AAtölye'de Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk olan Bayraktar, gündeme ilişkin soruları yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.
Bakan Bayraktar, Fatih gemisinin aktivasyon işlemleri bittiğinde 2024 sonlanmadan petrol emareli olduğu düşünülen alanlarda sondaj çalışmalarının başlayacağını ve 2025'te gemilerin müsaitlik durumuna göre Karadeniz'de sondaj faaliyetlerine devam edileceğini söyledi.
Gabar'da 2021'de keşfedilen petrolün ülke için öneminin büyük olduğuna işaret eden Bayraktar, "Biz orada yerinde petrol olarak yaklaşık 1 milyar varillik bir rezerv olduğunu düşünüyoruz. Tabii böyle bir rezerv keşfedince öncelik bunu bir an önce üretime döndürebilmek. Çok kısa bir süre içerisinde çok büyük bir çalışmayla şu anda, bugün itibarıyla 47 bin varilleri bulmuş durumdayız. İnşallah ekimde 50 bini de yani bizim orta hedefimizi de sağlamış olacağız ve günde 50 bin varil sadece Gabar sahasından üretiyor hale geleceğiz." diye konuştu.
Bakan Bayraktar, Türkiye'nin günlük ihtiyacının yaklaşık 1 milyon varil olduğuna ve Milli Enerji ve Maden Politikası ilk ortaya konduğunda Türkiye Petrolleri'nin günde 36 bin varillik üretim yaptığına işaret ederek, şu anda sadece bir sahadan 50 bin varil üretime geçildiğini aktardı.
Gabar sahasında günlük üretimin 100 bin varile çıkabileceğinin öngörüldüğünü ifade eden Bayraktar, şöyle devam etti:
"Orada da hem coğrafya zorlu, yani hepiniz mutlaka görmüşsünüzdür terörün zamanında kol gezdiği, girilemeyen, gidilemeyen yerler. Coğrafya olarak da zorlu yerler. Biz şu ana kadar yaklaşık 500 kilometreye yaklaştık, 500 kilometre yol yaptık dağlarda. Yani oraya o ekibi, ekipmanı ve sondaj kulelerini götürebilmeniz için yola ihtiyacınız var. Önce yol yapıyoruz, lokasyonu hazırlıyoruz. Ondan sonra sondaj kulesini oraya götürüp bu faaliyetleri sürdürüyoruz. Bunlar devam ederken yine benzer şekilde mutlaka biz Van'da örnek verdiğiniz Kör Kandil'de, Hakkari'de keşif amaçlı kuyular da kazıyoruz, sondajını yapıyoruz."
Bakan Bayraktar, söz konusu bölgelerde çalışmaların devam ettiğinin altını çizerek, "Biz bölgeye çok inanıyoruz. Bu bölgede mutlaka arama faaliyetlerini yoğun bir şekilde devam ettirerek inşallah ilave keşifler, ilave rezervler ve ilave üretimler hedefliyoruz." diye konuştu.
Türkiye'nin günlük petrol üretiminin 110 bin varile ulaştığını ifade eden Bayraktar, "Yüzde 10'u aştık ama geride koca bir yüzde 85 var. Dolayısıyla mutlaka bizim bunu da sağlayacak şeyler yapmamız lazım. Belki Türkiye'den değil tamamını burada bulma şansımız olmayabilir. Onun için de farklı ülkelerle, farklı projelerle ilgili çalışmalarımıza devam edeceğiz." değerlendirmesini yaptı.
Uluslararası projeler için çalışmalar sürüyor
Bayraktar, son dönemde Suriye, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır gibi ülkelerle yapılan anlaşmalara ilişkin değerlendirmesinde, söz konusu anlaşmaların enerjide dışa bağımlılık, tedariki farklı ülkelerden daha ucuz şartlarda gerçekleştirmek gibi boyutlarının olduğunu ifade ederek, "Kısa bir süre önce Shell ile imzaladığımız ve önümüzdeki hafta Amerika'da imza edeceğimiz yeni bir uzun dönemli LNG anlaşması var. Bunlar işin çeşitlendirme boyutu." dedi.
