Yeni anayasa yapım süreci konusunda soruları yanıtlayan Bal, MHP'nin anayasa değişikliğini çok ciddiye aldığını ve bu kapsamda 2007 yılından bu yana çalıştığını söyledi.

Bal, 1876, 1921, 1924, 1961 ve 1980 anayasalarının felsefeleri ve son 30 yılda dünyadaki anayasa değişikliklerinin tamamı ile anayasa önerilerini incelediklerini dile getirerek, "Kuzey kutbunda Finlandiya'dan Güney kutbundaki Güney Afrika Cumhuriyeti'ne kadar. Bunlardan bir sonuç elde ettik. Elde ettiğimiz bu sonuca, 21. yüzyılın evrensel insanlık değerleri dedik ve partinin hafızasına aldık" diye konuştu.

Bu çalışma kapsamında MHP'nin anayasa yapımındaki yol haritasını belirlediklerini ifade eden Bal, yol haritasının, esas itibariyle uzlaşmaya dayalı olduğunu anlattı.

"Dikta ve dayatma anayasasıyla bir imparatorluk kaybetmişiz. Kurtuluş Savaşı vermişiz. Bir rejim değişikliği yaşamışız. 2 darbe, 3 muhtıra, 2 ihtilal teşebbüsü görmüşüz. Dünyada böyle bir anayasa değişimi geçmişine sahip bir ülke yok" diyen Bal, şunları söyledi: "Dünyada anayasa yapımında bu kadar ağır bedel ödeyen başka bir ülke de yok. Dolayısıyla yeni anayasa, konfeksiyon bir anayasa da olmasın. Bize uygun bir anayasa olsun, ne bol gelsin, ne dar gelsin. Rengi, şekli toplumun beklentilerini karşılasın.

Bugün insanlık temel hak ve hürriyetler bağlamında çok önemli mesafeler kaydetti. Bireylerin temel özgürlüklerine dair ulaştığı ilkelere, diğer milletlerden daha fazla bizim katkımız olmuş. Dolayısıyla bizim de katkımızla oluşturulmuş insanlık değerlerinden milletimizin her ferdinin azami yararlanması gerekir. Temel prensibimiz bu. Milletimizin her ferdi bireysel anlamda azami ölçüde özgürlük alanlarını genişletelim ve derinleştirelim. Bugünkü anayasadaki gibi şu özgürlük vardır ama lakin gibi sınırlandırmaları kaldıralım."

MHP'NİN KIRMIZI ÇİZGİLERİ

Yeni anayasa konusunda MHP'nin kırmızı çizgilerinin bulunduğunu vurgulayan Bal, anadilde eğitim ile anadili öğrenme konusunun birbiriyle karıştırıldığını ifade etti. Bal, "Eğitim ile öğretim arasındaki farkı ortadan kaldırarak, masum bir hale getirip, millet bütünlüğünü bozucu, devleti de yönetilemez hale getirici bir kötü sonuç doğurucu bir gidişat vardır. MHP olarak bunun önünü kesmek istiyoruz" dedi.

Türkiye'de 47 etnisiteden bahsedildiğini, anadilde eğitimin getirilmesiyle bunların tamamının bu haktan yararlanmak isteyeceğine işaret eden Bal, "Eğitim görmüş ama biri diğerini anlamayan 47 ayrı grup. Bu ülke yönetilebilir mi? Bu kişi devlet memuru olunca ya yanında 46 tercüman bulunduracak veya onun hizmet vereceği birime 46 tercümanla birlikte gidecek" dedi.

Bal, eyalet sistemine de karşı olduklarını belirterek, şöyle devam etti: "Türk Milleti kimliği altında millet bütünlüğünün bozulmasına, üniter devlet yapısının bozulmasına karşıyız. Parlamenter demokrasi dışındaki arayışlara karşıyız. Başkanlık sistemi dahil. Yargı bağımsızlığının tam olarak gerçekleştirilmesinden yanayız. İlk 3 madde dediğimiz, yazımında sorun olan ama özünde doğru olan kuralların değiştirilmesine karşıyız.

Laiklik kelimesinin dinsizlik olarak algılanmasına karşıyız. Laiklik kelimesinin tanımını yapmak çok zor ama laikliği öyle anlayış içinde tutmalıyız ki ne dinsizlik olarak algılansın, ne dini değerlere karşı olarak algılansın ne de bu kapsam içinde devlet işlerinin din esasına dayalı olarak yapılmasına imkan versin. Laiklik ilkesini din ve vicdan hürriyetini hayata geçirecek bir anayasal zemin olarak görüyoruz."

