Başbakan sayın R. Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı seçimleri vesilesiyle Aydın’da yapacağı miting öncesi dillendirilmeye başlayan bir iddia kamuoyunda hayli konuşuldu.
Efendim, “Haluk Alıcık Ak partiye geçecek, mitingde kendisine rozet takılacak,
Yapılan görüşmelerde Nazilli’nin il olması konuşulmuş Nazilli il olacakmış vs vs.”
İşte Başbakan Aydın’a geldi ve ortalıkta konuşulan hiçbir şey gerçekleşmedi.
Bu transfer meselesi 30 Mart yerel seçimler öncesinde de sıkça konuşuldu.
O zamanda gerçekleşmemişti.
Bize göre bu istek daha çok Ak Parti tarafında var ve bir de Haluk Başkana oy veren bir kısım seçmende mevcut.
Sayın Haluk ALICIK’ta böyle bir arzu ve istek yok.
Kendisi seçildiği partide siyaset yapmak arzusunda ve geldiği siyasi çizgiden ayrılmaya hiç niyeti yok.
Bize göre, Ak Partiye oy veren seçmen içinde kendisine sempati duyan ve destekleyen seçmeni kaybetmek istemediğinden, bu dedikoduların yapılmasını kesin bir dille itiraz etmemektedir.
Yani bu durumdan kendi lehine faydalanmaktadır.
“Ne kızı vermekte, ne de dünürcüyü küstürmektedir. “
Belki de bu bir politika değil, karakterinden kaynaklanıyordur.
Zira ikili ilişkilerdeki başarısı herkes tarafından bilinmektedir.
Siyasetteki başarısı da bizce bu özelliğinin bir sonucudur.
Tabi bunu daha fazla sürdürebilir mi?
Sanırım bu durumu sürdürmesi artık zordur.
Bize göre, AK Partinin böyle bir talebi varsa, artık bu talepten vazgeçmelidir.
AK Parti ilçeye hizmet için ne yapması gerekiyorsa ona yoğunlaşmalı,
2019 yerel seçim hesaplarını buna göre yapmalıdır.
Ancak şunu söylemekte de fayda var.
Bu dönemde Başkanın işi bir önceki dönem kadar kolay olmayacaktır.
Çünkü, belediye bütçesinin iyi yönetilip yönetilmediği bundan sonra çok konuşulacaktır.
Sayın Alıcık belediyeyi borçsuz devralmıştı, şimdi belediyenin borçlu olduğu hepimizin malumu.
Büyükşehir yasasıyla daralan bütçe ve mevcut borçla nasıl hizmet üretecek izleyip göreceğiz.
Zira Büyükşehir yasasından dolayı ciddi anlamda para sıkıntısı yaşamakta ve mevcut taşeron firma çalışanlarında fazlalıkların olduğu ve işten çıkarmaların kaçınılmaz hal aldığı hepimizin malumudur.
Bu sorunun çözümü, ilçe halkının alacağı hizmetin miktarı ve kalitesiyle doğrudan alakalıdır.
Sayın başkan Haluk ALICIK’ın ilçe halkından “iki yıl mühlet” istemesi bu sıkıntının varlığını ve büyüklüğünü göstermektedir.
2011 seçimlerinden sonra mahalli gazetelerde ilçemizin geçmişinden başlayıp günümüze kadar elde edilen kazanımları ve kaybettikleriyle ilgili bir makale kaleme almış ve bazı önerilerde bulunmuştum.
Bu yazı arşivde duruyor.
Nazilli için tespitlerim ve önerilerim de orada duruyor.
Önümüzdeki günlerde bu makale çerçevesinde neler yapılmış, neler yapılmamış mukayese etmek istiyorum.
Artık kişiler üzerinden siyaset değil, ilkeler ve ihtiyaçlar üzerinden siyaset yapılmalıdır.
Bırakalım Sayın Başkan hangi partiden seçildiyse ve vaadleri neyse ona yoğunlaşsın.
Nazilli’liler artık, Başkanın Ak Partiye geçmesini değil.
Kentin geleceğini ve alacağı hizmetleri konuşmalıdır.
Sosyal medyada bu konuyla ilgili düşüncelerinizi #aydınkonuşuyor etiketiyle paylaşın, yayınlayalım!
