Marmara Üniversitesi’nden bir ilk: Engelleri Aşanlar Ödül Töreni Marmara Üniversitesi’nden bir ilk: Engelleri Aşanlar Ödül Töreni
Narin Güran cinayeti davasının 2. gününde tanıklar dinlendi. Cuma günü yapılan duruşmaya, bir sanığın tanıklık yapmaktan vazgeçmesi, babanın bütün sanıkları suçlaması ve bir tanığın da Narin'in cesedinin bulunduğu gün köydeki kadınların kavga ettiğini doğrulaması damga vurdu. Ayrıca Narin’in yengesi Maşallah Güran, Salim Güran’ın eşi Melek Güran ve kuzen ilk ifadelerini değiştirdi. Daha önce amca Salim Güran’ın yönlendirmesiyle Narin’i gördükleri saati yanlış verdiklerini anlatan 2 kuzen, hâkim karşısında “Biz öyle demedik, baskı altındaydık” dedi.

Narin Güran cinayetine ilişkin davanın 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmasının ilk gününde katil zanlıları amca Salim Güran, anne Yüksel Güran, abi Enes Güran ile cesedi saklayan sıvacı Nevzat Bahtiyar ifade vermişti. Baba Arif Güran ile Nevzat Bahtiyar’ın eşi Gazal Bahtiyar da tanık olarak dinlenmişti. Yine amca Salim’i suçlayan Nevzat Bahtiyar dahil tüm sanıklar ve tanıklar, hep yaptıkları gibi onlarca defa ‘Görmedik, bilmiyoruz, hatırlamıyoruz” demişti.

‘112’Yİ BEN ARADIM’

Dün de ilk olarak Narin’in şehir dışında olan büyük abisi Baran Güran dinlendi. Baran Güran, sorulara “8 sıralarında kardeşim Muhammed arayıp haber verdi. Sonra 112’yi aradım. Ondan sonra su kanalına yöneldik. Gizli bir toplantı olsaydı, köyde mi yapılırdı? Gizli bir yerde yapılırdı. Kadınların kavgasında orada değildim. Konu Narin olduğu için en ufak bir şeyde herkes birbirine parlıyordu. Eğer bir şey bilselerdi, söylerlerdi. Olay günü bazı kişiler köye bir araba geldiğini söylediler. Kaçırılmış olduğunu düşündük. Çaresizlikten şeyhlere sarıldılar. Narin’in yaşadığına dair bize ümit verdiler” diye cevap verdi.

ENES’E ‘DİK DUR’ DEDİM

Kardeşi Enes Güran ile cezaevinde yaptığı konuşmanın hatırlatılması üzerine Baran Güran, “18 yaşında, kendini savunacak durumda değil. ‘Orada dik dur’ dedim. Kardeşim cezaevinde, tabii ki sahip çıkacağız. Yalnız mı bırakacağız?” yanıtını verdi.

NEVZAT’I SUÇLADI

Baran Güran sorulan soruları da “Bence kardeşim tepeye çıktığı zaman bu pislik tarafından kaçırıldı. Benim ailem hayatı boyunca karakolda ifade veren bir aile değil. Bu kadar çelişki olması gayet normal bir şey. Köyde kavga etmeyen tek kişi Enes’tir. O çocuktur. ‘En son Narin’i ben öptüm, DNA’da ben de mi çıkarım’ diye korkmuştur. Ben de kafamı duvara vurdum, telefonu duvara vurdum biliyor musunuz? Hayır, çünkü rapora geçmez bu. Bir insan cinayet işlerse korkmaz mı? Her zaman babamın yanına geliyordu. Bence Nevzat yalan söylüyor. Enes orada Salim’i ya da Nevzat’ı görseydi, silah olmasa bıçakla onları doğrardı” diye cevapladı.

