Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin etkilediği bölgelerde refakatsiz çocuklara yönelik iddialara ilişkin açıklama yaptı.

Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, deprem bölgesindeki enkaz altından çıkarılıp hastanelere götürülmüş ve tedavisi tamamlanan çocukların Bakanlığın personeli dışında herhangi bir üçüncü kişiye tesliminin yapılmasının söz konusu olamayacağı belirtildi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, deprem bölgesindeki enkaz altından çıkarılıp hastanelere götürülmüş ve tedavisi tamamlanan çocukların Sağlık Bakanlığı ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ortak çalışması çerçevesinde, Bakanlığın personeli dışında herhangi bir üçüncü şahsa tesliminin yapılmasının söz konusu olamayacağını ifade etti.

Bakan Yanık, aynı zamanda çocuklarına ulaşamayan, enkazdan çıkarıldıktan sonra birbirinden haber alamayan ailelerin il müdürlüklerine müracaat edebileceklerini ifade etti.

Bakanlığın twitter hesabında paylaşılan geniş müracaat bilgileri şöyle:

deprem-bolgesindeki-cocuklar-ne-yapilmali-nasil-davranilmali-1124561-1.

deprem-bolgesindeki-cocuklar-ne-yapilmali-nasil-davranilmali-1124562-1.

Öte yandan Çocuk Destek Evleri Sitesi'ne ilişkin bilgiler Bakanlık tarafından paylaşıldı.

SOSYAL HİZMET UZMANLARI DERNEĞİ'NDEN REHBER

Sosyal Hizmetler Uzmanları Derneği, bölgeyi takip eden ve bölgedeki yetişkinleri, gönüllüleri bilgilendirme amaçlı bir rehber hazırladı.

Derneğin, “Yakınlarına ulaşılamayan buluntu/kimliği tespit edilemeyen çocuklarla ilgili yapılması gerekenler” başlığıyla hazırladığı rehberde şunlara yer verildi:

"FOTOĞRAFLARINI PAYLAŞMAYIN"

• Çocuklardan ve ailelerinden rıza alınmasının mümkün olmadığı göz önünde tutularak çocukların ve ailelerinin gelecekte görmek istemeyecekleri görselleri paylaşmayın. Bu bir mahremiyet/insan ve çocuk hakları ihlalidir.

"ÇOCUKLARI KAMU KURUMLARINA TESLİM EDİN"

• Ailesine ulaşılamayan, kimliği tespit edilemeyen çocukları öncelikle sosyal hizmet kuruluşlarına mümkün değilse kolluk kuvvetlerine teslim edin.

"AİLE BİRLEŞTİRMESİ HAKKINDA BİLGİ EDİNİN"

• Yakınlarına ulaşılamayan, kimliği belirlenemeyen ve buluntu çocuklar Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğünün oluşturduğu sisteme kaydedilmektedir. İlk kargaşa bittiğinde çocukların aileleriyle birleştirmesi yapılacaktır.

• Çocukların tedavi gördüğü hastanelerin bilgilerini ve fotoğraflarını paylaşmayın. Çocukların güvenliğini sağlamak adına yakını/ailesini sosyal medyadan aramak, ailesi olduğunu ifade eden kişilere ufak çocukları teslim etmek yerine kolluk kuvvetleri ve sosyal hizmeti haberdar edin.

"ULAŞAMADIĞINIZ ÇOCUĞUNUZ VARSA"

• Deprem bölgesinde irtibatı kaybettiğiniz çocuğunuz/yakınlarınızın çocuğu varsa deprem bölgesinde kurulan Psiko-Sosyal Destek çadırlarına ya da Çocuk Evleri sitesine başvurunuzu yapın."

BAKANLIKTAN KORUYUCU AİLE OLMAK İSTEYENLER İÇİN DUYURU

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, 8 Şubat Çarşamba günü bir duyuru yayımlayarak koruyucu aile başvurusu yapmak isteyen kişilerin e-Devlet üzerinden veya deprem bölgesinin dışında ikamet ettikleri ilin Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüklerine şahsen başvurabileceğini belirtti.

ÇOCUK HAKLARI UZMANLARINDAN “ÇOCUKLARLA İLETİŞİM” REHBERİ

Çocuk hakları alanında çalışan sivil toplum ve sosyal hizmet uzmanları “Afet-Çocuk Sivil Koordinasyon Ekibi” kurarak deprem bölgesindeki gönüllüler için çocuklarla iletişim rehberi hazırladı.

Afet Çocuk Koordinasyon Ekibi tarafından 'Afet Bölgesinde Çocuklarla İletişim' başlığıyla hazırlanan bültende ise çocuklarla iletişimde dikkat edilmesi gereken husulara yer verildi.

Bültene göre, çocuklara karşı gözetilmesi gerekenler şöyle:

• Deprem bölgesindeki çocuklarla temas etmeden önce hazır hissettiğinizden emin olun. Kendinizi fiziksel ve psikolojik olarak hazır hissetmiyorsanız bulunduğunuz yerden destek çalışmalarına dahil olmaya gayret edin.

