Hrant Din cinayeti davasının görüldüğü, Beşiktaş'taki istanbul Adliyesi önüne gelen esrarengiz kadın dikkat çekti.

Basın mensuplarına Ogün Samast'ın hayranı olduğunu söyleyen kadının boynunda üzerinde OGÜN yazan bir kolye olduğu görüldü...

BÜYÜK ABİYE YUMRUK

Bu arada Hrant Dink duruşmasına Yasin Hayal'in Erhan Tuncel'e attığı yumruk damga vurdu.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya Erhan Tuncel ve Yasin Hayal'in de aralarında olduğu 7 tutuklu sanık katıldı. Ogün Samast ise rahatsızlığı nedeniyle duruşmaya getirilmedi. Yasin Hayal'in sakal bırakmış olması dikkat çekti. Bir önceki celsede tanık olarak dinlenen ancak daha sonra hakkında ek iddianame hazırlanan Yasin Hayal'in ağabeyi Osman Hayal de duruşmada tutuksuz sanık olarak hazır bulundu. Hrant Dink'in eşi Rakel Dink ve kızı Delal Dink ve kardeşi Hosrof Dink'te duruşmaya katıldı. DTP Milletvekilleri Sebahat Tuncel ve Akın Birdal ile TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Zafer Üskül de duruşmayı izledi.

Öte yandan ,duruşma nedeniyle adliye çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı. Adliyeye girişi olan sokaklar kapatılırken, sokak başlarına polis tarafından arama noktaları kuruldu. Adliyeye girişlerde herkes tek tek arandı.

DİNK'İN HİÇ SİLAHI OLMADI

Duruşmada ilk olarak mahkemenin bir önceki celse çeşitli kurumlardan istediği belgelerden dava dosyasına eklenenler okundu. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden gelen yazıda Hrant Dink'e ait herhangi bir ruhsatlı silah kaydı bulunmadığı gibi Dink'in bu yönde bir başvurusunun da olmadığı belirtildi. Yine İstanbul Emniyeti'nden gelen yazıda Hrant Dink'in koruma için bir başvurusu olmadığı gibi istihbarat birimlerinden Dink'in korunmasının zaruri olduğuna dair bir yazı da olmadığı kaydedildi. Silivri 3 No'lu L Tipi 14 numaralı koğuşunda kalan bazı tutukluların 28 Ekim 2008'de mahkemeye dilekçe göndererek Dink cinayeti konusunda önemli bilgi ve ifade vermek istediklerini belirttikleri de tutanağa geçirildi. Rakel Dink'in talebi üzerine cinayette MİT, Emniyet ve Jandarma görevlilerinin ihmali olup olmadığı, Büyük Birlik Partisi ve Alperen Ocakları'nın cinayetteki rolünün araştırılmasına ilişkin Başbakanlık Teftiş Kurulu raporunun dosyaya gönderildiği ifade edildi.

HAYAL İLE BİRLİKTE SANTORA'DA DİNLENDİ

Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Yasin Hayal'e ilişkin dinleme kararında başka bir kişinin dinlenilmesine karar verildiği ancak ismin üzerinin kapatılmış olması üzerine üstü kapatılan ismin açık halinin Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı'ndan istendiğini hatırlatan Mahkeme Heyeti Başkanı bu yazının geldiğini tutanağa geçirdi. Mahkemenin gönderdiği yazıda ismin kapatılmadığı silik olduğunu belirterek bu kişinin Rahip Andrea Santora olduğu belirtildi.

"CİNAYETLE ALAKAM YOK"

Okunan belgelerin ardından Osman Hayal'in kimlik tespiti yapılarak savunmasının alınmasına geçildi.Hayal, "Cinayetle hiçbir alakam yok. Sadece cinayet tarihinde İstanbul'da oluşum. Bilmiyorum yani" dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, "Oğlum sen bilmiyorsan ben nereden bileceğim" diye konuştu. Hayal de, "Cinayet tarihini tam hatırlayamadığım için. Tesadüf gelişim. Başka hiçbir şey değil" diye devam etti.

Bunun ardından müdahil avukatları sanığa soru sormaya başladı. İlk olarak soru soran Avukat Arzu Becerik, "Cinayetle ilgim yok dedin" deyince Osman Hayal, "Kesinlikle. Gerçekten kesinlikle" dedi. Becerik'in, "Yasin senin kardeşin. O kabul ediyor. Sen kabul etmiyorsun" demesi üzerine Hayal, "Olabilir. Dava devam ediyor. Cinayette rolü olabilir. Ama ne olduğu belli değil" diye konuştu.

Becerik ile Osman Hayal arasındaki sorular ve cevapları şöyle devam etti:

Becerik: Yasin, Mc Donalds olayından sonra Hüseyin Özçiçek'in evinde kaldı. Özçiçek'i tanıyor musun?"

