ODTÜ'de hasar gören organların tedavisinde kullanılan ve büyük çoğunluğu yurt dışından temin edilen biyomalzemelerin yerli teknolojilerle üretimini yapacak ''Biyomalzeme ve Doku Mühendisliği Mükemmeliyet Merkezi-BIOMATEN'' açıldı.

ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezinde düzenlenen açılış töreninde konuşan ODTÜ Biyolojik Bilimler Bölümü Öğretim Üyesi ve ''Biyomalzeme ve Doku Mühendisliği Mükemmeliyet Merkezi'' Başkanı Prof. Dr. Vasıf Hasırcı, işlevini kaybeden organlara destek veren kalp kapakçığı, kontak lens, kalça protezi gibi pek çok farklı özellikteki ürünün biyomalzemelerden yapıldığını anlattı.

Bu malzemelerden kemik ve deride kullanılanların vücutta eriyerek yerini gelişmekte olan yeni dokuya bıraktığını kaydeden Hasırcı, böylece iyileşmenin hızlandırıldığını belirtti.

Hasırcı, bugün dünyada 75 milyon kişinin kontakt lens taktığını, ortopedide yılda 200 binden fazla kalça ve diz protezi ya da polietilenin kullanıldığını, bu gelişmelere karşın binlerce hastanın halen organ beklediğini ve her yarım saatte yeni bir kişinin bekleyenler listesine eklendiğini kaydetti.

ULUSAL VE ULUSLARARASI PAYDAŞLAR

Biyomalzemelerin tamamen yerli teknolojilerle geliştirilmesi için kurulan mükemmeliyet merkezine, GATA, Hacettepe, İTÜ, Yeditepe, Kocaeli, İTÜ, Çukurova ve Acıbadem Üniversitelerinden araştırmacıların da destek vereceğini bildiren Hasırcı, ayrıca Sağlık Endüstrisi İşverenler Sendikası (SEİS), OSTİM Medikal Kümelenmesi ve ODTÜ Teknokent'in Ulusal Danışma Kurulu olarak görev yapacağını anlattı.

Hasırcı, merkeze ayrıca, eğitim ve araştırma kurumlarından üniversitelerden Harvard, MIT, MGH, Drexel ve Tufts Üniversiteleri (ABD), Londra Üniversitesinden (İngiltere) ve Minho Üniversitesinden (Portekiz) öğretim üyelerinin de çalışmalarda Uluslararası Danışma Grubu olarak destek verme rolünü üstlendiklerini kaydetti.

''SAVUNMADAKİ DESTEK SAĞLIK SEKTÖRÜNE DE VERİLSİN''

Açılışta konuşan ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar da ODTÜ'nün toplam harcamalarının üçte birinin araştırmaya ayrıldığını ifade etti.

ODTÜ'nün araştırmadaki başarısının ''tartışılmaz'' olduğunu vurgulayan Acar, ''Türkiye ucuz hammadde ve işçilikle rekabet eden bir ülke resminden sanayi ve verimlilik için mücadele eden bir ülke haline geldi. Ama önümüzdeki esas görev, inovasyon düzleminde rekabet ve kendi teknolojisi ve ürünlerini yaratır bir ülke haline gelmek'' dedi.

Rektör Acar, Türkiye'nin savunma sanayine ciddi destekler verdiğinin altını çizerek, aynı politikaların sağlık ve tıp alanında da uygulanması gerektiğini belirtti.

OSTİM Başkanı Orhan Aydın da OSTİM'de 50'ye yakın firmanın sağlık sektörü alanında faaliyet gösterdiğini, ancak dağınık halde bulunan bu firmaları bir platform altında toplamaya çalıştıklarını anlattı.

Türkiye'nin bu alanda ihtiyaç duyduğu malzemelerin büyük çoğunluğunu yurt dışından temin ettiğine işaret eden Aydın, ''Türkiye'de yabancı ürüne odaklı mantalite değişmeli. Bunu sürdürmek ve bundan refah elde etmek mümkün görünmüyor. bu nedenle açılan bu merkez bizler için büyük önem taşıyor'' diye konuştu. ODTÜ Teknokent Müdürü Mustafa Kızıltaş da kurulan merkeze destek vermek için hazır olduklarını söyledi.

Merkezde yapılacak çalışmaların tıp alanında uygulamaları konusunda destek verecek olan GATA Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tuğamiral Hayati Bilgiç ise GATA ile ODTÜ'nün tıp ve teknoloji konusundaki işbirliğinin 2004'de başladığını ve uyum içinde sürdüğünü kaydetti.

İki kurumun işbirliği ile 2010'da 13 proje, bu yıl da 11 proje üzerinde çalışıldığını anlatan Bilgiç, yeni kurulan merkezle de bu projelerin sayısının artacağına işaret etti.

Merkezin uluslararası danışma kurulu üyelerinden Drexel Üniversitesi Yaşam Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Banu Onaral da Türkiye'nin yurt dışındaki beyin gücünün Türkiye'de kurulan mükemmeliyet merkezlerinde yürütülecek araştırmalar için hazır beklediğini söyledi.

Ntvmsnbc