TÜRKEŞ'İN BAŞKANLIK SİSTEMİ ÖNERİSİ

MHP'nin kurucu genel başkanı merhum Alparslan Türkeş'in, başkanlık sistemini, 1970'li yıllarda ortaya koyduğunu dile getiren Bal, şöyle devam etti: "1961 Anayasası öyle çatışan kurumlar yaratmıştı ki devlet yönetilemez hale gelmişti. Yürütme gücünde zafiyet oluşmuştu. Çift meclisli sistem, Türkiye'nin önünde bir ayak bağıydı. Başbuğ, bu ayak bağından kurtulmak için kendine özgü tek meclisli bir devlet yapısını önerdi. Ancak 1982 Anayasası ile bu şartlar ortadan kaldırıldı. Daha sonra Başbuğ, parlamenter sistemden vazgeçilemeyeceğini ifade etmiştir. Ama Sayın Başbakan kendi çıkardığı gömleği unutmaktadır. Refah Partisi il başkanıyken adil düzen ile neler söylediğini unutmuştur. Avrupa Birliği yerine İslam devletler birliği, avro yerine İslam para birimini önerdi. Başbakan'ın geldiği yeri tebrik ediyorum. MHP'nin 9 ışığına önümüzdeki süreçte fikri yapısı itibariyle ihtiyaç duyduğunu ispat etmiştir. Eğer o ihtiyaç halen devam ediyorsa, 9 ışığın 8 tane daha unsuru bulunmaktadır. Onları da okuyarak tatbik etmesini umuyorum."

Bal, "MHP anayasa uzlaşma masasından kalkacak mı, hangi düzenleme MHP'yi masadan kaldırır?" sorusuna şu cevabı verdi: "MHP masadan kalkmayacak. Sonuna kadar masada olacak. Yaptığımız çalışmaların bir değeri olması lazım. Son 30 yılda yapılan anayasaları incelemiş bir parti. Son yüzyılda Türkiye'nin yaptığı anayasaları incelemiş bir parti. Ayrıca tüm anayasa önerilerini incelemiş bir parti. Söyleyeceği çok şey var."

"CHP masadan kalksa bile AK Parti ve MHP'nin anayasayı yapacağı yönündeki görüşlere katılıyor musunuz?" sorusu üzerine Bal, "Bunları biz tartışmak bile istemiyoruz. Biz şu anda toplumsal mutabakatı, toplumun tüm katmanlarıyla birlikte sağlayıp, bunu sadece siyasi bir mutabakat değil, aynı zamanda herkesin taşın altına elini sokabileceği bir mutabakata dönüştürmek istiyoruz. Biz taşın altına elimizi soktuk. Herkesin de bizim kadar halis niyetli olduğuna inanıyoruz. Herkesin de taşın altına elini sokarak aynı sorumluluk içinde davranması gerektiğini ümit ediyoruz" diye konuştu.

Bal, "Masadan kalkan kaybeder mi?" sorusuna ise "Buna halk karar verir. Toplumda anayasa değişikliği beklentisi doğdu ama bunun rengi, şekli belli değil. Anayasa değiştirme sürecinde masadan kalkanı halk seçimde bir şekilde değerlendirecektir" karşılığını verdi.

MHP KAMUOYU YOKLAMA ŞİRKETLERİ İLE ANLAŞTI

Faruk Bal, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun, 13 ilde toplantılar yaptığını hatırlatarak, "Bunların analizi yapılacak. Temel hak ve özgürlüklerde neler yapılacak? MHP olarak biz araştırma kuruluşlarıyla bir anlaşma yaptık. Masa görüşmelerini TOBB'dan istedik. 18 bin sayfa tutan bu görüşmeleri inceleteceğiz. Buradan çıkan nedir? 'Bunun analizini yapın' dedik. Bu çalışma, fikirlerimizin şekillenmesine neden olacak. Bunlar milletimizin talebi" diye konuştu.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Bal, yeni anayasanın yazımını yıl sonuna kadar bitirmeyi hedeflediklerini bildirdi. "Hazırlanan anayasa referanduma götürülmeli mi?" sorusuna da Bal, "Toplumsal mutabakat olan bir anayasanın her halükarda milletin iradesine sunulması lazım" dedi.

"Başkanlık sistemi ni de önerilirse?" sorusuna da "O noktada bir takım alternatifler olur. Bir iki alternatifte siyasi partiler açmaza düşerse bu referandum yoluyla halledilebilir" karşılığını verdi.