YENİDEN YARGILAMA YAPILACAK

AYM, kararın bir örneğini, mülkiyet hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Danıştay 4. Dairesi'ne gönderdi. AYM'nin ihlal kararı üzerine Danıştay'da yapılacak yeniden yargılamada Ford, fazla ödediğini savunduğu 9,7 milyonluk vergiyi geri alabilecek. AYM'nin kararı Ford'la aynı şekilde vergilendirilen dev yabancı şirketler yönünden fazla vergi kesintisi ididasıyla dava açıp iade isteme yolunu açan örnek niteliği taşıyor.

DANIŞTAY'A İÇTİHAT BİRLİĞİ ELEŞTİRİSİ

AYM, Danıştay 3 ve 4. Dairesi arasında uygulanacak yatırım indirimi tutarları üzerinden yapılan kesintinin mahiyetine ilişkin olarak görüş ayrılığı ortaya çıktığı, bu konuda bir içtihat birliği sağlanamadığı eleştirisi yaptı. Uzun süredir yürürlükte olan bir hükmün yorumunda yeknesaklığın sağlanamaması nedeniyle hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkeleri zedelendiği ve mülkiyet hakkının da ihlal edildiği vurgulandı. AYM kararında, “Bu durum hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerine ters düşeceği gibi bireylerin yargı sistemine ve mahkeme kararlarına güvenini de sarsmaktadır” denildi.

ÜLKE İÇİNDE İKİ FARKLI STOPAJ UYGULANIYOR

AYM kararında, “Danıştay'ın iki Dairesi arasında yatırım indirimi istisnası kazancı üzerinden yapılan vergilendirmenin mahiyetine ilişkin olarak ortaya çıkan bu görüş ayrılığı ülke içinde iki farklı stopaj oranının uygulanması sonucunu doğurmaktadır” eleştirisi de yapıldı.

DANIŞTAY 4. DAİRE REDDETTİ

Dünkü Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, 2008 yılı vergilendirme döneminde yatırım indiriminden yararlanan Ford, indirim üzerinden yüzde 19,8 oranında gelir vergisi ödedi. ABD ile Türkiye arasında 28 Mart 1996'da imzalanan Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması çerçevesinde şirket, yüzde 15'i aşan tevkifat tutarına ilişkin 9 milyon 738 bin 652 liranın iadesi için dava açtı. İstanbul 1. Vergi Mahkemesi'nin davayı reddetmesi üzerine Ford, Danıştay 4. Dairesi'nde kararı temyiz etti. 4. Daire'nin, “Stopajın hukuka uygun olduğu” gerekçesiyle temyiz istemini reddetmesi üzerine şirket, AYM'ye 19 Ağustos 2014'te AYM'ye başvurdu.

AYM: MÜLKİYET HAKKININ İHLALİ

AYM Ford'un bireysel başvurusunu 26 Ekim'de, Emin Kuz'un karşı oyu ve oyçokluğu ile kabul etti. Kararda, AYM kararında başvurucu şirketin ABD'de mukim olup Türkiye'de kurulan Ford Otomotiv Sanayi Anonim Şirketinin (Ford Otomotiv) yüzde 41,04 oranında ortağı olduğu belirtildi. AYM'nin Danıştay'ın farklı uygulama yapan iki dairesinden hangisinin görüşünün daha isabetli olduğu konusunda yorum yapma görev ve yetkisi olmadığı ancak bu durumun hukuk sistemine etkisinin görmezden gelinemeyeceği vurgulanan kararda özetle şöyle denildi:

İKİ FARKLI ORAN UYGULANIYOR

“Yatırım indirimi istisnasına tabi kazanç üzerinden uygulanan stopajın mahiyetine göre tevkifat oranı değişmektedir. Danıştay'ın iki Dairesi arasında yatırım indirimi istisnası kazancı üzerinden yapılan vergilendirmenin mahiyetine ilişkin olarak ortaya çıkan bu görüş ayrılığı ülke içinde iki farklı stopaj oranının uygulanması sonucunu doğurmaktadır. Bu çerçevede 193 sayılı Kanun'un geçici 61. maddesine göre yapılması gereken stopajın oranının coğrafi olarak Dördüncü Dairenin görev alanında bulunan yerlerdeki mükellefler yönünden yüzde 19,8, Üçüncü Daire'nin görev alanındakiler yönünden ise yüzde 15 şeklinde uygulanması söz konusu olmaktadır.

MÜLKİYET HAKKININ İHLALİ

Sonuç olarak yatırım indirimi istisnasından yararlanan kazançlar üzerinden 193 sayılı Kanun'un geçici 61. maddesi uyarınca uygulanan yüzde 19,8 oranındaki stopajın mahiyetine ilişkin farklı içtihatların bulunması ve Kanun'un yürürlüğe girmesinin üzerinden uzun süre geçmesine rağmen ilgili hükmün yorumunda yeknesaklığın sağlanamaması nedeniyle hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkeleri zedelenmiştir. Bu durumda vergilendirme suretiyle mülkiyet hakkına yapılan müdahalenin belirlilik ve öngörülebilirlik kriterlerini taşıyan bir kanuna dayanmadığı sonucuna ulaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle başvurucunun Anayasa'nın 35. maddesinde güvence altına alman mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir.”