“Kenan Evren ve T.Şahinkaya hapse mahkûm edildi!” diye

alt yazılar geçti televizyonlardan. Gazeteler haberi 8 sütun

Manşet yaptılar! Haber Programları haftalarca buna tahsis edildi.

Köşeli laflar edildi. “Başardık!” diyenler, Nihayet!” diyenler oldu.

Mutluluktan çığlık atanlar da, gözyaşı dökenler de oldu!

Oysa uygulanabilir bir mahkûmiyet de yoktu ortada! 

90 yaşındaki 2 Kişinin hastane koşullarında öleceği duyuruldu sadece…

12 Eylül, yapmak istedikleri ve yaptıklarıyla, tüm kurumları ve

İdeolojisiyle dimdik ayakta! Tüm amaçlarını gerçekleştirdi!

Anlayışını ve egemenliğini de sürdürüyor…

---- 000 ----

 12 Eylül, en başta Türkiye’nin “Geleceğini” dinamitledi.

Üniversiteler kısmi Özerk ve bilim yuvalarıydı. İmha edildi.

Öğrencilerin Demokratik ve Akademik talepleri vardı.

12 Eylül’de YÖK kuruldu. Bu talepler tuz buz edildi!

Şimdi daha da etkinleştirildi. Yine 12 Eylül kazandı…

Bağımsız ve etkin “İşçi Sınıfı Sendikaları” vardı.

Toplu Sözleşme ve Grev kazanılmış haktı. Hepsi yok edildi.

Ülkemiz “Sigortasız İşçi Cenneti” oldu. Taşeron İşçi diye

Yeni bir “Kölelik” uygulaması başlatıldı. Merdiven altı

Kayıtsız ekonomi patladı! Yine 12 Eylül kazandı…

---- 000 ----

İnsanlar “Haklarının” peşinden koşardı! 12 Eylül herkesi susturdu.

Günümüzde de en küçük hak taleplerinin üzerine bile gazla,

Bombayla, silahla gidilir oldu! “Hak” demek bile suç oldu.

12 Eylül’de İnsan Hayatı değersizleştirildi.

Provokasyonlar olağan “Derin Devlet” eylemi oldu.

Binlerce Yurttaş, tek kalemde vatandaşlıktan çıkarıldı!

Bombalar patlatıldı. Silahlar ateşlendi! “Karşıt Gruplara”

Gizliden lojistik destekler sağlandı. Toplu ölümler yaşandı.

Toplama kampları yaratıldı! İnsanlık dışı işkenceler yapıldı.

İnsanlar kamplaştırıldı. Birbirine düşman edildi.

Yasalar yeniden şekillendirildi. Sıkı Yönetim Mahkemeleri

Yaygınlaştırıldı. Mahkemelere müdahale günlük rutin iş oldu.

İntihar etti!” sözü işkencenin açıklaması oldu.

Ölüm, yaralanma,  itibarsızlaştırma korkusu Ülkeyi sarmıştı!

Ne değişti? Tüm bu olumsuzluklar daha büyümedi mi?

Korku ve Hukuksuzluk, yine yönetmenin tek etkin gücü olmadı mı?

En başta 12 Eylül Anayasası halen yürürlükte değil mi?

Yine 12 Eylül kazanmadı mı?

---- 000 ----

Demokrasinin üzerine Balyoz gibi indi 12 Eylül!

Balyoz Kumpası ile de toplamsal bir “Algı Dizaynı” yapılmadı mı?

Hukuksal ve Askeri Kurumlar, Emniyet, Okullar,  “Yap-Boz’a”

Dönüştürülmedi mi? 12 Eylül’ü ayakta alkışlayanlar,

Darbe için çanak tutanlar, ona dalkavukluk edenler,

Konumlarını korumadılar mı?

Taşlar bağlanıp ortalığa köpekler salınmadı mı?

Ne değişti o dönemden bu yana?

İşkencecilerden hesap mı soruldu?

Bir dönemin karanlık koridorlarına lambalar mı takıldı?

Faili meçhul cinayetler aydınlatıldı da Biz mi fark etmedik?

Katiller, Kurbanlar, Kaybolanlar, Öldürülenler nerede?

Ya Geleceğini yitirenler…

“Darbe Süreci” deşifre edildi mi?

12 Eylül, değil mahkûm olmak, Kazandı ve görünüşünü

Restore Ederek” dimdik ayakta! Kimse kimseyi kandırmasın!

Her şey Orta Doğu’nun “Yeniden Düzenlenmesi” için

Uluslar arası bir Proje ve Senaryo idi!

Sadece yeni oyuncular sahnede…

Sosyal medyada bu konuyla ilgili düşüncelerinizi #aydınkonuşuyor etiketiyle paylaşın, yayınlayalım! 

facebook.png twitter.png

habericiuygulamalar.jpg