Değerli Aydınlılar,

Anayasa tartışmaları devam ede dursun Aydınımız için mühim olduğunu düşündüğümüz bir mevzu ele alıp bazı düşüncelerimizi paylaşalım istedik. Geçen hafta içi Aydın Valimiz Ömer Koçak, Aydın basını ile bir toplantıda bir araya geldi. Bu toplantıda Aydın Bölge Hastanesi ile ilgili bazı açıklamalarını okuyunca üzerinde birkaç kelam etmek lazım.

 Kamu-özel ortaklığı modeliyle yapılacak olan Aydın Şehir Hastanesi ile ilgili ortaya atılan özelleştirme iddialarının yersiz olduğunu vurgulayan Aydın valisi Koçak, “Kamu-özel ortaklığı 'yap-işlet-devret' gibi bir tür finansmandır. Şehir Hastanesi’nde tıbbi hizmetlerin dışında otopark hizmeti ücretsiz olacak. Mesela otel, eczane, alışveriş merkezi gibi ticari alan dediğimiz gelir sağlayan yerler olacak. ‘Biz hastaneyi dizayn ederken buraları da projeye dahil edin, hastaneyi siz yapın ve bu ticari alanları siz işletin’ diyoruz. Onun dışında bizim özel sektörden hizmet aldığımız alanlar var. Zaten şu anda hizmet alımı yoluyla gerçekleştirdiğimiz işler var. Onları da diyoruz ki, 'Burayı yapan konsorsiyum bu işin içerisine dahil etsin.' Sonuç olarak asıl sağlık hizmetlerini biz veriyoruz. Bunların hiçbiri özel sektöre verilmiyor. Bizim doktorlarımız çalışacak, hastaneyi biz yöneteceğiz ancak hastaneyi özel sektör inşa edecek ve ticari alanları işletecek. Toplam maliyetten gelirlerini düşecek ve geri kalan kısımda ihaledeki maliyetten ne kadar kaldıysa onlara kira olarak ödemiş olacağız. Özelleştirme ile uzaktan yakından ilgisi yok. Bu model sayesinde devletin cebinden para çıkmadan hastane yapılacak” dedi. Evet, başlangıçta devletin yani bizim cebimizden para çıkmayacak da sonrası. Orası da şöyle oluyor.

Bölge hastaneleri projesi finansman bakımından Osman Gazi köprüsü, Avrasya tüneli, Üçüncü havalimanı ile benzer özellikler gösteriyor. Şehir hastanelerinin hizmet bedelleri TL üzerinden belirlenmekte, enflasyon ve finansmanın sağlandığı yabancı para cinsindeki değişime göre güncelleme yapılmaktadır. Şehir hastaneleri olarak da adlandırılan kamu özel işbirliği/ortaklığı modelinde başlangıç yatırımı özel ortağın sağladığı finansman ile karşılanmaktadır. Özel ortak 25 yıllığına bu binaların bakım ve onarım dahil işletmesini üstlenmektedir. Buna karşılık devlet özel ortağa 25 yıl boyunca hizmet bedeli taahhüdünde bulunmaktadır. Bugüne kadar imzalanan sözleşmelerde yıllık ödeme taahhüdü yaklaşık yatak başına 72 bin Euro’dur. Hizmete yeni açılan 450 yataklı Yozgat bölge hastanesinin proje başlangıç maliyeti 139 milyon Euro.950 yataklı Aydın Bölge hastanesi başlangıç maliyeti de tahminen 300 milyon Euro. 72 bin Euro’dan 950 yataklı Aydın Bölge Hastanesinin bir yıllık hizmet bedeli 68 milyon 400bin Euro olur. Bu yükümlülük 25 yıl boyunca devam ettiğinde karşımıza1 milyar 710 milyon Euro gibi bir rakam çıkar. Bu sadece bir bölge hastanesi için ödenecek rakam. Sağlık Bakanlığı yakın gelecekte bu yatak sayısının 43 bin kapasiteye çıkacağını açıkladı. Bu yatak kapasitesi ile ödenecek miktarı yıllık 3milyar 100 milyon Euro. TL bazında hesap ile 14 milyar TL para eder. Bakanlığın 2017 bütçesi 32 Milyar TL civarı. Nasıl ödenecek bu kadar büyük meblağlar? Sağlık Bakanlığı 2014 verilerine göre 120 bin yatak kapasitesi var.Hepsinin  şehir hastaneleri çerçevesinde yenilenmesi sonucunda ödenecek hizmet bedeli tutarı Euro cinsinden sadece yıllık maliyeti ne olur hesap eden var mı?

1-Bölge hastaneleri yapımından vazgeçilip finansman modeli değiştirilir (Bu ihtimal dahilinde gözükmüyor)

2-Yukarıda saydığımız meblağların bakanlık bütçesi içinde ciddi baskı yaratacağı gün gibi ortadayken hizmet bedellerinin karşılanması için hastane misafirlerinden (ne kadar olacağı belli olmayan)  ücretler istenir ve bu suretle sağlık hizmetlerinin “fiilen” özelleşmesi sağlanır!

Şehir hastanesinin mimarisi tüm ezberleri bozabilir. Ancak yapılacak ödeme miktarları toplamada ülkenin bütün dengelerini uzun vadede bozabilir önermesini değiştirmez. Merkezi bütçede borç gözükmesin diye bu kadar ağır maliyetlerin altına neden girilir? Yine Aydın Valimizin açıklamasında bazı bürokratik işlemler bittiğinde ihale sürecinin başlayacağı ifade edilmiş. Yukarıda saydığım bazı hususlar göz önüne alınca şahsen eldeki devlet ve 10 yataklı “entegre” ilçe hastanelerine sahip çıkmak lazım!

NOT: Bu yazı hazırlanırken alıntı yaptığım ve faydalandığım link. Daha fazla bilgi için tıklayabilirsiniz. http://uemek.blogspot.com.tr/2016/10/sehir-hastaneleri-saglk-harcamalar.html