Hayal: Tanıyorum. Kapı komşumuz. Arkadaşım.

Becerik: Neden sizin arkadaşınızın evine gitti dayının değil?

Hayal: Bilmiyorum. Orada daha rahat edeceğini düşünmüştür. Çocukluktan beri tanıdığımız için gitmiştir.

Becerik: Yasin Hayal'in İstanbul'a geldiğinden haberin var mıydı?

Hayal: Evet vardı. Hüseyin arayıp söyledi. Ayağından yaralıydı. Birkaç gün iyi olmasını bekledim. Sonra teslim edecektim.

HAYAL, TUNCEL'İ YUMRUKLADI

Bu soruların ardından Hayal,, "Kardeşim burada bir komplonun içine düşürüldü. Ne zaman Erhan Tuncel'le tanıştı başına bunlar geldi" deyince Erhan Tuncel "Ne alakası var ya. Ben Yasin'i ne zaman tanıyorum?" diye tepki gösterdi. Osman Hayal ise, "Sen çözüleceksin merak etme" diyerek cevap verdi. Bunun üzerine Yasin Hayal, "Bırak kardeşim ya maaşı sen alıyorsun ben değil" diyerek Erhan Tuncel'e yumruk attı. Tuncel ile Hayal'in arka sırasında oturan tutuklu sanık Mustafa Öztürk ve jandarmalar hemen araya girerek Tuncel ve Hayal'i ayırdı. Mahkeme Başkanı Hayal'in duruşma salonunda çıkarılmasını istedi. Yasin Hayal salondan çıkarılırken Erhan Tuncel de Hayal'e "Bittin sen" diye bağırdı. Osman Hayal ve Erhan Tuncel arasındaki gerginlik devam edince ikisinin arasına jandarma erleri oturtuldu. Mahkeme Başkanı da Osman Hayal'i "Sen soruları dinle tahrik edici cevaplar verme" diye uyardı.

"BİLSEYDİM KARDEŞİM CİNAYETTE OLMAZDI"

Ardından Avukat Arzu Becerik sorularına devam etti. Becerik, "Biz de seninle aynı fikirdeyiz. Bir komplo var. Tanıktın sanık oldun. Nedir bu komplo?" dedi. Osman Hayal ise buna, "Kardeşim bu Erhan Tuncel'i ne zaman tanıdıysa bu olayların içine girmiştir. Kardeşim bu olaylara karışacak insan değildir. Bu Erhan Tuncel ne zaman mahalleye girdi, benim kardeşim cinayetin içine girdi" diye cevap verdi. Osman Hayal, Avukat Becerik'in "Sinan Raşitoğlu'nu tanır mısın?" sorusunu ise, "Benim mahalleden. Çocukluğumdan beri tanırım" diye yanıtladı. Becerik, "Peki onun istihbarat elemanı olduğunu ve Yasin Hayal'in İstanbul'da yakalanmasında rolü olduğunu biliyor musun?" diye sordu. Hayal, "İstihbarat elemanı olduğunu bilmiyordum. Geçenlerde basından öğrendim" dedi.

Ardından müdahil avukatlarından Güray Dağ "Hrant Dink cinayetini ne zaman öğrendiniz?" diye sordu. Hayal ise, kardeşinin gözaltına alındığı gün cinayeti öğrendiğini anlattı. Dağ'ın "Dink cinayetini hiç duydun mu?" sorusu üzerine ise Hayal, "Duymuş olsaydım zaten benim kardeşim bu cinayetin içinde olmayacaktı" dedi. Avukatın "Korktuğunuz için psikolojik tedavi aldığınız doğru mu?" sorusunu ise Hayal, "Psikolojim gerçekten bozuldu. Sırf kardeşimin bu duruma düşmesinden dolayı. Başka bir şey değil yani. Cinayetle hiçbir ilgim olmadığı için de çok rahatım. Hiçbir endişem yok" diye yanıtladı. Dağ, "Bir gizli sizi olay yerinde gördüğünü söylüyor" deyince Hayal, "Ben orada değilim. Gizli tanık oradaysa o benden daha şüpheli" diye konuştu. Arzu Becerik ise, "En azından o ağabeyine yardım yataklık yapmıyor" dedi. Hayal de, "Ben de yapmadım" diye yanıtladı.

