CHP İl Örgütünden her dönem sürekli olarak ve sadece
fedakârlık istendi. Yetkisiz sorumluluklar hep ona verildi!
Yine de tökezlemedi! “Hancı” olduğunu unutmadı!
CHP İlkeleri ve İlin Otoritesi ayaklar altına alındı.
Partisi zarar görmesin diye sustu...
Yılmadan ve yıkılmadan ayakta kaldı.
Haklı olarak isyan ettiler! Ama çığlıklarını içlerine attılar!
Bu çığlığı duyurmadılar! Dışarıya hiç yansıtmadılar!
Seçimlerde örgütsel ve gerekçeli görüşleri “Günah” sayıldı.
“Kimsenin kimseyi sevmediği bir Ülke” gibi görünen CHP’nde
iyi niyetle savaştılar. Kötülüklerin geçerli olduğu bir Dünyada
“İyi” olmaya çabaladılar. “Hizmet için” uydurma gerekçesiyle
oyunu, seçmenine ihanetle devredenlerin, tehdit ve şantajla
itibarını da satanların yaygın olduğu günümüzde,
“İlkelerin geçerli” olduğunu sandıkları CHP’nde her türden
“İhanete, kiralanmaya ve karalamaya” tanık oldular!
Artık CHP’nde de egemen ve geçerli anlayış ne yazık ve
ne ayıp ki, korku ve çocuğuna ya da yakınına Belediyelerde
iş bulma beklentisi, ayni veya nakdi ödeme ile oy verilmesi oldu.
Çünkü her düzeydeki her Parti içi yarışmada Belediyeler
“Taraf” oldular. Belediye Başkanları da “Padişah Yetkilerini”
sözde eleştirip yerel ölçekte “Hükümranlık” ilan ettiler!
“Orantısız Güç” kullanarak haksız rekabet yarattılar!
Barkan Kalınomuz ve Arkadaşları son 2 seçimin
“Sessiz Kahramanları” ve gerçek “Galibi” oldular!
Gelecek için, İlerici-Devrimci-Demokrat ve
İlkeleri olan bir ateş yaktılar. Bu ateş Aydın’ı bir gün
mutlaka “Aydınlatacak” yürekleri de mutlaka “Isıtacaktır!”
----------- 000 -----------
Aydın B.Ş.B.Başkanı Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde,
Aydın Mitingi yapan Adaylardan Recep Tayyip Erdoğan
ile 15 dakika süren “Özel” bir görüşme yaptı.
Bunda “abartılacak bir husus yok!” gibi görülebilir.
Bu görüşmenin içeriği kamuoyuna açıklanmadı.
Bu nedenle bu görüşme her türlü spekülasyona açık hale geldi.
BİRİNCİSİ: “Başbakanı karşılamak veya uğurlamak nezaket ve
diplomasi gereğidir!” denilebilir. Ancak bu bir Başbakan ile
yapılmış bir görüşme ise, CHP Genel Merkezi “Cumhurbaşkanı
Adayı olan bir Kişinin Başbakanlığı Düşmüştür! Tanımıyoruz!”
dedi. Aydın Belediye Başkanı ise buna rağmen bu görüşmeyi
bu sıfatıyla gerçekleştirdi. Yani Partisini “tınlamadı!”
İKİNCİSİ: Bu görüşme Aydın için “Destek ve Yardım”
beklentisi ise bu ikili görüşmede niçin Sayın Emine Erdoğan
dışında hiç kimse yer almadı? Herkes bir yana en azından
AKP’nin Aydın Milletvekilleri neden dışarıda tutuldu?
O halde bunu bu masum gündemle açıklamak mümkün değildir.
ÜÇÜNCÜSÜ: Üstelik bu “Özel Görüşmenin” gündemi ve içeriği
konusunda hiçbir Milletvekilinin bile bilgisi yoksa
burada bir “Gariplik” vardır.
Kısaca Başkan “Bindi bir alamete, Gidiyor kıyamete”…
….. 000 …..
Baykal Genel Başkan iken, en keskin “Baykalcı” kimdi?
Sadece Onun yanında görünerek ve resim vererek
2 dönem Parlamenterlik yapan kimdi?
İlk dönem Baykal ve Kadın Kotası ile Milletvekili seçilen kimdi?
Baykal tarafından Aydın B. Başkan Adayı gösterilen kimdi?
Baykal gözden düşünce en keskin Kılıçtaroğlu’cu olan kimdi?
Baykal’ın en yakın mesai arkadaşı olan ve Kılıçtaroğlu’na
cephe açan muhaliflerin sözcülüğüne soyunan
Sayın Kemal Anadol’u daha birkaç ay önce “Siyasi Danışman”
ve Ege Et Yönetim Kuruluna atayan kimdi?
Sahi başkan şimdi Kimin yanında görülecek?
Bence kazanması garanti olan Kim ise orada duracak!
Ya sizce?
Sosyal medyada bu konuyla ilgili düşüncelerinizi #aydınkonuşuyor etiketiyle paylaşın, yayınlayalım!
- - - - - - -