Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Genel Kurulu’nda 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’nin sunumunu gerçekleştirirken, bütçeyi "tam anlamıyla bir istikrar ve refah bütçesi" olarak nitelendirdi.

Muhalefetin eleştirilerine rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sunuma katılmaması dikkat çekerken, kürsüye çıkan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, iyimser bir tablo çizdi. Halkın yüksek enflasyonla mücadele ettiği bir dönemde konuşan Yılmaz, Türkiye'nin artık "yüksek gelirli ülkeler ligine" girmeye hazırlandığını iddia etti.

Büyüme iddiaları

Yılmaz, Türkiye’nin son 23 yılda büyük bir kalkınma hamlesi yaptığını savunarak, kişi başına düşen millî gelirin yıl sonunda 17.748 dolara ulaşacağını öne sürdü. Bu durumu "Sadece rakamsal bir geçiş değil, niteliksel bir değişimin başlangıcı" olarak tanımladı.

Bakan Şimşek enflasyon rakamlarından çok memnun
Bakan Şimşek enflasyon rakamlarından çok memnun
İçeriği Görüntüle

Ancak iktidarın genel "büyüme" söylemlerinin aksine, gıda enflasyonunun devam etmesi üzerine Yılmaz, tarım sektöründeki kötü performansı iklimsel koşullara bağladı. Sanayi ve hizmet sektörlerindeki büyümeyle övünen Yılmaz, tarımdaki daralmayı gizleyemedi ve "Ne yazık ki bu yıl hem don hem zirai kuraklık yaşadığımız bir yıl oldu. Bunların etkisiyle tarım sektöründe ise negatif %12,7 büyüme görmüş durumdayız" dedi. Çiftçinin ezildiği bu dönemdeki devasa küçülme, gıda fiyatlarındaki artışın temel nedenlerinden biri olarak görüldü.

Enflasyon hedefi ertelendi

Enflasyonla mücadele konusunda ise iktidar yine "sabır" istedi. Dezenflasyon sürecinin kararlılıkla sürdüğünü savunan Yılmaz, hedefleri şöyle sıraladı:

  • 2026 yılında enflasyonun %20’nin altındaki bir seviyeye inmesi.

  • Fiyatlama davranışlarında yapışkanlığın kalıcı olarak kırılması.

  • 2027 yılında enflasyonun tekrar tek haneli seviyelere düşürülmesi.

Erdoğan Meclis'e gelmedi

Bütçe görüşmelerinin usul açısından en çok eleştirilen konularından biri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sunumu yapmaması oldu. Muhalefetin "Bütçeyi Cumhurbaşkanı sunmalı" çağrılarına rağmen Erdoğan, bu yıl da Genel Kurul'a gelmeyerek sunumu yardımcısı Cevdet Yılmaz'a bıraktı. Yılmaz, bu bütçenin AK Parti hükümetlerinin 24., Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ise 8. bütçesi olduğunu hatırlattı.

Konuşmasında küresel belirsizliklere de değinen Yılmaz, dünya ekonomisinin ağırlık merkezinin Asya-Pasifik'e kaydığını belirtti. ABD’nin gümrük tarifeleri ve jeopolitik gerilimlerin ticareti baskıladığını kaydeden Yılmaz, Türkiye'nin bu sürece hazırlıklı olduğunu savundu. Eski "dış güçler" söyleminin yerini "jeostratejik rekabet" ifadesine bıraktığı görüldü.

Yılmaz, "2026 yılı, Orta Vadeli Programımızın en kritik yılıdır. Çünkü 2026, hem attığımız adımların sonuçlarının görünür hâle geleceği hem de reformlarımızın meyve vereceği eşik bir yıl olacaktır," diyerek vatandaşa 2026 yılını işaret etti.

Cevdet Yılmaz, bütçe gerçekleşmeleri ve tahminleri hakkında detaylı bilgiler sundu:

  • 2024 Yılı Gerçekleşmeleri: Bütçe giderleri 10 trilyon 781 milyar TL, gelirleri 8 trilyon 673 milyar TL ve bütçe açığı 2 trilyon 108 milyar TL olarak gerçekleşti. Faiz dışı açık 837 milyar TL oldu. Bütçe açığının millî gelire oranı ise deprem harcamaları hariç tutulduğunda %3 olarak belirlendi. Faiz giderlerinin millî gelire oranı ise %2,7 seviyesinde gerçekleşti.

  • 2025 Yılı Tahminleri: Giderlerin 14 trilyon 674 milyar TL, gelirlerin 12 trilyon 466 milyar TL ve bütçe açığının 2 trilyon 208 milyar TL olacağı tahmin ediliyor. Bütçe açığının millî gelire oranının %3,6 olması öngörülüyor. Faiz giderlerinin 2 trilyon 53 milyar TL'ye ulaşması bekleniyor.

  • 2026 Yılı Öngörüleri: Merkezi Yönetim bütçesinde giderlerin 18 trilyon 979 milyar TL, gelirlerin ise 16 trilyon 266 milyar TL olması bekleniyor. Bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranının %3,5 olarak gerçekleşmesi bekleniyor. Yılmaz, 2026 bütçesinin 29 milyar TL faiz dışı fazla vermesinin hedeflendiğini belirtti.

Yılmaz, hükûmetleri döneminde mali disiplinin temel öncelik olduğunu ve bütçenin faiz bütçesi olmaktan çıkarılarak hizmet bütçesi hâline getirildiğini yineledi.