Üzerimizdeki giysilerin neredeyse tamamı plastikten yapılıyor, plastikler sayesinde hafifleyen otomobillerimiz ile artık daha az yakıt tüketiyor, çevreye daha az zarar veriyoruz, bindiğimiz uçaklar onlar sayesinde daha az küresel ısınma yaratıyor, yalıtım malzemeleri milyarlarca liralık ısıdan tasarruf sağlıyor, plastik borular sayesinde az gelişmiş ülkelerde insanlar temiz ve sağlıklı suya ulaşabiliyor. Peki tüm bunları yapabildiğimiz plastikler neden çevre ya da sağlık düşmanı ilan ediliyor.

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı"nın (PAGEV) plastik borularla ilgili yayınladığı rapor, plastiklerin önemini bir kez daha hatırlattı. Özellikle içme suyumuzu sağlıkla evimize ulaştıran, sudan kaynaklanan her türlü aşınmaya, pasa karşı dirençli olan plastik borular, Avrupa"da da baş tacı ediliyor. İnsan sağlığının, titizlikle yürütülen bilimsel araştırmalar ile korunduğu, düzenlemelerin buna göre yapıldığı Avrupa"da, plastik boruların kullanım oranı neredeyse yüzde 100"e ulaştı. Türkiye"deki durum konusunda bu kadar net rakamlar olmamakla birlikte, özellikle altyapı yenileme çalışmaları sırasında plastik boruların faydalarının göz önünde bulundurulması ve eski usul boruların eksi ve artılarının iyi analiz edilmesi, halk sağlığı açısından büyük önem taşıyor.

Giderek azalan su kaynaklarının verimli kullanımı, suyun sağlıklı ve etkin bir şekilde dağıtılması için en iyi çözümü sunan plastik borular, Avrupa pazarının tamamını ele geçirmiş durumda. Gelişmiş ülkelerde kullanılan plastik boruların toplam plastik borulara oranı yüzde 95"e ulaştı. Dünyada da plastik boru kullanımı her geçen gün artıyor ve pazar hızla büyüyor. Avrupa"da rakiplerini geride bırakan plastik boruların, Türkiye"deki kullanımında da artış var. Tam yarım asırlık tarihi olan plastik borular, sahip oldukları avantajlar sayesinde sadece içme suyu şebekelerinde değil doğal gaz şebekelerinden kanalizasyon sistemlerine, tarımsal sulamadan ısıtma sistemlerine kadar pek çok alanda ilk tercih oluyor ve güvenle kullanılıyor.

PAGEV"in plastik boru pazarına yönelik hazırladığı rapora göre, dünyada 55 yıldır var olan plastik borular, içme suyunun en sağlıklı alternatifi olmasının yanında birçok özelliği daha var. Uygulandıktan sonra neredeyse hiç bakım gerektirmiyor ve yaklaşık 35 yıllık kullanım ömrüne sahip. Geleneksel yapı malzemelerinden yapılan borulardan en az 10 kat daha hafif. Bu nedenle taşınması ve ihracatı daha kolay… Ayrıca esnek ve dayanıklı olduğu için depreme çok daha fazla dayanıklı.

Ülkemizde, 1970"li yıllarda sulama borularıyla başlayan plastik boru macerası, 1995 yılından bu yana konut tesisatlarında çelik boruların yerini alarak devam ediyor. 2000"li yıllarla birlikte ise altyapı çalışmalarında beton borunun, sıhhi tesisatlarda ise galvaniz borunun yerine kullanılıyor. 2010 yılı itibariyle ülkemizdeki plastik boru üretim kapasitesinin yaklaşık 1 milyon ton olduğu tahmin ediliyor. Geçtiğimiz yıl yüzde 15 artan plastik boru üretimi 660 bin tona ulaştı. Plastik boruların ana hammaddesi olan PVC ve PP üretiminde ise sektör yetersiz durumda… 2010 yılında plastik boru üretiminde kullanılan PVC"nin yüzde 83"ü, PP"nin de yüzde 92"si ithal edildi.

Ülkemizin plastik boru ithalatı son üç yılda giderek azalıyor. 2010 yılında bir önceki yıla kıyasla miktar bazında yüzde 23, değer bazında yüzde 13 geriledi. Toplam plastik boru ithalatının yüzde 40"ı sırasıyla Almanya, İtalya ve Fransa"dan yapıldı. Plastik boru ihracatı ise 2010 yılında 2009 yılına göre miktar bazında yüzde 39, değer bazında yüzde 38 geriledi. Özbekistan, Pakistan ve Moldova ihracattaki ilk üç oldu.

PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Uysal, Türkiye"de plastik boru pazarının büyüdüğünü, özellikle büyük ihracatçı firmaların dünya standartlarında üretim yaptıklarını belirterek, plastik boruların pek çok avantaj sağladığını dile getirdi. Uysal, suyun yarattığı korozyon etkisini ortadan kaldıran, dış etkenlere daha dayanıklı polietilen plastik boruların, özellikle içme suyu şebekesinde kullanılabilecek en sağlıklı seçeneklerden biri olduğunu söyledi.