Günümüzde gidilmeyen yerden, sıkılmayan elden oy beklemek hayal kurmaktan ileri geçmez.
Siyasetçi başarılı olmak istiyorsa millete dönük bir hikâyesi olacak… Onu kitlelere mal etmek için rahatından, vaktinden, nakdinden fedakârlık edecek. Davasında iddialı ve hırslı olacak.
Gezen tilki yatan aslandan iyidir, sözü siyasetçi için de geçerlidir. Onun için siyasette başarı ziyadesi ile ter kokar.
Bizim bir geleneğimiz vardır:
Halka açık hayır yemeğine bile vatandaşı şehir hoparlöründen davet etseniz icabet etmez, bizzat davet bekler. Siyasi destek isteme de aynıdır.
Aday seçmenin huzuruna varacak, elini sıkacak, hal hatır soracak, sıcaklığını hissettirecek.
Doğrudur, yanlıştır bizde seçim kazanmanın yolu bu tür insani ilişkilerden geçer. Yoksa siyasetçi boşuna hayal kurar, oy yerine de havasını alır.
Sonra sırça köşklerde oturan, millete damardan girmesini bilmeyen, şifresini çözmeyen “monşerler” yenildiklerinde cahildir, nankördür, seçme özürlüdür vs safsataları ile milleti suçlamayacak.
Gerçekle yüzleşmek istiyorsa bu safsatalar yerine ilk iş cesurca aynanın karşısına geçecek kendine bakacak, şapkasını önüne koyacak ve nerelerde hata yaptığının cevabını ilk önce kendisinde arayacak.
Yoksa iş tek mağlubiyetle kalmaz. Seriye dönüşür. Sonrasında da gücünü yitirir, birleştirici bütünleştirici olmaktan çıkar hizip başı olur.
Mağlubiyetini hezimet de olsa bize özgü bir pişkinlikle kamuoyuna başarı diye takdim eder.
CHP ve MHP nin Ankara’da AKP karşısında siyaset üretmedeki çaresizliği ne ise CHP dışındaki partilerin üç aşağı beş yukarı Aydın’daki durumları odur.
Yalnız AK Parti’nin her girdiği seçimde ülke genelinde oy yüzdesini artırdığı halde Aydın’da tam aksine gerilemesi dikkat çekicidir ve nedenleri incelemeye değer bir konudur.
Sadık Atay yönetimi devraldıktan sonra 2010 referandumu başta olmak üzere girdiği dört seçimin dördünü de kaybetti ve AK Partililere yenilgiyi kanıksattı.
1984 yerel seçimlerinde o ana kadar 1973 seçimleri dışında belediyeyi kaybetmeyen DYP Yenipazar’da seçimi kaybeder.
Parti yöneticileri seçim günü akşamı ilçe binasında üzüntüden ağızlarını bıçak açmaz vaziyette otururken seçimin diğer kaybedeni CHP cephesinden kendilerine bir ziyaret telefonu gelir.
Memnuniyetle kabul etmelerinin üzerinden az bir zaman geçmiştir ki, misafirler DYP kapısında görünür ve içlerinden biri “ arkadaşlar görüyorum ki, üzüntülüsünüz. Kaybetmeye alışık olmadığınız için size hak veriyorum. Ancak bizim gibi siz de kaybetmeye alışacaksınız”,der ve dediği gibi de olur ve DYP Yenipazar’da bir daha başkanlık yüzü göremez.
Onun gibi Sadık Atay dönemi AK Parti için Aydın’da yenilgiye alışma dönemi oldu. Hem de ne alışma… Halay çekerek mağlubiyeti kutlamaya bile başladılar.
“Siyasi Babam” dediği Sayın Recep Tayyip Erdoğan seçimi ilk turda kazanmayı bir hayat memat meselesi görerek çıtayı %50+1 olarak tespit ettiği halde Aydın’da Sadık Atay alışkanlık eseri havlu attı.
Erdoğan’ın hedefini afakî görmüş olacak ki, onu kendine göre revize etti ve hedefinin % 40 olduğunu ilan etti.
Mitingde bu sözü duyanlar ilk önce bunun bir dil sürçmesi olduğunu sandılar ama aynı sözü ertesi günkü STK temsilcileri toplantısında bir kere daha tekrarlayınca bir yanılgı değil gerçek olduğunu öğrenmiş oldular.
Tabi niyet bu olunca sonuç malum… Ekmelettin İhsanoğlu 336 bin 862 oy(%56,4), Recep Tayyip Erdoğan 219 bin 952 oy(% 36,6) ve Selahattin Demirtaş da 41 bin 682 oy(% 7) aldı. 768 bin 833 seçmenden 158 bin 419 adedinin sandığa gitmediği açıklandı.
Sadık Atay’ın bu tablo karşısında oylarımızı artırdık, başarılıyız dediğini bilmem söylemeye gerek var mı?
İşin ilginç yanı o da değil... Manzara karşısında seçim gecesi kent meydanında halay çekmesi… Yani başarısızlığı kutlaması.
Siz de sanırsınız ki o:
Seçimde %36,6 oy alan bir ilin değil de Sayın Erdoğan’a yüksek oy çıkan Kütahya( % 69,31),Afyon (%64,25) veya bir zamanlar solun kalesi Uşak (% 50,54) illerinden birinin il başkanıdır.
Bir oy daha kazanabilmek için gecesini gündüzüne katan, her kapıyı çalan, her eve dalan bir partilidir.
Oy kullanmayanlara kullandırmak için özel tedbirler alan ve bunu başarı ile uygulayan bir örgütün başıdır.
Bunlar da olmadığına göre halaylı kutlamaya yenilgiye karşı tören düzenlemek denmez de ne nedir?
Sosyal medyada bu konuyla ilgili düşüncelerinizi #aydınkonuşuyor etiketiyle paylaşın, yayınlayalım!
