Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, çocukların yeni anayasa çalışmalarına katkısının büyük önem taşıdığını belirterek, ''Yüksek ahlaklı, bilgiyi ve teknolojiyi yakalamış gençler ve çocuklar yetiştirmek istiyoruz. Bu hedefe ulaşabilmemiz için herkesin 'bu sefer oldu' diyeceği bir başarı hikayesinde kendi imzasının olmasını arzu ediyoruz'' dedi.

TBMM, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile UNICEF işbirliğiyle düzenlenen ve 2 gün sürecek ''Yeni Anayasa Çalışmasında Çocuk Görüşü Çalıştayı'', Dedeman Otel'de başladı. Şahin, burada yaptığı konuşmada, 10 yıldır, bir taraftan Türkiye'nin ekonomik kalkınmasını tamamlarken diğer taraftan adaletli şekilde paylaşımı, hak temelli, 74 milyonun birinci sınıf vatandaş olduğu bir Türkiye'yi yakalama hedefiyle yollarına devam ettiklerini söyledi.

Türkiye'deki 74 milyon insanın, özürlüsü özürsüzü, yaşlısı genci, kadını erkeğiyle birinci sınıf vatandaş olacağını belirten Şahin, ''Nerede doğarsa doğsun, kimin evladı olursa olsun, insansa insanca yaşaması gerekiyor'' dediklerini, 10 yılda bütün engelleri kaldırmaya ve yeni hedeflerle, hayalleri çok daha yüksek tutmaya gayret ettiklerini belirtti.

Türkiye'nin bugün aşması gereken iki önemli engel olduğunu ifade eden Şahin, ''Milli birlik ve kardeşlik projesini, sivil anayasasını gerçekleştirmiş bir Türkiye'yi hiç kimse, hiçbir şekilde tutamayacak. Bölgenin ve dünyanın lider ülkesi olarak yoluna devam edecek'' dedi.

Sivil anayasanın önemine değinen Şahin, çocuklara ''Sizler sivil anayasanın ne kadar önemli olduğunu yaş itibariyle ancak kitaplardan okuyarak anlayabiliyorsunuz ama 80'li yılları yaşamış, öğrencilik yapmış bir ablanız olarak ne kadar zor dönemlerden bugüne geldiğimizi biliyoruz. Hep olağanüstü şartlarda anayasamız oldu. Ya savaşlardan ya darbelerden sonra anayasa yaptık ama bugün artık çok farklı bir Türkiye'deyiz. Bugün her şey olağan ve her şeyin olağan olduğu şartlarda anayasa yapmayı başarmak durumundayız'' diye seslendi.

Anayasanın toplumsal sözleşme, bir çatı olduğunu dile getiren Şahin, şöyle devam etti:

''Yüzde 50'si genç nüfusa sahip bir ülkede sizleri dinlemeden, sizlerin bakışını yansıtmadan, empatinizi koymadan nasıl sağlıklı bir anayasa yapabilirdik. Bunu yaptığımız zaman ne kadar doğru bir bakış açısıyla geleceğe hedef koyabilirdik. O yüzden istedik ki sizlerin bakış açısını koyalım. Sizlerin sorunları nasıl çözmek iradesinde olduğunuzu hissedelim ve onu yansıtalım. Çünkü zaman değişiyor, her şey çok hızlı değişiyor. Zamanın ruhunu yakalamak ve değişimi yönetmek durumundayız.

Ben sizlerin oturduğu koltukta yaklaşık 25-30 yıl önce oturdum. 25-30 yıl önce ne dünya bu dünyaydı ne ülke bu ülkeydi ne sizlerin beklentisi bizim beklentimizle aynı doğrultudaydı. Benim sizin adınıza tepeden indirmeci, tek tipçi bir politikayla bir anayasa yapmam, yazdırmam mümkün olamaz. Sizlerin her birinizin duygusal zekası, soruna bakma, çözüm kabiliyeti bu yüzden çok önemli.''

-''Daha yapacak çok işimiz var''-

Atatürk'ün Cumhuriyeti kurarken ''fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesiller'' diye ortaya koyduğu temelin kendilerinin ana ekseni olduğunu vurgulayan Şahin, ''Yüksek ahlaklı ve teknolojinin bütün imkanlarından faydalanmış, bilgiyi ve teknolojiyi yakalamış gençler ve çocuklar yetiştirmek istiyoruz. Bu hedefe ulaşabilmemiz için anayasadaki bu temel mantığın tam oturması ve herkesin 'Bu sefer oldu, bu sefer bunu başardık' diyeceği bir başarı hikayesinde kendi imzasının olmasını arzu ediyoruz'' dedi.

Şahin, eğitimin önündeki engelleri kaldırmadıkları, sağlıkta, istihdamda fırsat eşitliği sağlamadıkları, kadın ve erkeği eşitlemedikleri, cinsiyet temelli kalkınma hamlesini başaramadıkları sürece 2023 vizyonuna ulaşmalarının, ileri demokrasiye ulaşmanın, güçlü toplum ve lider ülke olmanın mümkün olmayacağını söyledi.

