk aldık.

Basit bir iş yaptık

* Mahmut Bey, ucuz benzin işinde hükümetten herhangi bir tavsiye aldınız mı?

Kesinlikle almadım. Hatta, geçen marttan bu yana piyasaya göre ucuz benzin sattığımı hükümet bile fark etmedi.

* Ankara'da Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'le görüştünüz. Neler konuştunuz?

Bakanla özel bir meseleyi görüştük. Ucuz benzin konusu da gündeme geldi. Bana kendisi takdirlerini bildirdi.

* Neden, böyle bir yol izlediniz?

Aslında 'ucuz benzin' olarak bilinen uygulama yeni bir şey değildi. ABD ve Kanada'da yapılıyor. Biz, tekerleği yeniden keşfetmedik. Basit bir iş yaptık. Enerji işinde rüzgar ve HES işine girmek istiyorduk. Bunu kaçırdık. Öyleyse enerjinin bir alanı olan petrol işine girelim istedik. Gıda ile enerji, 2 sene içinde krizlerden hiç etkilenmedi.

'Taklit etmeyelim' dedi

* Basit iş değil. Ortalık ayağa kalktı. Akaryakıtçılar, size düşman olmadı mı?

Akaryakıtta 'farklılık yaşatalım, herkesi taklit etmeyelim' dedik. Çalıştığımız Kanada'daki sistemi inceledik. Akaryakıtta bayilik yoktu. İstasyonlar, şirketlerin malıydı. Bayilik ve dağıtım kârı bizde yüzde 15'e ulaşıyordu. Bayiliği kaldırdık.

Aracı ortadan kalktığı için benzin otomatikman yüzde 7 ucuzladı. Kimsenin düşmanlık beslediğini düşünmüyorum. Opet'in sahibi Fikret Öztürk de uygulanan sistemi doğru buluyor. Çok olumlu tepkiler alıyoruz.

* Siz benzini nereden alıyorsunuz?

Tabii ki Tüpraş'tan. Başka kaynak yok.

'Pompacı'lar kalkacak

* Niye bunu bugüne kadar kimse düşünemedi?

Sistem böyle gelmiş böyle gidiyordu. Zinciri kimse kırmak istemedi. Mesela, BP, Kanada'da mülkü kendisine ait istasyonlarla çalışır. Türkiye'de ise bayilik sistemiyle çalışıyor. O bayiler de Ahmet'in, Mehmet'in veya Hasan'ın. Ortada bir büyük kâr var, bayiler ile dağıtıcılar bunu paylaşıyor. Şimdi, bizim yaptığımız bu iş, sektörde çok büyük bir dönüşüme yol açacak. Fark yaşatan yaşar, yaşatamayan ölür.

* Akaryakıt sektöründe başka bir devrim mi yapacaksanız?

Devrim sayılmaz. Çağdaş ülkelerdeki sistemler yavaş yavaş bize geliyor.

Yakında benzin istasyonlarında 'pompacı' olmayacak. Şoför, istasyonda kredi kartıyla pompayı kullanıp kendi benzinini kendisi alacak.

* Adeta istasyon topluyorsunuz. Gelecekte gayrimenkul zengini de olmayı planlıyor musunuz?

Bunu da planlıyoruz tabii ki. İstasyonları kişilerden alırken, isteyenle hisse ortaklığı da yapıyoruz, mülkü tümüyle de alıyoruz. Gelecekte değerlenecek araziler üzerindeki istasyonları tercih ediyoruz.

* İstasyonları hangi fiyatlarla alıyorsunuz?

2 milyon ile 40 milyon lira arasında değişiyor. 40 milyon liralık istasyonlar, Bağdat Caddesi'nde bulunuyor. 4 ayda 30 civarında istasyon aldık. Bunun 2'si Ankara'da. Öncelikle İstanbul'da yaygınlaşacağız. 3 yıl içinde 100 istasyona ulaşacağız. Hepsi de değerli bölgelerde olacak.Göreceksiniz, öteki şirketler de bizi izleyecek.

İktidarlar işin kolayına kaçıyor

* Türkiye'de benzin fiyatı nasıl ucuzlar?

Biz elimizden geleni yapsak da iş devlete de düşüyor. Maliye'nin topladığı dolaylı vergilerin oranı yüzde 70 civarında. AK Parti de dahil bütün iktidarlar, işin kolayına kaçıp, bütçe gelirlerini bu vergilerden karşıladı. Benzin ve sigara başta olmak üzere dolaylı vergi oranını yüzde 70'lerden AB standardı olan yüzde 40'lara çekmek lazım. Bu oran sigarada yüzde 60'larda olmalı. AB'de sağlığı korumak için sigaradan yüzde 61 vergi alınıyor.

