Galatasaray, Tobol karşısında yeni sezonun ilk resmi maçına çıkıyor. Taraftarının "Savunma nasıl olacak? Orta saha eksik mi kalacak? Başka kimler alınacak?" gibi endişeleri ve soru işaretleri var akıllarının bir köşesinde. Ama uzun zamandan beri ilk defa teknik direktörden yana içleri rahat! Hatta sahada daha önce yan yana oynamış futbolcu sayısı üç; 4-3-3'lük sistemdeki yerini anlayıp da uyabilen oyuncu sayısı bir ; ilerideki üç oyuncudan kaleye bir şut atabilen sayısı sıfır ve Tobol'un daha 2. dakikada bulduğu gol sayısı bir olmasına rağmen! Daha kimse ne yapacağını anlamamışken orta sahadan çıkan hızlı bir top ve savunmadaki bir zaaf Zhumaskaliyev'in topu ağlara yollamasıyla sonuçlanıyor. Sonra Tobol oldukça sert, pozisyon yaratmakta fazlasıyla cimri ve gayet içine kapanık bir tavırla eldekini koruma derdine düşerken Galatasaraylı futbolcular suratlarında ifadesiyle ve takım oyununa pek katkıları olmadan bir ileri bir geri koşuyorlar sahada bireysel bireysel... İkinci yarıda beklenen oluyor. Frank Rijkaard'ın yarım devrelik 'kenar süsleri' Baros ve Arda giriyor oyuna. Ama keyif kalite açısından 55'te kullanılan kornerin Baros'un kafasıyla rahat rahat gol olması dışında 'yaprak kıpırdamıyor!' 72'de Alpaslan ikinci sarı ile Galatasaray'ı 10 kişi bırakıyor.

SIKINTI İSTEM DEĞİŞİKLİĞİ
Rakip Galatasaray'a göre daha hazır belki ama kalite farkı ağır basıyor. Son dakikalarda Tobol'un kurmaya çalıştığı 'baskıcık'ı saymazsak oldukça 'durgun' geçen maçta beraberliği alan Galatasaray'da futbolculardan çok, forma oluyor. Bu karşılaşmadaki futbol henüz kıstas değil. Unutmamak lazım; bitkinin bile yeri değiştiğinde alışması zaman alır! Ama Galatasaray'da esas sıkıntı futbolcu ve teknik direktör değişikliğinden ziyade sistem farkı olacak gibi duruyor