'Ayhan Bora Kaplan' suç örgütüne yönelik soruşturma kapsamında, haklarında dava açılan 20'si tutuklu, 61 sanığın yargılanmasına Ankara 32'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Sincan Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki salonda görülen davanın 13’üncü duruşmasında sanıklar, sanık yakınları ve taraf avukatları hazır bulundu. Söz alan sanık Kaplan, 16 Nisan’da görülen duruşmada mahkeme başkanına yanlışlıkla ‘efendim bir tanem’ dediğini, bunun şimdi gündem olduğunu söyleyerek, "İlk duruşmaya çıktığımda, kendimi kaptırmışım olayları anlatıyorum; sehven, gayriihtiyari ‘efendim bir tanem’ dedim. Sizden özür dilemiştim, yine özür dilerim. Hayatım boyunca devletin hiçbir memuruna saygısızlık yapmadım. Sabıkam vardır, sicil kaydım vardır; ama memura mukavemet yoktur. Gözaltında o kadar şey yapıldı, tek mukavemetim olmadı" dedi.

Sanıklardan Barış Kurt ise bilirkişinin hazırladığı HTS raporunun gerçekleri yansıtmadığını ileri sürdü. Tutuklu sanıklardan, Kanber Keskin ve Sercan Keleş de üzerlerine atılı suçları reddederek tahliyelerini talep etti.

Hatay’da mezarlıklarda hüzünlü bayram arifesi Hatay’da mezarlıklarda hüzünlü bayram arifesi

Ardından mahkeme başkanı avukatlara söz verdi. Kaplan'ın avukatı, müvekkilinin gözaltına alınmasının yasa dışı olduğunu savunarak, HTS kayıtlarıyla ilgili raporu hazırlayan bilirkişinin kısa süre önce Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Başkanlığı'dan ayrılan bir polis olduğunu, yalan yanlış tanzim ettiğini iddia etti. Kaplan’ın avukatı, bilirkişi hakkında 'evrakta sahtecilik' suçundan suç duyurusunda bulunulmasını talep etti. Avukat, mahkeme başkanına, "Lütfen kamuoyu baskısı ve bu kumpasa karşı bize yardım edin" ifadelerini kullandı. Sanık avukatlarının savunmalarının ardından duruşma yarın devam edilmek üzere ertelendi.