Yüksel Yalova’nın; ADÜ’ye dekan olarak atanmasından dolayı,
Aydın yerel basını başta olmak üzere sosyal medyada,
Çeşitli yorumlar yapılmakta.
Dost ve yakın arkadaşları ise, şehrimiz için şimdiden büyük beklentiler içeresine girmiş durumda.
57. Hükümet dönemindeki bakanımızla, kişisel bir tanışmamız olmadığından bu yorumlara benzer yorumlar yapmayacağım.
Sadece 28 Şubat sürecinde, çalıştığım kurumun yaptıracağı okulun temel atma töreninde ayaküstü yapmış olduğum konuşmamızdan çıkardığım izlenimimi objektif şekilde aktaracağım.
28 ŞUBAT 1997 CUMA,
BİN YIL SÜRMESİNİ BEKLEDİKLERİ 28.ŞUBAT KARARLARININ ALINDIĞI KARAGÜN.
ELLERİNDEKİ SİLAH GÜCÜ İLE KARARI ALANLARIN VE SİYASETE UYGULAMASI İÇİN DİKTE ETTİRENLERİN DEYİMİ İLE TOPYEKÜN BİR ŞAVAŞIN BAŞLANGICI.
KİME KARŞI?
-Milli iradeye,
-Yerli ve milli sermayeye,
-Anadolu'nun muhafazakâr halkına,
-Başörtülü kızlara, kadınlara,
-İmam hatiplilere,
-Namaz kılan, oruç tutan, hacca giden devlet görevlilerine,
28.Şubat cuntası, fişlemeler ve uygulamaların başlaması için BATI ÇALIŞMA GRUBUNU KURUYOR.
Uygulamaları başlatmayan REFAH YOL HÜKÜMETİ devriliyor.
Yerine uygulamaları gönüllü olarak yürüteceklerini açıklayan,
-55.ANASOL,
-56 ve 57. ECEVİT hükümetleri kuruluyor.
Her alanda topyekûn savaş başlıyor,
1-2 yıl içinde omurgasız SİYASİ MÜNAFIKLAR ortaya çıkarılıyor.
Bunlardan bir şey olmaz, diye dokunulmuyor.
1999 gelindiğinde, dik durabilen ONURLU İNSANLAR üzerinde baskılar artıyor.
PETKİM;
Türkiye'nin en önemli sanayi kuruluşların başında,
Genel Müdürlük, fabrikalar ve bine yaklaşan lojmanı ile
İZMİR-ALİAĞA'da.
O yıllarda Özelleştirme İdaresi Başkanlığına bağlı,
İlgili bakan, Devlet Bakanı YÜKSEL YALOVA
Dış Satın Alma Müdür yardımcısı olarak görev yapmaktayım.
1997 yılında başlayan 28 Şubat zulmüne karşı 2yıldır direnmekteyiz,
Siyasi münafık olmadığımızı anlayarak,
Yatay olarak başka bir üniteye gönderiliyorum,
Akıllarınca pasifize etmeye çalışıyorlar.
SİYASİ MÜNAFIK OLMAMAK diyorum,
Çünkü
Normalleşme sürecinde, haklarımızda fişleme yapan askeri yetkililerden biri,
FİŞLERİN NASIL HAZIRLANDIĞINI VE KİŞİSEL FİŞİMDE YAZILANLARI OKUYUNCA,
Binlerce şükrettim.
İnşallah, mükâfatını öbür dünyada görürüz.
Neyse,
Sinmedik, korkmadık, mücadeleye devam ettik.
Uygulamaların insan hakları, ibadet özgürlüğüne aykırı olduğu konusunda,
PETKİM GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜ
Resmi dilekçe bombardımanına tuttum.
En sonunda,
GENEL MÜDÜRDEN,
Yazıya dökemem ama
Yapılan uygulama, batı çalışma grubunun,
Bakanlığa gönderdiği ve bakanlığımızın bize verdiği emir üzerine yapılmıştır.
Cevabını aldım.
BU CEVAP ÜZERİNE,
BAKANIMIZA ULAŞMAYA ÇALIŞTIM.
UZUN UĞRAŞLAR SONUCU,
PETKİMİN YAMANLARDA YAPTIRACAĞI,
İLKÖĞRETİM OKULUNUN TEMEL ATMA TÖRENİNDE,
ZORLADA OLSA, AYDININ ENİŞTESİ OLMAM HASABİ İLE
ÇOK KISA GÖRÜŞME İMKÂNIM OLDU.
Beklentim, asla durumun düzeltilmesi değildi,
28 ŞUBAT’IN GÖNÜLLÜ UYGULAYICISI OLDUKLARINI KAMUOYUNA AÇILAYAN BİR HÜKÜMETİN,
BİR BAKANINDAN, ZATEN BEKLENTİM OLAMAZDI.
BİR HUKUKCU BAKANA,
İNSANLARI İNANÇLARINDAN ÖTÜRÜ FİŞLEMENİN,
BU FİŞLERİ UYGULAMAYA KOYMANIN,
İNSAN HAKLARI VE HUKUKA AYKIRI OLDUĞUNU VE ONURLU BİR İNSANIN BUNA ASLA BOYUN EGEMEYECEĞİ GERÇEĞİNİ SÖYLEMEKTİ.
Bakanın yanındaki genel müdürün,
Bu cesareti nerden alıyorsun, çıkışına karşın,
İnancımdan, benim peygamberim,
Haksızlık karşısında susan, dilsiz şeytandır hadisi ile
Hazreti alinin,
Hakkını savunmayan; hem hakkını, hem de şerefini kaybeder
Sözünden diyerek, amacıma ulaşmıştım.
Ancak, 28 Şubat cuntasının uygulamalarına,
Bazı siyasilerin inanarak veya zorlama ile karşı olmadıklarını anlamış oldum.
2002 süreci ile
28 Şubat süreci bin yıl sonra değil,
5 yıl sonra bitti.
Ancak toplumun belleğinde asla silinmeyecek yaralar ve izler bırakarak.
28 Şubatın asker ayağı hak ettikleri cezayı geçte olsa aldılar.
Rütbeleri söküldü, adalet yerini buldu.
Hiç kimse yaşlı ve hasta diye timsah gözyaşı dökmesin.
Marmaris ve Bodrum’da güneşlenirken sapasağlamdılar. Cezası kesinleştiği 1 gün içinde hastalanıp yaşlandılar.
Asıl mesele, cuntanın diğer ayakları,
Siyasi, iş adamı, hele hele tetikçisi medya ayağına,
Niçin hiç dokunulmadı?
Bunun cevabını kim verecek?