AVUKATLA POLEMİK YAŞADI

Müdahil avukatlardan Kemal Aytaç, bir dönem fırında çalıştığını belirten tutuksuz sanık Osman Hayal'e fırıncılıkla ilgili sorular sormaya başladı. Bunun üzerine Hayal'in avukatı Fuat Turgut dosya ile ilgisi olmadığı gerekçesiyle itiraz etti. Sorularını sormaya devam eden avukat Aytaç'a Hayal de tepki göstererek , "Siz bana geçen celse yamak demiştiniz. Fırında yamak diye bir işçi sınıfı yoktur" dedi. Bu sırada Fuat Turgut, "Bir şey olmaz o da Ermeni yamağı" dedi. Aytaç ise, "Ben de fırıncılık yaptım. Yamaklık da yaptım, kötü bir şey değil" karşılığını verdi. Avukat Fuat Turgut ise Aytaç'a, "Sen olsan olsan Sarkisyan yamağı olursun" diyerek laf attı. Aytaç da mahkeme başkanına Turgut'un sürekli aynı tavır içinde olduğunu duruşmanın ciddiyetini bozduğunu belirterek uyarılmasını istedi. Müdahil avukatlardan Kezban Hatemi de söz alarak, "Fuat Turgut'un üslubuyla ilgili sürekli tartışma yaşıyoruz. Bu tavrını düzeltmezse biz de kendisi için 'Ergenekon sanığı' demeye başlayacağız" dedi. Bunun üzerine Turgut, "Ergenekon uydurmasında sanık olmaktan gurur duyuyorum. Açıklamamı savunmamda yapacağım" karşılığını verdi.

TUNCEL CİNAYETİ BİLDİRDİĞİNİ SÖYLEDİ

Mahkeme Başkanı, Başbakanlık Teftiş Kurulu'nda Erhan Tuncel'in ifadelerin yer aldığı bazı kısımların anlaşılmaması üzerine kendisine soru yönelteceğini söylemesi üzerine, Tuncel, "12 Nisan 2008 tarihinde bir ifade verdim. Ancak onu kabul etmiyorum. Avukat yoktu. Hazırladım. Burada ifademi okuyacağım" dedi. Mahkeme Başkanı önce soru soracağını söyleyince Tuncel, "Ben bu duruşma tahliye istiyorum. O yüzden de okumam gerekir" dedi.

"Samimi itiraflarda bulunacağım. Ben aylık olarak istihbarat raporlarını bildirdim. Hayal cezaevinden çıktıktan sonra Hrant Dink'i öldüreceğini söylüyordu. Cezaevine girmeden önce böyle birşey söylemeşti. Bunu da öldürülmeden 4-5 ay önce bildirmiştim. Hayal'in bunun için silah gibi maddi destek aradığını da emniyete bildirmiştim" şeklinde konuşan Erhan Tuncel'e ifadesinde bağlı bulunduğu istihbarat birimini, kendisiyle ilişkisini kesmedikleri takdirde Ankara'ya şikayet edeceğini söylediğini hatırlatan Mahkeme Başkanı "Neden onları şikayet edecektin?" diye sordu. Tuncel ise, "Okulum uzadı. Benim için iki seçenek vardı. Ya okula gidip bu işe devam edecektim. Ya da ilişkimi kesecektim. Bunu yapmayacaklarını söylediklerinde öyle dedim" diye konuştu. Mahkeme Başkanı'nın Erhan Tuncel'e Dost tarikatı cinayetinden yargılanan bir sanığın Mustafa Öztürk'ün evinde kaldığını ve bunun kim olduğunu sorması üzerine Tuncel, "İsminin ne olduğunu bilmiyorum. Ancak böyle istihbarat aldım ve bunu da bildirdim" dedi. Bunun üzerine Öztürk, "Trabzon ve Erzurum'un birbirine yakın olması nedeniyle birçok arkadaşım gelip bende kaldı. Bu arkadaşımın isminin ne olduğunu söylerse çok sevinirim. Erhan Tuncel herhalde o dönem paraya sıkışmış. Paraya ihtiyacı var ki bunu söylemiş" dedi. Erhan Tuncel ise, "Hakimim herkes bana saldırıyor. Ben istihbarat elemanı olarak çalıştığım dönemde para almadım. Bunu da açıklayacağım. Söz konusu kişinin adının ne olduğunu bilmiyorum" diye konuştu. Mahkeme Başkanı'nın Erhan Tuncel'e "İfadende Yasin Hayal'in Van ve Elazığ'da bulunduğunu söylemişsin. Kimlerle görüştü?" sorusu üzerine Tuncel, "Yasin Hayal sıkı bir şekilde takip ediliyordu. Bu durumu duyunca Muhittin Zenit'i aradım. Takip etmeyin. Görüşeceği kişi benim akrabam. Ben detayları öğrenirim dedim. Elazığ'da kaldığı bu kişiler ise amcamın oğlu Tunç ile Murat Ak'tı . Bu arada başka birileriyle görüşmüşse de onu bilmiyorum" dedi.

MİLLİYET