Galatasaray Kulübü eski Başkanı Özhan Canaydın, evinin kapılarını Fanatik Gazetesi'ne açtı.

* “Şu anda çok mutluyum. Hem şampiyonuz, hem de Altınoluk"ta dinleniyorum. Burası oksijen yönünden dünyanın sayılı yerlerinden birisi. Sezon başı Altınoluk"a geldiğimde fotoğrafımı çekiyorum, 15 gün sonra tekrar çekiyorum, aradaki muazzam fark belli oluyor. Sanki estetik ameliyat olmuş gibi suratımda pozitif etkiler görüyorum. Kendimle ilgileniyorum, sarı-kırmızı çiçekler dikiyorum, bisiklete biniyorum. Yani burada sağlığımı buluyorum.”

"Yetki veririm, ama takip ederim"
*“Dönemimde yüzyılın 2 şampiyonluğunu yaşadım. 2006"daki mucize şampiyonlukla Fenerbahçe"nin üst üste gelebilecek 3. şampiyonluğuna mani olduk. Ancak bu sezon kazanılan şampiyonluk da bana göre çok değerli. Bu kulüp, geçiş dönemindeki sezonunda bile şampiyon futbol takımı çıkarabildi. 2007"de son 6 haftada kaçırdığımız şampiyonluğa ise çok üzüldüm. Yeni bir seri yakalayarak üst üste 4 şampiyonluğumuzu daha da ileriye taşıyabilirdik.”

* “Ben başkan olduğum zaman, TMSF neredeyse Galatasaray"a el koyuyordu. Aynı İstanbulspor gibi. Ancak TMSF ile uzlaşma yolunu bulduk. 100 milyon dolar olan borcumuzdan faizlerin haricinde anlaşarak borcun neredeyse yüzde 50"sini nakit ödeyerek kulübü büyük bir kaostan kurtardık. Özhan Canaydın yetki vermez, diyorlar. Bu gerçek değil. Çok yetki veririm, ama sonuna kadar takip ederim. Yapılan hataya da anında müdahale ederim. Hep full-time çalıştım.”

* “Son seçime girseydim, silme oyları alırdım. Bıraktıktan sonra çok duygulu anlar yaşadım. Camianın ileri gelenleri, devletin tüm makamları, amatör branşların tamamı, Kulüpler Birliği kalmam için çok uğraştı. Ama ben zirvedeyken bıraktım. Galatasaray"a bir borcum vardı, ödedim. Sporculuktan geliyorum, Hakan Şükür"ün yerinde olsam futbolu en tepedeyken bırakırım.”

"İnsanın biraz utanması olur"
* “Kalli için Adnan Polat tam yetkiliydi. Günahları da, sevapları da ona aittir. Kalli"nin kaçıp gitmesi, Polat"a yapılmış bir ihanettir. Galatasaray başkanı futbolcularıyla istediği zaman konuşur. Sonradan öğrendim, benim de futbolcularımla yaptığım toplantıya içerlemiş ve hastalığım sırasında futbolcuların beni ziyaret etme isteklerine engel olmuş. Polat, 73 yaşındaki bir insanı Galatasaray gibi bir devin hocası yaptı. Sonra ipler kopunca Kalli ile muhattap bile olmadım. 5-1"lik Leverkusen mağlubiyetinden sonra hiç bir şey yokmuş gibi karısıyla gülüp, eğleniyordu. İnsanın biraz utanması olur.”

* “Kendi kampa gelmezdi, ancak Hakan kızını, Lincoln de kuzenlerini kampta gördü diye bu iki futbolcuyu kadro dışı bıraktı. Lincoln"ü hiç bir zaman istemedi. O daha çok, doğru ya da yanlış, savaşan bir futbolcu istiyordu. Ama bize de 10 numara lazımdı. Sabri, Hasan Şaş, Hakan Şükür ve futbol direktörü Mustafa Turgun"un hemen gönderilmesini istedi. Ancak biz izin vermedik. Takıma monte ettiği Barış ve Serkan"dan başka bir faydası olmadı. İlk 10 maç kadar iyiydi, ancak sonra sapıttı. İsmael Bouzid de onun transferiydi.”

"İnternette yazılanlara üzüldüm"
* “Galatasaray markası Türk Spor Tarihinde bir numaradır. Galatasaray"ı hiç bilmeyen, Sami Yen"e hiç gelmeyen, Galatasaray"ın maçını hiç seyretmemiş olan taraftarların internet sitelerinde yazdıkları, ikinci önemli üzüntüm olmuştur. Her liraya ihtiyacımız olduğu dönemlerde 500 bin dolar küfür cezası ödedik. “

* “Şu anda Galatasaray"ın başkanı olsaydım, İspanya"nın Bask Bölgesi teknik direktörlerinden Fernandez"i takımın başına getirebilmek için çalışırdım. Geçtiğimiz yıllarda da bu hocayı istemiş, ancak anlaşamamıştık. Karakteri ve agresif yapısıyla hem takımı, hem de taraftarı ateşler.”

"Kaptanlardan hep teşekkür aldım"
* “Hiç bir zaman futbolcuları hedef gösterip, suçu onlara yıkmadım. Hep arkalarında durdum, hepsinden de saygı ve sevgi gördüm. Sezon içinde çektiğimiz parasal sıkıntıları mutlaka sezon sonunda kapatarak her zaman kaptanlarımızdan teşekkür mektubu aldım. Her zaman maça gittim, bundan sonra da gideceğim. İlk günden bu yana Ali Sami Yen"de locam var. Maçlara ya sağlık ya da seyirciyi protesto etmek için gitmemişimdir. “

* “Adnan Polat, eski başkan ve hocaları kucakladı. Biz de o şekilde davranıyorduk. Başkan bunu devam ettiriyor. Daha iyi günler görebilmek için umut verici. Ben de başkanlığım dönemimde her hafta 20 farklı kişi ile toplanarak "Galatasaray için daha iyi ne yapabiliriz?" diye fikir alış-verişinde bulunuyorduk.

Fanatik