‘YANLIŞ ANLAŞILDIM’

Duruşmada 18 yaşından küçük olan tanıklar, adliyedeki Adli Gözlem Odası’nda Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile pedagog eşliğinde ifade verdi. Daha önce Narin’i öldürüldüğü saatten çok sonra gördüğünü söyleyen ve bu ifadeyi amcası Salim Güran’ın yönlendirmesiyle verdiğini anlatan Hüseyin ve Maşallah Güran’ın kızı M.G., bu kez çark etti; “Salim Güran bizi tehdit etmedi. ‘Allah rızası için ne biliyorsanız onu söyleyin’ dedi. Tam olarak saat söylemedi, ‘Ne gördüyseniz onu anlatın’ dedi” diye konuştu. Ablası Birsen Güran da daha önceki ifadesini yalanladı: “Savcılıkta verdiğim ‘Salim bizi yönlendirdi’ dediğim şeyleri söylemedim, yanlış anladım. İfademi bana okutmadan imzalattılar.Salim ağabey beni yönlendirmedi. Kendimi yanlış ifade ettiğim için, ilk mahkemede öğrendim onu. 14.40’ta Narin bize geldi. Annem halamla konuşuyordu. Mahalledekiler, Narin’i ‘18’de gördük’ dedikleri için 17.40’ta Narin’i gördüğümü söyledim. Salim ağabey karşılaştığımda bana ‘Birsen hangi saatte gördüysen söyle ki devletimiz bir an önce bulsun Narin’i’ dedi. O günden sonra hiç Salim ağabeyi görmedim.”

BABA DURUŞMADA FENALAŞTI: ‘YETER ANLATMA ARTIK BUNLARI’

'Ağabey Baran Güran ifade verirken, eski Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren “Adli Tıp’ta sana teşhis yaptıracaklardı, ‘Baran görme’ dedim. O kızın otopsisindeyken 3 gün boyunca kokusu üstümdeydi. Ömür boyu o kokuyu unutmayacağım. Baran, her gün öpüp kokladığı kız kardeşinin cesedinin kokusu üstüne sinecekti” dedi. Bunun üzerine baba Arif Güran, Eren’e “Yeter bu detayları anlatma. Benim ömrüm, hayatım kızımdır. Neyin peşindesin? Ne yapmaya çalışıyorsun?” diye bağırıp fenalaştı. Hemen salondan çıkarılan Arif Güran hastaneye kaldırıldı. Baba Güra’ın durumunun iyi olduğu açıklandı.

KİM NE DEDİ?

‘TERLİĞİ BEN BULMADIM’

Narin’in amcasının oğlu Osman Güran: “Muhammed (diğer kuzen) yol üzerinde terliği gördü. Yaşlılar yukarıdayken kolluk, ‘Evden çıkın, sadece aile kalsın’ demiş. O esnada yaşlıları arabaya alıp aşağı götürdüğünde terliği unuttuğunu söyledi. Ben de o esnada terliği jandarmaya götürdüm.”

‘KARGAŞA VARDI UNUTTUM’

Narin’in dayısının oğlu Muhammed Kaya: “Markete giderken terliği gördüm. Dönüşte aldım. Ne olur ne olmaz, yengeme gösteririm diye. Eve gittik, herkes bağırıyordu. Ben de komutana, ‘Siz bağırmayın, ben herkesi çıkarırım’ dedim. Kargaşa vardı, unuttum terliği. (Bu sırada söz alan anne Yüksel Güran “Terlik bana geldi. Ben ilk başta sevindim sonra numarası farklı çıktı” dedi.)

‘BEN ÖYLE DEMEDİM’

Narin’in yengesi Maşallah Güran: “Hangi şerefsizler sana kıydı diye ortaya söyledim. O sırada kızım bayıldı. ‘Herkes her şeyi biliyor’ diye bir cümle kullanmadım. Benim ağzımı kapatan da kimse olmadı. Narin o gün 14.00 gibi geldi. Bizim kızları sordu. Kızlarımız evde olmadığı için camiye koşarak gitti. 17.40’ta diğer kızım Mina geldi. Salim bize, ‘Hangi saatte gördüyseniz o saatte söyleyin’ dedi. Salim’de şüpheli bir şey görmedim. Kızım Birsen bana, ‘Salim bize 17.40’ta Narin’i gördüğünüzü söyleyin yoksa sıkıntı çıkar’ diye bir cümle söyledi demedi. Enes’in öldüreceğine inanmam.”

