Sevgili okurlar seyirciler, şimdi size doğruların peşinde koşan bir gazetecinin, bizim gibi bir ülkede başına neler gelebileceğini gösteren hem ibret verici, hem de traji komik bir örnek anlatacağım.

Hatırlayacaksınız 90” lı yılların ortalarında İstanbul"da Avcılar"dan başlayarak Büyükçekmece"ye kadar uzayan topraklarda korkunç bir arazi ve rant yağması yaşanmıştı. İçişleri eski bakanlarından Sadettin Tantan döneminde bu yağmayı yapanların üzerine gidilmiş, operasyon sonucunda çoğu yerel yönetici olan bazı kişiler, çete suçlamasıyla tutuklanmıştı. Ancak Tantan”ın görevi bırakmasından sonra bu soruşturma sürüncemede kalmıştı. Biz ARENA ekibi olarak 2004 yılında bu dosyayı yeniden açtık ve “asrın yağması” adı altında ekranlara getirdik. Yağmayı anlatan 6 program yaptık. Programlarımıza kasetlerimiz bile seyredilmeden mahkemece yayın yasağı kondu. Ama biz yılmadık ve uzun bir hukuk mücadelesi vererek, haberlerimizi ekrana getirmeyi başardık. “Asrın yağması”nı anlatan programlarımız hem Kanal-D"de hem de CNN Türk”te haftalarca yayınlandı. Araştırmamızı yaparken gördük ki, jandarma soruşturması sırasında yağmacılar, bizim de adımızı kullanmışlar, çevreye güç gösterisi yaparken “Uğur Dündar"a da buradan iki blokluk yer verdik!” demişler. Biz bunun üzerine adımızı kullanan kişileri bulduk ve kamera önünde bu iftirayı niçin attıklarını sorduk… Hık mık ettiler, söylenenlerin doğru olmadığını, bırakın arsa vermeyi, benimle hiç karşılaşmadıklarını ve bunun bir iftira olduğunu itiraf ettiler. Ama ben bununla da yetinmedim Başbakan Tayyip Erdoğan, İstanbul Valisi Muammer Güler ve Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah"ın da bulunduğu bir ortamda, “asrın yağması”nın korkunç boyutlarını onlara anlatarak bu konunun üzerine mutlaka gidilmesi gerektiğini söyledim. Ama yeniden bir soruşturma başlatılmadı.

Evet sevgili okurlar, şimdi birileri kalkmış güya ben orada o zamanki adıyla kavaklı belediyesinden iki blokluk yer almışım komedisini, gerçekmiş gibi yutturmaya çalışıyorlar. Hemen belirteyim, ben bu haberleri yapana kadar Kavaklı denen yerin neresi olduğunu bile bilmiyordum. Kavaklı Belediyesi"nden içeri adımımı atmış değilim. Hiçbir yerel yöneticiyi tanımam etmem. Bu kişilerle hayatımda karşılaşmış değilim. Daha sonra Beylikdüzü adı verilen bu bölgede ne benim, ne yakınlarımın, ne de kan bağımın olduğu kişilerin bırakın iki blokluk apartman yapılacak araziyi, tek santimetre kare bile toprağımız olmadı. Evet olmadı… Bu hafta ARENA"ya dürüstlüğüyle ünlü İçişleri Bakanı Saadettin Tantan"ı konuk ederek bu şerefsizliği yapanların gerçek yüzünü ve bizi niçin sürekli biçimde iftiralarının hedef tahtası yaptıklarını açıklayacağız. Belgeleri, itirafları yayınlayacağız. Birileri yandaş olmadığımız için bizi yıldırıp, bezdirip, sizin gerçekleri öğrenme hakkınıza hizmetten vazgeçirmeye çalışıyor. Ben de gülerek diyorum ki it ürür kervan yürür. Ne dersiniz? (UĞUR DÜNDAR)