Sümer Ezgü, Barış Manço’dan ilham alarak çok farklı bir albüm çıkardı; Sümer Ezgü ve Süper Çocuklar... Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdiğini söyleyen Ezgü, oğlu Ozan dahil Aleyna Kabaca, Benay Özkan, Beril Ezgü, Bilge Şam, Ece Güngör, Duygu Özel, Melisa Yazbatmaz, Tolga Bıyıklıoğlu, Tuğçe Göğebakan, Tuğçe Kader Bulut, Zeynep Çetinbaş ve Zeynep İlsu adlı pırıl pırıl çocuklarla Kalenin Bedenleri, Leblebi Koydum Tasa, Tin Tin Tini Mini Hanım ve Horozumu Kaçırdılar türkülerini seslendirdi. Ezgü ayrıca bir yıl içinde iki ayrı albüm daha hazırlayacağını müjdeliyor: “Hakiki Angara Havaları ve Sümer Ezgü türküleri Remix adlı iki albüm daha var sırada. Remix albümünün sahillerde ve radyolarda çok dinleneceğini ve bu türküleri genç kuşağın da seveceğini düşünüyorum.”

Çocuklarla türkü söyleme fikri nasıl ortaya çıktı?

 Oğlum Ozan ilham kaynağım oldu. Genelde Hannah Montana, One Direction ve Justin Bieber gibi şarkıcıları ve grupları dinler. Türküye de ilgisi var, konserlerime de gelir ama dinlediği hep yabancı müzik. Oradaki ritim, güçlü sesler ilgisini çekiyor. Ben de türküleri çocuklara nasıl dinletebilirim diye düşünmeye başladım. Oğlumun müzik öğretmeniyle ‘Ne yapabiliriz de türküyü sevdirebiliriz?’ diye konuştuk. Öğretmeni müzik derslerinde türkü dinletildiğini ama çocukların daha çok sahne müziğinden hoşlandığını söyledi. Biz de buradan yola çıkarak 8-11 yaş aralığındaki 12 çocuktan oluşan bir grup kurduk. Grubun ismini de çocuklar koydu: Süper Çocuklar! 

Sahne müziği derken...

Yani bateri, gitar seslerini, rock soundlarını duymak istiyorlar. Biz de türküleri onların dinlemek istediği gibi sahne müziğine uygun olarak yeniden derledik. Türküleri; rock ve senfonik altyapıyla ve halk müziği enstrümanlarıyla harmanladık. Cura, sipsi, zurna, bağlama gibi otantik sazlarımızı ekledik.

EĞLENCELİ TÜRKÜLERİ SEÇTİK

Türküleri neye göre seçtiniz?

Türküleri çocuklara göre seçtik. Kulaklarına hoş gelen, esprili, eğlenceli, tekerleme gibi olan türküleri çok beğendiklerini farkedince Horozumu Kaçırdılar, Tin Tin Tini Mini Hanım, Hopa Şina Şinanay, Leblebi Koydum Tasa’da karar verdik. Türküleri çocuklarla düetler ve vokaller yaparak çok eğlenceli hale getirdik. İki türküye de remiks yaptık. Hem de bayağı kulüp remiksi! Bu şarkıları doğum günleri kutlamalarında ya da eğlencelerde çalabilecekler.

Neden sadece dört türkü seçtiniz?

Çünkü bu albümün devamı gelecek. Önü açık! Hatta ikinci albümün okulu bile belli. Antalya’da bir köy okulundaki çocuklarla söyleyeceğiz türküleri. Sonrasında da hep farklı okullardaki çocuklarla bir türkü albümü yapacağım.

Çocukların stüdyoya girdiğinde tepkisi nasıldı?

İlk başta kulaklıktan ses duymaya alışık olmadıkları için afalladılar ama bas sesi, gitar, güçlü ritimleri duyunca çok eğlendiler. Ne var ki hiçbiri kendi sesini beğenmedi. Duyduklarında suratlarını falan buruşturdular (gülüyor). Ben de zorlandım. Çünkü onlar ilk başta söyleyip gideceklerini düşündüler. Tabii profesyonel bir iş yaptığımız için uzun sürdü kayıtlar. Sıkılanlar oldu, ‘Ben gelmeyeceğim’ diyenler oldu, kayıt esnasında susup etrafı izleyenler oldu. Her seferinde de onların enerjilerini yükseltme işi bana kaldı. ‘Haydi bakalım pasta yiyelim’, ‘Haydi mola veriyoruz, biraz oyun oynayalım’ gibi aktiviteler yaptık.

Böyle bir albüm ilk kez mi yapılıyor?

Çocuklara yönelik yapılan şarkılar vardı ama bu tarz bir çalışma Türkiye’de ilk kez yapılıyor. Çocukların önemsenmediğini düşündüğüm için zaten böyle bir işe başladım. Çünkü Barış Manço’dan sonra böyle bir çalışma olmadı.