EŞİMDEN ŞÜPHELENMEDİM

Salim Güran’ın eşi Melek Güran: “Enes o gün bize gelmedi. Kızlarım da evdeydi. Ben de çıkmadım. Eşimin yönlendirmelerine şahit olmadım. Bir hafta boyunca eşim sürekli aramalardaydı. Nevzat ile eşimin arası araba meselesi nedeniyle kötüydü. Bu süre zarfında Salim’den şüphelenmedim. Olay günü Nevzat’ı görmedim. Yüksel bize geldi, düğünden bahsediyordu. Benim telefonum yok. Eltilerimle Salim’in telefonundan ben konuşuyordum. Narin’i cesedi kim götürmüşse o öldürmüştür. Narin 16 Temmuz’da Salim’in kullandığı araca bindi. Nişan vardı, düğüne gittik. Narin’i o öldürmüş olamaz.” Melek Güran daha önceki ifadesinde, “Narin’in kaybolduğu gün araç eşimdeydi. Narin 8 yaşında olduğundan ve araba süremeyeceğinden eşimden şüphelendim. Başka şüphelendiğim kimse yok” demişti.

Avukat Canan Atabay da Melek Güran’a, eşi Salim Güran’ın önceki günkü duruşmada eskortlarla görüştüğünü dile getirdiğini hatırlatarak “Eşinizin telefonu şifreli miydi ve sizi aldattığını düşünüyor musunuz?” sorusunu yöneltti. Güran, “Eşimin telefonu şifreli değildi. Eşim kesinlikle beni aldatmaz, hiçbir zaman da aldatmadı” beyanında bulundu.

İFADELER ÇELİŞMEYE BAŞLADI

Dünkü duruşmada, iddianame ve ilk ifadelerden farklı olarak, itirafçı Nevzat Bahtiyar'ın açıklamaları öne çıktı. Narin'in cesedini sanık Amca Arif Güran'ın isteği üzerine dere kenarına götürdüğünü iddia eden Bahtiyar, ilk duruşmada şöyle konuştu:

"Salim bana ‘Narin’i götür bir yere at’ dedi. ‘Parça parça halinde suya at kimse görmesin’ dedi. Beni tehdit ettikten sonra yapmak zorunda kaldım. ‘Oğlun Muhammed’in kafasına sıkarım, sonra senin kafana sıkarım’ dedi. Battaniyeyi Salim getirdi. Evden dışarı çıktı, battaniyeyi getirdi. Narin yerde yatıyordu.

Battaniyeye sardıktan sonra benim evin ahırına getirdim. O sırada kimseyi görmedim. Sonra kırmızı arabama götürdüm. Narin’i arabaya koyduğumda yukarıya baktım, Yüksel ağlıyordu. Narin'i battaniyeye sardıktan sonra ben aşağı indim. Salim arabasıyla aşağı doğru geldi. Ben ilk olarak ahıra gittim. Orada torbaya koydum. Narin’in üzerinde siyah tişört vardı. Çantasını hatırlamıyorum. Battaniyeyi, Salim Güran geldi, benden aldı. Eşim ve annem evdeydi, dışarıda değildi."

İLK DURUŞMADA NE OLMUŞTU?

Narin'in annesi Yüksel Güran'ın kızının ölümünü izlerken kızı için değil oğlu Enes'i kurtarmak için ağladığı iddiası da seslendirildi.

İtirafçı Nevzat Bahtiyar, "Salim Güran cesedi parçalamamı istedi ama vicdanım el vermedi. Büyük ihtimalle Narin'i boğarak öldürdüler. Anne Yüksel Güran, Narin'in ölümünden sonra oğlu Enes'i kurtarmak için ağlıyordu." dedi.

Hakim, zamanlamada tutarsızlık olduğunu belirterek, "15.08 sen Salim ile buluşuyorsun. 15.15'te Narin geliyor. 15.08'de senin yanında ise Yüksel Güran ile nasıl ilişkiye giriyor? Zaman tutmuyor." ifadelerini kullandı, çelişkiyi sordu.

Bunun üzerine Bahtiyar ise, "Ben Salim'i sadece evimin bahçesinde sulama yaparken 10-15 dakika sonra yukarıdan gelirken gördüm. Salim ile eve girdiğinde bana sadece Narin'i kaybet dedi" iddiasını aktardı. Hakim eksik bölümleri tamamlamasını isterken Bahtiyar, "Salim bana dereye parça parça at dedi." diyerek konuştu.

