Gazete, bugünlerde Erdoğan'ın resimleri ve posterlerinin neredeyse modern Türkiye'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün resimleri kadar yaygın olarak görüldüğünü belirterek, Erdoğan'ın Türkiye'nin siyasi görünümü üzerinde sivrilerek yükseldiğini yazdı.
Financial Times, Erdoğan'ın en son geçtiğimiz haziran ayında, 2002 den bu yana üçüncü kez seçildiğini hatırlattı ve oylarının halen artmakta olduğuna dikkat çekti.
Erdoğan'ın ilk dönemini gecikmiş siyasi reformlara ve azınlık haklarını güçlendirmeye adadığını yazan gazete, "Fırtınalı geçen ikinci döneminde popülaritesini kullanarak Türkiye'nin güçlü generallerini sahneden indirdi. Şimdiyse, rakipsiz bir güç haline geldi ve eleştirilere karşı hoşgörüsü azalıyor" şeklinde yazdı.
Gazete makalenin devamında Erdoğan'ın "gittikçe artan otoritesiyle birlikte kendini beğenmişliğin ilk kokuları da birçok kişi tarafından alınmaya başladı" şeklinde bir ifadeye yer vererek, gazetecilerin tutuklanması, siyasi rakipler aleyhine açılan davaların kanunlarca belirtilen esaslara uygun olarak yürütülmemesi ve tartışmalı yasaları dayatarak geçirmesinin tüm bu eğilimleri doğruladını yazdı.
Gazete şöyle devam etti:
"Onlarca yıl boyunca ordu ve Kemalist kadroların gözetiminde olan demokrasiden sonra, AKP'nin başlattığı anayasal devrim geriye gitmeye başlamışsa eğer, bu durum dünya sahnesinde etkisini arttıran bir ülke için büyük sonuçlar doğuracak bir gelişmedir."
Erdoğan'ın "barut gibi mizacı"nın da önemli bir faktör olduğuna dikkat çeken gazete, şöyle devam etmiş:
"Bazı gözlemciler onun bu feveranlarının önceden hesaplı olduğuna inanıyor olsa da, İstanbullu bir yorumcu bunu 'gücü tek başına elinde bulundurma hevesine sıkı sıkıya sarılması' olarak niteliyor. George Soros organizasyonunun bir şubesi olan İstanbul'daki Açık Toplum Vakfı'nın başkanı Hakan Altınay, 'Onun iliglendiği tek şey alkış ve sadakat' diyor. Hatta sadık bir AKP milletvekili bile bu sorunu doğruluyor: "O sizi dinler ama zaten herşeyi bildiğini sanır: Ben neye karar verdiysem, doğru olan odur' diye düşünür dedi."