Öte yandan Türkiye'nin petrol ve doğal gaz ihtiyacının farklı sahalardan karşılamak hedefiyle geliştirilen projeler olduğunu dile getiren Bayraktar, "Türkiye'nin yurtdışında varlıkları var. Örneğin Azerbaycan'da Hazar Denizi'ndeki petrol ve doğal gaz kaynaklarında ortaklığımız var. Azeri-Çırak-Güneşli uzun süredir ortak olduğumuz büyük bir petrol projesi. Şahdeniz projesinde yaklaşık yüzde 20 ortaklık payımız var. Irak, Basra'da üç petrol sahasında ortaklığımız var. Günlük 15 bin varil petrol gelirimiz oradan var." diye konuştu.
Bayraktar, Türkiye'nin günlük bir milyon varil petrol ve petrol eşleniği olarak yaklaşık 800-850 bin varil doğal gaz ihtiyacının bir kısmını bu projelerden karşılanabileceğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu ihtiyacı belki Libya'daki projelerden, şimdi gideceğimiz Somali’deki projelerden, Irak'taki yeni projelerden karşılamayla alakalı yoğun bir çalışma ve diplomasi yürütüyoruz. Bunun yanı sıra ülkemizde özellikle yenilenebilir enerji alanında yatırım yapmak isteyen, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Katar gibi ülkeleri de Türkiye'de bu projelere yatırımcı olarak davet ediyoruz. Bunlarla ilgili ümit ediyorum yakın bir zamanda daha somut, net imzaları, projeleri ortaya koyacağız."
Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkilerin son dönemde tekrar normalleştiğini ve üst düzeyde devam ettiğini ifade eden Bayraktar, Mısır'la enerji alanında işbirliği projeleri bulunduğunu anımsattı.
Mısır'la hidrokarbon yani petrol ve doğal gaz alanında bir işbirliği üzerinde çalışıldığının altını çizen Bayraktar, "Mısır'da özellikle denizdeki gaz sahalarına Türkiye'nin ilgi ve alakası var. Onların gaz tedarikinde Yüzer LNG Depolama ve Gazlaştırma Ünitesi (FSRU) gemilerimizle ilgili bir proje üzerinde çalışıyoruz." dedi.
Bayraktar, Nijer'de 2020'den beri devam eden bir altın madeni faaliyeti olduğunun bilgisini paylaşarak, "Orada devletimize ait bir şirketimiz var. Nijer'de madencilik alanında da farklı sahalarla ilgili bir anlaşma imzaladık. Petrol ve madenlerle ilgili Nijer'de yakın zamanda daha aktif bir şekilde olmayı hedefliyoruz." diye konuştu.
Bayraktar, Türkiye'nin enerji ithalat faturasını düşürme hedefi kapsamında kendi kaynaklarını artırmaya yönelik faaliyetler yürüttüğünü anımsatarak, Karadeniz'de Sakarya Gaz Sahası'nda arama çalışmalarının devam ettiğini kaydetti.
Sakarya Gaz Sahası'nda 2,6 milyon hanenin doğal gaz ihtiyacını karşılayacak 6 milyon metreküpün üzerinde üretim seviyesine ulaşıldığını aktaran Bayraktar, Sakarya Gaz Sahası dışında da günlük yaklaşık 1,5 milyon metreküplük üretim olduğunu dile getirdi.