TUTUKLU ŞÜPHELİ 15 YAŞINDAKİ R.A. TANIKLIK YAPMAK İSTEMEDİ

Amca Salim Güran'ın işçisi tutuklu şüpheli 15 yaşındaki R.A, tanık olarak dinlenmek için duruşma salonuna alındı.

Mahkeme başkanının "Tanıklık yapmama hakkına sahip" olduğunu hatırlatması üzerine R.A, "Tanıklık yapmak istemiyorum." dedi ve salondan çıkarıldı.

Öte yandan duruşmada rahatsızlanan baba Arif Güran'ın ambulansla kaldırıldığı Dicle Üniversitesi (DÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi'ndeki tedavisi sürüyor.

HAKİM ÇELİŞKİLERİ UNUTMADI

Duruşmada daha sonra ağabey Enes Güran’ın savunmasına geçildi.

Mahkeme başkanı Enes Güran’a, “Salim Güran birini öldürme potansiyeline sahip mi?” diye sordu.

Ağabey, “Bilmiyorum.” yanıtını verdi.

Hakim bu kez “Nevzat Bahtiyar öldürebilir mi?” diye sordu.

Enes Güran, “Bu araba meselesinden sonra öyle düşündük.” yanıtını verdi.

“HİÇBİR ŞEY HATIRLAMIYORUM”

Duruşmada eski Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, ifadesi süren Enes Güran’a ilk ifadesinin ne zaman alındığını, gözündeki morluğu sordu.

Enes Güran, şu yanıtı verdi:

“İlk ifadem Tavşantepe’de alındı. İlk ifademde de belirttiğim gibi hiçbir şeyi hatırlamıyorum. Gözümdeki morluk, mısır tarlasında oldu. 1’inci günün gecesi ‘Narin hastanede’ diye telefon geldi. Babam ve ağabeyimin ağlaması ve amcamın oğlunun kavgası sonucu yüzüme vurdum.”

Enes Güran ise "Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına verdiğim ifadeleri işkenceden dolayı kabul etmiyorum. Kendimde değildim." dedi.

Nahit Eren'in Narin kaybolduğu gün Salim Güran ile görüşüp görüşmediğini sorması üzerine Enes Güran, Narin'in kaybolduğu gün amcası Salim ile hiç görüşmediğini, telefon görüşmesi de yapmadığını ileri sürdü.

Nahit Eren'in, cezaevindeyken Narin Güran ile ilgili Adli Tıp Kurumu raporunu neden merak ettiği yönündeki sorusunu Güran, "Narin diş fırçamı kullanmıştı. Ben de onun açığa çıkmasını istiyordum. İlk defa karakol ve cezaevini gördüm. Suçun üzerimde kalmasını istemiyordum." yanıtını verdi.

ANNEYE ZOR SORULAR

İlk duruşmada, sanıkların önemli çelişkiler sergilediği görüldü. Annenin ilk açıklamalarıyla sonraki açıklamaları arasındaki farklılıklar mahkemenin de dikkatini çekti. Mahkeme Başkanının “Siz televizyonda ‘Kim öldürmüşse gelsin, bir yere koysun cesedini bıraksın’ demişsiniz. 28 Ağustos’ta saat 19.00'da Enes ile Yüksel’in dizine vurarak geldiği, ‘Kim kızımı öldürdüyse getirin, en azından mezarı olsun’ dediğiniz söylendi” sorusuna Yüksel Güran, “Hayır, yalan yemin ediyorum ki öyle bir şey demedim” dedi.

“Narini sen öldürmedin mi?” sorusuna, “Hayır, yemin ederim öldürmedim” dedi. “Salim mi öldürdü?” sorusuna da “Hayır” yanıtını verdi. “Nevzat mı öldürdü?” sorusuna, “İşte ortadadır. Salim mi kim öldürdüyse Allah belasını versin” yanıtını verdi. “Oğlun Enes mi öldürdü?” sorusuna da “Hayır. Oğlum Enes öldürseydi, kendi ellerimle teslim ederdim” yanıtını verdi.