Barzani ile iş yaptığımı rakiplerimiz uydurdu

* Darılmazsanız, size ilginç bir soru sorabilir miyim? Bugünkü birikiminizde acaba kaçakçılığın rolü oldu mu? Hatta bir mafya imajı konduruluyor.

Kesinlikle darılmam. O kaçakçılık meselesi değildi. Bir gazete, sigara fabrikasının Barzani ile ortak olduğunu yazdı. Ondan sonra da bu üzerimizde kaldı. Oysa, Barzani'yi hiç tanımam. Oturup konuşmuşluğumuz bile yoktur. Bunu rakiplerimiz çıkardı. O rakipler, daha sonra Kuzey Irak'a gidip Barzani ile ortaklık yaptılar. Bugün ise herkes gidiyor oraya. Bizim hiçbir işimiz yoktur. Arbel Gıda, son derece şeffaftır. Grup cirosu 1.5 milyar liradır. 165 milyon dolarlık da ihracatımız var.

TÜSİAD dışında her yerde varım

* Boğaziçi Üniversitesi'nde Güler Sabancı ve Cem Boyner'le okudunuz. Şimdi de görüşüyor musunuz?

Zaman zaman karşılaşıyoruz ve konuşuyoruz. Üniversitede kimse bugün bu noktalara geleceğini bilmeden birlikte okuduk. Ben Sabancı ile Boyner'den ileri sınftaydım.

* TÜSİAD'a üye misiniz?

Hayır değilim. İhtiyaç hissetmedim. Onun dışında MÜSİAD, TUSKON'a üyeyim.

Çünkü daha geniş açılımları var. TİM'de Mehmet Büyükekşi'nin yardımcısıyım.

Akdeniz İhracatçı Birlikleri'nde başkanım. Birçok STK'da gönüllü çalışıyorum.

İMKB'yi beğenmedi Toronto borsasına girdi

* Kanada'ya neden gittiniz?

İşimizdeki süreç böyle gelişti. Arbel Grubu, hububat, bakliyat ağırlıklı global bir firmadır. Saskaçinan adlı bir eyalet var. Bu eyalet, kalkınmasını yüzde 90 tarımsal üründen sağlar. Biz de önce denemek için gittik. Sonra da çiftçilere sağladığımız imkanlarla birlikte büyüdük. Türkiye'nin Kanada'da yaptığı en büyük yatırım bizim. 12 tesisimiz var, toplamda 1 milyar dolarlık bir yatırım söz konusu. Firmanın adını da eyaletten dolayı Saksan koyduk.

* ABD'de neler yapıyorsunuz?

Kuzeyde North Dacota eyaletinde yine bakliyat işi yapıyoruz.

* Peki, neden İstanbul Borsası değil de Toronto Borsası'nda halka açıldınız?

İşin doğrusunu söylemek gerekirse, İMKB henüz çağdaş bir borsa konumuna gelemedi. Şirketler, ancak yüzde 50'ye kadar hisselerini halka arz ediyorlar. Bu gerçek bir arz sayılmaz. Bakın, biz Kanada'daki Ar Grubumuzu yüzde 100 halka açtık. İstanbul Borsası'na kote olduk diyen patronlar, yüzde 50 gibi büyük hisse payını ellerinde tutuyor. Kimseyi suçlamıyorum ama şirkette hakimiyet yine patronda oluyor. Biz Arbel'le Ar şirketlerini birleştirip halka açıldık. Elimizde Türkiye'deki firmamızdan sadece yüzde 25 gerekli hisse kaldı. Yavaş yavaş bizim borsa da batılı borsalar gibi çağdaşlaşacak.

* Siz, İMKB'de hisse alıp satıyor musunuz?

Hayatımda bizim borsada hiç oynamadım. Çünkü çok hassas bir borsa. Sürekli inip çıkıyor. Bu durum da ben de bazı sorular oluşturuyor. Onun için girmiyorum.

Onun için Saskan'ı, Toronto'da halka açtık. Henüz Türkiye'de böyle bir şey düşünmüyoruz.

Mahmut Aslan, iki kızı Gülçin ve Gülin Zelal ile görülüyor. Gülçin Hazar Aslan, grubun Arbella markalı makarna şirketinde, halen Dış Ticaret Müdürü olarak çalışıyor. Küçük kız Gülin Zelal ise lise öğrencisi.

Aslan, pompacı oldu

Mahmut Aslan, Davutpaşa'daki şirket binası yakınında yeni açılan Full Benzin İstasyonu'nda patronluğu bir kenara bıraktı ve pompacı oldu. Full görevli yeleğini de giyen Aslan, o sırada gelen bir müşteriyle sohbet etti. Müşteri, "Sayenizde ucuz akaryakıt alıyoruz" diyerek Aslan'a teşekkür etti.