Bayraktar, Türkiye'de 20 milyon hane olduğunu, Karadeniz'deki üretim sayesinde hane halkının yüzde 12-13'lük kısmının ihtiyacının yerel üretimle karşılandığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Hedefimiz ilk fazdaki 10 milyon metreküp hedefine ulaşmak. Eylül sonunda 7 milyon metreküpün üzerine çıkacağız ama ilk hedefimiz olan 10 milyon metreküpe de 2025'in ilk çeyreğinde ulaşmış olacağız. Bununla beraber yaklaşık 4 milyon hanenin doğal gaz ihtiyacını artık kendi gazımızdan karşılamış hale geleceğiz. İkinci faz ve üçüncü faz çalışmalarımız devam ediyor. Dolayısıyla bu üretimi de hızlı bir şekilde arttırmamız lazım."
Sakarya Gaz Sahası'nda kullanılacak doğal gaz platformunun Singapur'da modernizasyon çalışmalarının tamamlandığını ifade eden Bayraktar, "Yeni yüzer doğal gaz platformu 26-27 Eylül gibi Türkiye'ye gelecek. Şu an Akdeniz'de seyir halinde. Onunla biz üretimi iki katına çıkarmayı hedefliyoruz." ifadesini kullandı.
Bayraktar, yerli tersanelerde geminin aktivasyon işlemlerinin yürütüleceğini, devreye alındığında platformun üretim üssü haline geleceğini ve 20 yıl sahada kalacağını anlatarak, "Çanakkale'deki bir limanda bazı işlemler yapılacak, birkaç ay orada kalacak. Ondan sonra da Filyos'a gelip son hazırlıklarını yapacak. 2026'nın ortasında bu üretim üssündeki platformu Sakarya Gaz Sahası'na gönderip üretime başlayacağız." diye konuştu.
Söz konusu çalışmalar kapsamında 2025'in ilk çeyreğinde günlük 10 milyon metreküp üretime ulaşılacağına işaret eden Bayraktar, "Bu, 4 milyon hane demek. Bu üretim üssünü kurduğumuz zaman bir 10 milyon daha buradan gelecek. Dolayısıyla biz 2026'nın ortasında günlük 20 milyon metreküp üretime çıkacağız. Dolayısıyla 8 milyon hanenin doğal gaz ihtiyacını kendi gazımızla Sakarya'dan karşılamış olacağız." değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Bayraktar, Rusya'nın Ukrayna üzerinden Avrupa'ya gönderdiği doğal gaza ilişkin kontratın yakın dönemde biteceğini anımsatarak, Rusya'nın gaz tedarikinde 3 temel rotanın olduğunu dile getirdi.
Kuzey Akım'ın Almanya'ya ve Almanya üzerinden Avrupa'ya doğal gaz ilettiğini anlatan Bayraktar, Kuzey Akım Boru Hattı'nın meydana gelen patlama sonrası devre dışı kaldığını, Ukrayna üzerinden yürütülen tedarikin de 30 Aralık'ta sona ereceğini söyledi.
Bayraktar, 2020'de devreye alınan TürkAkım Boru Hattı üzerinden Türkiye'ye, ikinci boru hattıyla da Türkiye üzerinden Bulgaristan'a ve Avrupa'ya gaz iletildiğini belirterek, Ukrayna ile anlaşmanın sonlandırılması durumunda Avrupa'ya tek hat üzerinden gaz gönderilebileceğini ve arz güvenliği açısından ciddi sıkıntı oluşabileceğini vurguladı.
Bu durumun Avrupa'daki gaz fiyatlarını artırabileceğine değinen Bayraktar, "Biz mümkün olduğu kadar farklı kaynaklardan gazı ülkemize alarak, çeşitlendirerek, tedarik portföyümüzü genişleterek kendi arz güvenliğimizi sağlarken bir taraftan da ilave oluşabilecek kapasiteyi Avrupa'ya sevk etmeyle alakalı çalışıyoruz. Buna başladık. Birkaç ülkeye ihracat yapmaya başladık. Türkiye'den doğal gaz satıyoruz. Onun dışında Macaristan, Romanya, Bulgaristan'a gaz tedariki sağlıyoruz."