Değerli tüketiciler,

Bilindiği gibi dünyada ve ülkemizde tüketicileri çok yakından ilgilendiren bir GDO tartışması var. Bazen alevlenir günlerce gündemde kalır sonra söner gider. Bu bir mesele olarak ele alındığında sosyal medya geyiği olmayacak kadar önemli bir konudur. Genetik müdahale ile daha bol ürün elde edilmesi de teorik olarak mümkün. Bu özelliklerinden dolayı, GDO'yu savunanlar, bunun dünyada artan gıda ihtiyacının karşılanması konusunda cevap olabileceğini düşünüyor. Bir canlıdaki genetik özellikleri kopyalanarak, bu özellikleri taşımayan bir canlıya aktarılması sonucunda üretilen yeni canlıya "Genetiği Değiştirilmiş Organizma (GDO)"deniyor.

Bu tartışma çok boyutlu. Hukuki, sosyal, ekonomik, ahlaki ve dini…Ve dünya nüfusu ile ilgili.. İlk insanlardan 1950'lere kadar dünya nüfusu 2,5 milyara 1980'li yıllarda dünya nüfusu 4,5 milyara, 1990'lı yılların sonlarında 6 milyara ulaştı.2013 yılında dünya nüfusu 7 milyarı geçmiş durumda. Günümüzde dünya nüfusunun ortalama artış hızı yüzde 1,7. Gelecekte aynı hızla artmaya devam ederse, yaklaşık 41 yıl sonra dünya nüfusu ikiye katlanması kuvvetle muhtemel. Bu aşırı nüfuslanma ve taşınabilirlik konusunu gündeme getirir ki ayrı bir tartışma konusudur. Robert Malthus adında nüfus bilimcinin 18. yüzyılda kaleme aldığı ve hala tartışmalara konu olan bir teorisi var. Malthus ile özdeşleştirilen nüfus teorisinin özü; doğa gıda maddesi üretiminde cimri ancak insanların çoğalması konusunda cömerttir. Gıda maddeleri artışı aritmetik bir oranla (1.2.3.4…), nüfus artışı ise geometrik bir oranla (2.4.6.8…) gerçekleşir. Bu iki artış arasındaki oran farklılığı insanlık için bir felakettir. Açlık ve sefalet insanlık için kaçınılmazdır şeklinde ”karamsar” bir teoriyi ortaya atmıştır.

Teoriyi kabul eden kadar karşı çıkanlarda mevcut… Teorinin birinci kısmındaki gıda maddelerinin üretiminin nüfus artış hızından yüksek veya ona yakın olması için günümüzde GDO teknolojisinin kullanılıp yaygınlaştırılmasını savunanlar var. Bunların en temel hareket noktalarından birisi dünyadaki geleceğe dair nüfus projeksiyonu ile karşımıza çıkmaları. GDO ile üretilen gıda maddelerinin insan sağlığı üzerindeki etkileri spekülasyona açık konulardır ve taraflarca rahatça kullanılmaktadır.(Güzel ülkemde artan bazı kanser vak’aları dikkatle incelenmelidir).Tartışma sağlıklı zemin üzerinde yürütülemediğinden bir fayda –maliyet analizinin yapılması uzak ihtimal. Her ülke kendi tedbirini kendi almaya gayret ediyor. Topraksız yapılan tarım, acele piyasaya yetiştirilmesi gereken ürünler, kazanılması gereken paralar, rekabet edilmesi gereken rakipler, pazar payları, hormonlu gıda, organik sebze meyve pazarları, slow natura uygulamaları, holivudun insanlığın sonunu getiren zombi filmleri... GDO’nun tamamen karşısında veya tamamen yanında olmak… Bu tartışma bitmez.

Kamyon kasasına “Çengelköy” olarak yüklenen hıyarlar kamyondan inerken “Japon turpu” haline gelince işler değişiyor tabii ki. Ben pazardan aldığım hıyar eve gelince pırasa çıkmadan dert edinmem diyenlerdenseniz gen teknolojisinin bunu yapması fazla zaman almayacak azıcık sabrediverin artık.