Her birey ve toplumun her kesiminin eğitimin önemli ve öncelikli bir konu olduğuna inanmakta olduğuna işaret eden Mehmet Şirinkaya, Eğitim-Bir-Sen"in bu inançla kurulduğu günden beri sempozyum, panel, konferans ve kongrelerle bu konudaki duyarlılığını ortaya koyduğunu söyledi. Sendika olarak eğitimin niteliğinin artırılmasına yönelik birçok çalışma gerçekleştirdiklerini belirten Şirinkaya, “Geçmiş yıllarda yaptığımız "Öğretmen Sorunları Araştırması", "Eğitim Çalışanlarının Yol ve Barınma Memnuniyeti Araştırması" ve "Öğretmenlerin Meslek Memnuniyeti Araştırması" eğitim camiası tarafından takdir görmüş çalışmalar olmuştur. Eğitimin önemi, önceliği ve niteliği ancak eğitim çalışanlarının görevlerinin başına sorunsuz gitmeleriyle daha anlamlı bir boyut kazanacaktır. Çalışma ortamının uygun olması, huzurlu olması, sorunsuz olması eğitimdeki verimliliği artıracaktır. Yapılan bu çalışmalar eğitim çalışanlarının sorunlarını en aza indirmek ve bu konuda sorunların çözümüne aracı olmaktır” dedi.

2010 yılı bütçesinin TBMM"de kabul edildiğini anımsatan Şirinkaya, “Hükümetin memurlar için belirlediği zam oranı kabul edilemez. Yüzdelik oranlarla bu sorun çözülmez. Bu konudaki talebimiz toplu sözleşme hakkının alınmasıdır. Toplu görüşme masasında hükümetin bize reva gördüğü rakamları kabul etmedik. Bizler de hükümetten "memur açılımı” istiyoruz. Eğer gelecek yıla kadar İLO Sözleşmesi"ne uygun Sendika Yasası çıkartılarak toplu sözleşme hakkı verilmezse, Memur-Sen olarak toplu görüşmelere katılmayacağımızı ilan ettik. Farklı katsayı konusunda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu"nun, YÖK tarafından yapılan itirazı kabul etmesi beklenirken, aksi yönde karar vermesi, yüksek yargının milletin taleplerinden ve ülkenin ihtiyaçlarından bihaber olduğu gerçeğini yeniden gözler önüne sermiştir. Dolayısıyla yasama organına önerimiz, yasama, yürütme ve yargı erklerinin yetkilerini, görevlerini ve birbirleriyle ilişkilerini kuvvetler ayrılığı ilkesinin gereklerine uygun olarak yeniden düzenlemesidir. Bu düzenleme, çağdaş demokrasinin ilkelerine ve egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğu gerçeğine dayanmalıdır. Bizdeki ana muhalefet , üniversite öğrencilerinin burslarını yargıya taşıyıp iptal ettirdiği gibi, sendikalı memurun aldığı 10 TL toplu görüşme primini de Anayasa Mahkemesi"ne götürerek iptal ettirdi” diye konuştu.