İmaj danışmanı Kemal Doğulu, müzik dünyasının iki ünlü isminin giyim tarzları hakkında açıklamalarda bulundu: Tarkan çok kötü... Ajda ise vücut diline göre giyinmiyor.

Cine5'te yayınlanan Cine City programında Kemal Hamamcıoğlu'nun sorularını yanıtlayan imaj danışmanı Kemal Doğulu çarpıcı açıklamalarda bulundu. Doğulu, pop müziğin iki önemli isminin giyim tarzlarını sert bir şekilde eleştirdi. Tarkan için, "O kadar kısa boya, yıllarca İspanyol paça pantolon giydi!" diyen imaj danışmanı, Ajda Pekkan için de, "80'lerde çok kendi özgüydü. Giyimi çok özenti duruyor" diye konuştu.

Tarkan'ın stilini nasıl buluyorsunuz?

Tarkan, bir türlü olduramadı. Bir kere o kadar kısa bir boya, yıllarca İspanyol paça pantolon giydi. Olamaz böyle bir şey. Sonrasında takım elbise giydi. O tarza da devam etmedi. Bence eğer böyle bir tarz yapıldıysa, bir süre devam edilmeli. Yaptığı müzikle kılığının uyum sağlaması gerekiyor. Tarkan'da bu yok! Tarkan hep kötü giyiniyor.

AJDA ÖZENTİ

Ajda Pekkan'ın tarzını nasıl buluyorsunuz?

Çok zorlama. 63 yaşında bir kadın gibi giyinmemeli ama 25 yaşında gibi de giyinmemeli. Eğer giyinecekse de daha vücut diline uygun giyinmesi lazım. Onu giydiren insanlarla çalışmaya devam ederse çok tekrar ve çok özenti duracak. Ajda Pekkan 80'lerde çok güzel ve kendine özgüydü. Onun yaptığı her şey moda oluyordu. Şu an böyle bir durum söz konusu değil!

Hande Yener ile çalışmaya ara vermeyi düşünmüyor musunuz?

Akraba olduğumuz için sürekli beraberiz. Her sanatçının bir takıntısı vardır. Hande'nin takık olduğu isim de benim. Biz kendi içimizde sürekli değişim peşindeyiz. Eğer hep aynı şekilde bir iş çıkıyor olsa, biz de sıkıcı olabilirdik. Hande'nin nasıl iyi gözükeceğini biliyorum. Hande kendini ifade etmek istemiyor. Hande teslim oldu bana. Çünkü iyi olacağını biliyor. Hande'nin bu kadar merak edilmesinin nedeni sürekli değişmesi. Herkes merakla onun nasıl bir değişime uğrayacağını bekliyor. O, bir fenomen.

Kimin imaj danışmanlığını yapmak istersiniz?

Çalışmadığım insan kalmadı nerdeyse. Ama delilik anlamında Yıldız Tilbe ile çalışmak istiyorum. Onun imajını tasarlamak isterim. Çünkü kendine has bir duruşu var.

En büyük defonuz ne?

Kararsızlığım. Başkası hakkında çok kararlı olabilirim. Görsel yönde en doğrusunu başkası için düşünebilirim. Ama kendimle çok çelişiyorum. Bir gün sevdiğim bir şeyden öbür gün nefret edebiliyorum.

SAÇIMI KENDİM KESERİM

Saçınızı kim kesiyor?

Kendim kesiyorum. Parmağımda göz var diyorum. Aynaya hiç bakmadan saçımı kesiyorum. Sonrasında aynaya bakıp son rötuşları yapıyorum. Başkasına saçımı kestirip mutsuz olacağıma kendim kesip mutsuz olmayı tercih ediyorum. Bir an geliyor kazıtıyorum saçımı. Her şey benim elimin altında olduğu için çok rahatım.

Demet Akalın ve Hande Yener'in barışması hakkında ne düşünüyorsunuz?

Onların barışması ayrı bir konsept oldu. Birinden nefret etmek en kolayı, sevmek zordur. Eski dosttan düşman olmaz. Onlar zaten önceden iyi dosttular. Şimdi onların birbirleriyle bu kadar eğlendiği hallerini görünce eski halleri aklına geliyor insanın. Bu yüzden fotoğraf çekiminde birbirlerini yolmalarını istedim. Sonrasında da öpüşüp koklaşmalarını. Geçmiş ve günümüz teması ortaya çıktı. Eğlenceli, matrak bir çalışma oldu. Çekerken de çok eğlendik. Şimdi beraber bir turneye başlayacaklar ve single çıkaracaklar./vatan