İSTANBUL SALLANDI: BÜYÜK DEPREM KAPIDA MI?

Bu sarsıntı, 23 Nisan’da yaşanan 6.2 büyüklüğündeki depremin artçıları arasında yer alıyor. Peki, bu sarsıntılar ne anlama geliyor? Büyük İstanbul depremi yaklaşıyor mu, evlere girmek güvenli mi, artçılar ne kadar sürecek ve depremler önceden tahmin edilebilir mi? İşte, uzman görüşleriyle derlenen yepyeni bir haber metni!

Bayrampaşa operasyonunda dikkat çeken MHP detayı
Bayrampaşa operasyonunda dikkat çeken MHP detayı
İçeriği Görüntüle

AZ ÖNCE DEPREM OLDU: NE ANLAMA GELİYOR?

Bugün sabah saatlerinde Marmara Denizi’nde yaşanan 4.3 büyüklüğündeki deprem, İstanbulluları bir kez daha tedirgin etti. AFAD’a göre, bu sarsıntı 23 Nisan’daki 6.2’lik ana şokun artçıları arasında yer alıyor ve Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun Kumburgaz segmentinde gerçekleşti. Deprem, can kaybı veya ciddi hasar bildirilmese de, halk arasında “Büyük deprem mi geliyor?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, “Bu tür artçılar, fay hattındaki stresin yeniden dağılımıdır. Panik yapmaya gerek yok, ancak hazırlıklı olmalıyız” dedi. Uzmanlar, bu sarsıntıların faydaki enerji birikimini etkileyebileceğini, ancak doğrudan büyük bir depremi tetikleyeceği anlamına gelmediğini vurguluyor.

BÜYÜK İSTANBUL DEPREMİ GELİYOR MU?

İstanbul, Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde yer aldığı için tarih boyunca büyük depremlerle sarsıldı. 1509’daki “Kıyamet-i Sugra” ve 1999’daki 7.4 büyüklüğündeki Gölcük depremleri, bu riskin en çarpıcı örnekleri. Peki, 23 Nisan’daki 6.2’lik deprem ve devam eden artçılar, beklenen büyük İstanbul depreminin habercisi mi? Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, X hesabında yaptığı paylaşımda, “Bu depremler, Marmara’daki beklenen 7’nin üzerindeki depremin enerjisini boşaltmaya yetmez. Kumburgaz fayında 259 yıllık bir enerji birikimi var. Büyük deprem riski hâlâ masada” yorumunu yaptı. Ancak, Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı Burak Çatlıoğlu, “6.2’lik sarsıntı, fayın kırılmayan bir parçasını hareketlendirdi. Bu, beklenen depremin enerjisini bir miktar azaltsa da riski ortadan kaldırmadı” diyor. Uzmanlar, büyük bir depremin zamanını kestirmenin imkansız olduğunu, ancak İstanbul’un her an hazırlıklı olması gerektiğini vurguluyor.

ARTÇI SARSINTILAR NE KADAR SÜRECEK?

23 Nisan’daki 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından AFAD, 25 Nisan saat 12:00 itibarıyla 291 artçı sarsıntı kaydedildiğini, bunların 8’inin 4.0 ve üzeri büyüklükte olduğunu açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “Son 16 saatte 4.0 üzeri artçı yaşanmadı ve sarsıntılar azalma eğiliminde” diyerek umut verse de, artçıların süresi merak konusu. Kandilli Rasathanesi’nden Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, 2019’daki 5.9’luk depremin artçılarının 1.5 ay sürdüğünü hatırlatarak, “6.2’lik bir depremin artçıları 1 ila 3 ay devam edebilir. Ancak, bu sarsıntılar genellikle kıyılarda hafif hissedilir” diyor. Prof. Dr. Celal Şengör ise, “Artçılar 10 günden fazla sürebilir, ama korkacak bir şey yok. Otur oturduğun yerde” diyerek vatandaşları sakin olmaya çağırıyor. Uzmanlar, artçıların hasarlı binalarda risk yaratabileceğini, bu nedenle dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor.

EVLERE GİRMEK GÜVENLİ Mİ?

Deprem sonrası İstanbulluların en çok sorduğu soru: “Evime girebilir miyim?” AFAD, hasarlı binalara kesinlikle girilmemesi uyarısında bulunurken, İçişleri Bakanı Yerlikaya, “Binanızda çatlak, yapısal hasar veya şüphe varsa 112’yi arayın” çağrısı yaptı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 1399 yapı ihbarı alındığını, 7 binanın az hasarlı olduğunun tespit edildiğini açıkladı. Prof. Dr. Naci Görür, X’te “Çatlak, resmi mühür veya yapısal sesler yoksa eve girmek genellikle güvenli” dese de, artçı riskine karşı temkinli olunmasını öneriyor. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Nusret Suna, “İstanbul’daki yapı stoğunun çoğu 7.0 ve üzeri bir depreme hazır değil. Eviniz eskiyse, bir süre dışarıda kalmayı düşünün” uyarısında bulundu. Vatandaşlara, evlerinde gözle görülür hasar kontrolü yapmaları ve şüphe durumunda uzman ekiplerden destek almaları tavsiye ediliyor.

DEPREM TAHMİN EDİLEBİLİR Mİ?

Depremlerin zamanını ve yerini kesin olarak tahmin etmek, modern bilim için hâlâ bir muamma. Ancak, sismologlar öncü sarsıntılar ve fay hareketlerini izleyerek riskli bölgeleri belirleyebiliyor. Harvard Üniversitesi’nde yapılan bir çalışma, makine öğrenimiyle artçı sarsıntıların daha iyi tahmin edilebileceğini gösteriyor. Güney Kaliforniya’da 2008-2017 arasında yapılan araştırmalar, büyük depremlerin %72’sinin öncü sarsıntılarla geldiğini ortaya koydu. Türkiye’de ise “tehlike haritaları” ile riskli bölgeler tespit ediliyor, ancak bu haritalar tahliye veya erken uyarı için yeterli değil. Prof. Dr. Okan Tüysüz, “6.2’lik deprem, fayın kilitli olduğu bir bölgede oldu. Bu, öncü bir sarsıntı olabilir, ama kesin bir şey söyleyemeyiz” diyor. Hayvan davranışlarının deprem tahmini için kullanılması ise bilimsel olarak güvenilir bulunmuyor. Almanya’daki Max Planck Enstitüsü’nün inek, koyun ve köpek davranışlarını incelediği bir çalışma, bu yöntemin tutarlı olmadığını gösterdi.

DOĞANIN UYARISINA KULAK VERİN!

İstanbul’un 23 Nisan’da başlayan sarsıntı serüveni, 25 Nisan’daki 4.3’lük depremle devam ediyor. Uzmanlar, büyük İstanbul depreminin zamanını bilmenin imkansız olduğunu, ancak riskin her zaman yüksek olduğunu vurguluyor. Artçı sarsıntılar 1-3 ay sürebilir, bu nedenle hasarlı binalardan uzak durmak hayati. Evlere girmeden önce yapısal kontrol yaptırmak, deprem çantası hazırlamak ve toplanma alanlarını bilmek, hazırlık için temel adımlar. İstanbul, tarih boyunca depremlerle sınandı; şimdi sıra, bu sınavdan ders çıkararak geleceği güvence altına almakta. Unutmayın, doğanın sessiz uyarıları her an yanınızda: Kulak verin, hazırlıklı olun!