Bu hafta makale yazmakta oldukça zorlandım inanın. Son bir haftada ülkemizde olanlardan o kadar etkilendim ki önce hemen kaleme sarılıp  kızgınlığım, öfkemi sizlerle paylaşmak istedim.

Ama tabii ki buna hakkım yoktu. Önce sakinleşmem ve öfkemi yenmem gerekliydi.

Aslında bu hafta kiminle görüşsem aynı durumda...

Malum mesleğim icabı dakika dakika güncel haberler iç içeyim. Aynı zamanda Türk, Alman ve diğer basın organlarını yakından takip ediyorum. Tabii hal böyle olunca son gelişmelerden çok yoğun etkilendim.

Ülkemin bu hallere gelmesi beni çok üzdü. Yıllardır ülkemin başına bela olan, PKK bir yer işgal ediyor, adını değiştiriyor, sonra da yüce dinimi vahşetine alet etmeye çalışan diğer baş belası terör örgütüyle başı sıkışınca Türkiye’den yardım istiyor. Tabii bu arada polis, asker öldürmeye ve karakollar basmaya devam ediyor. Bir de tüm dünya onların Türkiye’de haince pusularla öldürmeye kalktıkları Mehmetçiklerimizi onlara yardım için niye oraya göndermiyoruz diye bize baskı yapıyor. Daha dün Telefar’da, Musul’da ve diğer Türkmen yurtlarında olanlara sağır kalanların, bugün birden bire insanlık duyguları kabardı.

Gel de şimdi etkilenme...

Bu konunun ayrıntılarına hiç girmeyeceğim, çünkü günümüzdeki sosyal medya sayesinde herkes her şeyi çok iyi görüyor, biliyor

Neyse kendime hakim olmalıyım, kendim kendi kalemimden ürküyorum, daha fazla yazamayacağım...

Lütfen aklımızı başımıza alalım, komşularımızın düştükleri durumlardan ders çıkaralım, ne olursa olsun birlik ve beraberliğimizi koruyalım, düşmanlarımızın ekmeğine yağ sürmeyelim...

Sosyal medyada bu konuyla ilgili düşüncelerinizi #aydınbunukonuşuyor etiketiyle paylaşın, yayınlayalım! 

facebook.png twitter.png

habericiuygulamalar.jpg