Türkiye'nin, gelecek adına ortaya koydukları hedeflere ulaşması için çocukların eğitim, bilgi ve teknolojinin yanı sıra kültürel değerlerini öğrenmesi gerektiğini belirten Şahin, şunları kaydetti:

''Hedefimiz, 'bilgimle, donanımımla, direncimle dünyada bütün çocuklarla rekabet edebilirim' diyen altyapıya sahip çocuklar yetiştirmek. Son 10 yılda bunun için gerekli bütün bütçeyi ayırdık, altyapıyı oluşturduk, yönetim mekanizmalarını güçlendirdik ama eksikliklerimiz, daha yapılması gereken şeyler olabilir. İşte o yüzden bugün, sizin burada ne diyeceğinizi çok önemsiyoruz. Sizin adınıza konuşma dönemi bitti. BM Çocuk Hakları Beyannamesi'ni imzalamışız, Çocuk Koruma Kanunu'nu çıkarmışız. Hukuki olarak birçok temel altyapıyı oluşturmuşuz ama bugün hala çocuk işçiliğiyle ilgili bir sorunla baş etmeye çalışıyorsak, bugün çocuk istismarıyla ilgili yeni sorun alanlarıyla uğraşıyorsak, daha yapacak çok işimiz var.

Birincisi, sizin birey olarak bütün haklarınızı korumak, sizi birey olarak güçlendirmek, bütün altyapınızı oluşturmak bizim görevimiz. İkincisi, birey olarak güçlendirirken sizi korumak ve kollamak, size karşı oluşabilecek bir takım sorunları, istismarları çözecek hukuki alt yapıyı düzenlemek de yine bizim görevimiz.''

-''Popülizm yapmıyoruz, inanıyoruz''-

Çocuklar adına, çocuk istismarını önleme, çocuk haklarını güçlendirme adına yapmaları gereken her şeyi yapacaklarını, sorunları arkada bırakacaklarını bildiren Şahin, bu konuda oluşturdukları Bilim Kurulu'nda yapılan çalışmalara değindi.

Kadınlarla ilgili verdikleri mücadelede olduğu gibi çocuklarla ilgili sürecin de takipçisi olacaklarını dile getiren Şahin, ''Hem istismarı önleyeceğiz hem her türlü ayrımcılığı reddeden bir anlayışla sorunlarını çözeceğiz. Çocuk haklarını güçlendireceğiz, hukuki eksikliklerimizi tamamlayacağız, uygulamadaki yetersizliklerimizi hızlı şekilde gidereceğiz. Şuna inanmanızı istiyoruz. Bunların hiçbirini popülizm diye yapmıyoruz, laf olsun diye de söylemiyoruz, inanıyoruz. Hayallerimiz, hedeflerimiz var. Genci yaşlısı, kadını erkeğiyle el ele, gönül gönüle vereceğiz. Cumhuriyetin 100. yıl hedeflerine belki bu işbirliğiyle çok daha erken ulaşacağız'' diye konuştu.

-''Söyleyecekleri en ufak sözü ciddiye almamız gerekiyor''-

TBMM Çocuk Hakları İzleme Komitesi Başkanı Cevdet Erdöl ise Türkiye'de nüfusun yarısının çocuklardan oluştuğunu, bu nedenle çocukların Türkiye için diğer ülkelerden daha önemli olduğunu söyledi.

Türkiye'nin çok önemli bir dönemeçte olduğunu ifade eden Erdöl, ülkenin toplumsal sözleşmesi olan yeni bir anayasanın hazırlandığını ifade etti.

Erdöl, ''Elbette ki bunun TBMM görüşmeleri yapılıyor ancak seçme ve seçilme hakkı olmayan yaklaşık nüfusun yarısını, bu sürecin dışında tutmak hiç de akılcı değildi. Çocukların bu sürece katılması bu bakımdan da çok önemlidir. Çocukların söyleyeceği en ufak sözleri ciddiye almamız, onları Meclisteki tartışma ortamına taşımamız gerekiyor. Bu yüzden toplantıyı çok önemsiyorum'' dedi.

UNICEF Orta Doğu Avrupa ve Bağımsız Devletler Topluluğu Bölge Ofisi Direktörü Marie-Pierre Poirier, Türkiye'ye ülkenin geleceğiyle ilgili çocuklara söz hakkı verdiği için teşekkür ederek, ''Türkiye, yeni bir anayasanın hazırlanması aşamasında yeni nesillere de söz hakkı tanıyan nadir ülkelerden biri'' diye konuştu.

Çocuk Hizmetleri Genel Müdürü Abdülkadir Kaya da yeni anayasa için çocuk görüşlerinin alınmasının son derece önemli olduğuna işaret etti.
 

haber7.com