Bayram İnci ”gençlerle birlikte bedeli ne olursa olsun laikliğe ve CHP’ye sahip çıkacağız” buyurmuş.(22.05.2016)

Demek ki, devir değişse de mantalite değişmiyor… Bazıları zaman tünelinde ikamete devam ediyor. Öyle olduğu için de iktidarın laiklik, çağdaşlık, uygarlık gibi soyut kavramlardan değil aş, iş, hizmet gibi somut gerçeklere bağlı olduğundan Bayram İnci henüz haberdar değil.

Zira bu milletin belli bir azınlığın dışında büyük ekseriyetinin laiklikle bir sorunu yok. Onu bir güç kaldırmaya kalksa ilk önce mütedeyyin kesim karşı çıkar.

O nedenle Bayram İnci gibiler boşuna kürek çekiyor. CHP’ye bu mantık hâkim olduğu sürece yüz tane daha kurultay yapsa değişen bir şey olmaz.

Sayın İnci’nin bu sözleri bize Fethiye Eski Köy Enstitüleri Derneği Başkanı, kadim CHP’li İsmail Başoğlu dostumuzun bir anekdotunu hatırlattı.

Anlattığına göre birkaç arkadaş Isparta’ya giderler. Demirel’in İslamköy’deki Müzesini ziyareti dünürler. Yalnız aralarında tereddüde düşenler olur.

Ne de olsa ömürlerinin tamamına yakını Demirel’le mücadele ile geçmiş hatta Sayın Başoğlu 70’li yıllarda onun iktidarında öğretmenlikten ayrılmak zorunda kalmıştır. Sonuçta ziyaret gerçekleşir. Müzenin duvarında gördükleri bir tablo onları etkilemekle kalmaz bir solcu olarak özeleştiri yapma gereği duyurur.

Manzara şudur: Duvarı kaplayan büyük tabloda Demirel 70’li yıllardaki mitinglerinden birinde meydanı dolduran çoğu kasketli kalabalığa karşı konuşmaktadır.

O bilindik üslubu ile seyirciye sorar:

-Siz bizden traktör istediniz… Ucuz gübre ve mazot istediniz… Tütüne, buğdaya, pamuğa enflasyon üzerinde ücret istediniz…

-Verdik mi?

-Verdik…

Dostumuz bu manzara karşısında sorar:

-Demirel’in bu şekilde konuştuğu yıllarda biz solcular ne yapıyorduk?

-“Halklara özgürlük”…”Tam bağımsız Türkiye”…”Kahrolsun faşizm”…”Kahrolsun Amerikan emperyalizmi” sloganları atmıyor muyduk? Peki, bizi kim dinledi?

Şimdi anladınız mı yıllardır CHP’nin niye iktidar olamadığını? Der ve sözünü bitirir.

Demek oluyor ki, herkes Bayram İnci gibi değil… Devri iyi okuyanlar soyut kavramlar ve sloganlar üzerinden siyaset yapma modasının geçtiğinin farkında…

Ne diyelim… Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az… Demişler.

BAYRAM İNCİ’DEN ÖMER ÖZMEN’EDAVET

Sayın İnci Özlem Hanım’ı eleştirmesinden incinmiş olacak ki, AK Parti İl Başkanı Ömer Özmen’i Özlem Hanım’ın devasa eserlerini(!) göstermek için birlikte bir gezintiye davet ediyor.(21.04.2016)

Aradan bir ay geçti fakat Ömer Özmen’den çıt çıkmadı. Bana kalırsa Sayın İnci kıstırmışken rakibini kaçtığı yere kadar kovalamalı ve geziyi gerçekleştirmeli.

Onun kafasında bir program vardır ama benim tavsiyem işe şu “fore kazıklı” üst geçit şantiyesinden (!) başlamasıdır.

Anlamışsınızdır… Özlem Hanım’ı Türkiye’nin en başarılı(!) Başkanı sıralamasında birinci yapan, Aydın’ı Ege’nin incisi yapacak, İşsizlik sorununu bile bir çırpıda halledecek(!),  Yavuz Sultan Selim Köprüsünü dahi gölgede bırakacak Sayın Başkan’ın mega projesinden söz ediyorum.

Ömer Özmen o muhteşem(!) yatırımı yerinde görsün ki, hem bilgi, görgü ve vizyonu artsın hem de Marmarayı, Yavuz Sultan Selim Köprüsünü  (İstanbul), uçak fabrikası projesini (Bursa), raylı sistemi(Antalya) AK Partili başkanlar yapıyor, diye şişinmekten ve dahi kasılmaktan vazgeçsin(!)

Bir de ziyaretlerini sabah 08-10, akşamüzeri 17-18 arası gerçekleştirsinler ki, sürücülerin rahatlayan trafik nedeniyle nasıl sevinçlerinden göbek atıp halay çektiklerini(!) yerinde görsünler.

Eğer Bayram İnci’nin programında Fatih Mahallesi Kapalı Pazar yeri yoksa derhal almasını salık veririm… Zira Ömer Özmen popülizmi bütün çıplaklığı ile görsün ki, vizyoner başkan(!) nasıl olunuyormuş, anlasın.

Ha az kalsın unutuyordum… Bayram İnci şu uçak batırma projesini Ömer Özmen’e yerinde göstermeyi sakın ha sakın ihmal etmesin.

O böylece turist patlamasının İstanbul’a üçüncü havalimanı yapmakla değil zira o modanın demode olduğunu, asıl patlamanın kendi projeleri Kuşadası Körfezinde uçak batırmakla(!) gerçekleşeceğini idrak etsin.

Son tavsiyem de baktı, gördü daha da anlamadı… Bayram İnci Kaf Dağı’nın ardına iktidar yolculuğuna devam etsin… Yalnız biraz hızlı yürüsün, anca varır.

HAMİŞ: Bir önceki “Mustafa Savaş’a sorular” yazım üzerine Sayın Savaş aradı. Sayın Davutoğlu’na saygısızlıklarının söz konusu olmadığını söyledi.

Nitekim birkaç saniye sonra birlikte çektirdikler başka bir fotoğrafı Ahmet Hakan’ın Hürriyet’teki köşesinde (20.05.2016) yayınladığını ifade etti.

Duyurulur...