• Amacınız, göreviniz ve yetkinliğiniz, doğrudan çocuklarla çalışmak olmadığı sürece, çocukların talepleri ve Ihtiyaçları konusunda mutlaka bir uzman desteği alın.

• Çocuklar ile ilk temasınız ne şekilde olursa olsun sakin, şefkatli ve onları dinlemeye hazır olun.

• Öncelikle kendinizi tanıtın ve neden orada olduğunuzu bir cümle ile açıklayın. Konuşmalarınızda her zaman kısa ve net ifadeler kullanın.

• Bir yaralanma durumunun olup olmadığını da kontrol ederek fiziksel olarak iyi ve güvende olduğundan emin olun.

• Konuşurken çocuk ile aynı seviyede durun ve tam olarak neye ihtiyacı olduğunu sorun; eğer varsa onun ifade ettiği ihtiyacı önceliklendirin.

• Çocuklara destek olurken onaylarının olduğuna emin olun.

• Ani fiziksel temaslardan ve dokunmalardan kaçının, çocuğun bedensel sınırlarını gözetin.

• Duygusunu ve ihtiyacını anladığınızı, onu dinlediğinizi hissettirin.

• Çocukların yapabilirlikleri ve güçlü yanları olduğunu unutmayın, onları çaresiz hissettirmemeye özen gösterin.

• Çocukların sorularını geçiştirmeyin, size yanıtını bilmediğiniz bir soru sorduğunda "bilmiyorum, öğrenip sana söyleyeyim" deyin ve öğrendiklerinizi ona aktarın.

• Yanıtı sizde olmayan sorular için mutlaka uzmana yönlendirin veya destek isteyin.

• Her çocuğun bu süreci farklı şekilde deneyimlemiş olabileceğini unutmayın, varsayımlar yapmadan dinleyin.

• İmkanlarınız doğrultusunda kendini rahat ifade edebilmesi için alan açın (yazı, resim, oyun, anlatı, hareket gibi).

• Çocuklara inanın, kendi gerçeklikleri içinde oluşturdukları ifadeler neyse onu sorgulamadan, yargılamadan dinleyin.

• Çocukların kültürel özelliklerine ve dini inançlarına dayalı aktarımlarına saygı gösterin.

• Çocukları şimdi ve buradaya odaklamaya çalışın.

• Afet sonrası müdahale süresince bölgede olduğunuzu unutmayın. Çocuklarla kurduğunuz ilişkiyi bu sınırda tutun ve yapabilecekleriniz konusunda gerçekçi olun.

• Tüm bunları yaparken çocuğun yaşına, gelişimine, kültürel özelliklerine, bedensel çeşitliliklerine, varsa engel durumu ve kronik rahatsızlıklarına dair ihtiyaçlarını gözeterek hareket edin.

Afet bölgesinde bulunan çocuklara karşı sakınılması gereken hususlar ise şöyle:

• Çocuklarla iletişimde çok kaygılı, çok üzgün, çok sevecen, çok öfkeli vb. yüksek duygusal bir seviyede beden ve ses tonu kullanmaktan kaçının.

• Üzüntü, kaygı, endişe, panik duyguları yaşarsanız bunu çocuklara yansıtmamaya gayret edin.

• Çocuk size kendiliğinden anlatmadıkça onu konuşması için zorlamayın.

• Olumsuz anılarını yeniden hatırlatacak sorular sormayın.

• Korku ve kaygılarını tetikleyebilecek "aah", "t ü h" "inanmıyorum" gibi ifadelerden kaçının.

• Çocukların size aktardığı ifadeler "abartılı" ya da "gerçek dışı" gelebilir; "yok canım", abartma", "olur mu öyle şey" gibi ifadeler kullanmayın.

• Çocuklar için bu ifadeleri kullanmaktan kaçının.

• Çocuklara tutamayacağınız sözler vermeyin.

• Çocuklara gerçeklikten uzak, doğruluğu teyit edilmemiş bilgiler içeren açıklamalar yapmayın.

• Çocukların duygularını yok saymayın, söylediklerini geçiştirmeyin. ("geçti geçti", "yok bir şey" gibi).

• Cinsiyetine atıf yapan, yaşına uygun olmayan sorumluluklar yükleyen ifadelerden sakının.

• Kayıp yaşayan çocuklara " annen/baban/kardeşin melek oldu", "cennete gitti" gibi cümleler kurmayın.

• Kendi değerlerinizi ve dini inançlarınızı çocuklara yansıtmayın.

• Kayıp yaşayan çocuklara yakınlarının hala yaşadıklarına, ileride görüşebileceklerine dair yanıltıcı bilgiler vermeyin.

• Çocukların fotoğraflarını ve videolarını çekmeyin, kişisel ve kurumsal sosyal medya hesaplarınızda paylaşmayın.