Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Siyasal Bilgiler Fakültesi"nde yaşanan yumurtalı protestoda muhalefetin göstericilere verdiği desteği eleştirdi. Erdoğan, fırsat olsaydı öğrencilere "Bu kadar paranız varsa akşama güzel bir omlet yapın yiyin" tavsiyesi vermek istediğini belirterek muhalefete de Arapça yüklendi. Erdoğan "Men Dakka dukka. Kim vurursa veya dak ederse ona da vururlar dak ederler" dedi.

AKP Genel Merkezi"ndeki Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı"nın açılış konuşmasını yapan Başbakan Erdoğan, 2011 seçimlerine yaklaşırken muhalefetin her yolu mübah gören bir anlayışla hareket ettiğini söyledi. Erdoğan; muhalefet partilerinin sokak olaylarını ve öğrenci olaylarını kışkırttığını ifade ederken "Hiçbir konuda anlaşamayanlar şu arda hükümete saldırı noktasında ittifak içine girmiş görünüyorlar. Şiddet içeren sokak eylemlerini medya çarşaf çarşaf sayfalarına taşırken CHP"de bu eylemcileri meclis koridorlarına grup toplantılarına kadar taşımaktan çekinmiyor. Kim bunlar illegal örgüt mensupları. Kim bunlar bütün illegal olaylar içinde yer alanlar. Bunlarla seçim kazanacaklarını zannediyorlar. Boşuna uğraşıyorsunuz. Eğer Bu ülkede fikir ve düşünce özgürlüğünü şiddete bulaştıranlarla şiddetle bunu götürmeye gayret edenlerle CHP"nin yöneticileri el ele verdiği sürece benim milletim onları hiçbir zaman affetmeyecektir" diye konuştu. Erdoğan öğrencilerin eylem yapmadan sadece basın açıklaması yapmadıkları zaman haber olmadıklarını bu nedenle de polise saldırdıklarını belirterek basına da yüklendi.

-"ORANTISIZ GÜÇ DİYORLAR, NE OLACAKTI?"-

Başbakan Erdoğan, polisin özellikle İstanbul"daki öğrencilere karşı orantısız güç kullanması konusundaki eleştirilere de yanıt verdiği konuşmasında polisin görevinin can ve mal güvenliğini sağlamak, asayişi temin etmek olduğunu vurguladı. Rektörleri davet ettiği toplantıya göstericilerin davetsiz katılım sağlamak istediğini ifade eden Erdoğan "Davetsiz herhangi bir toplantıya icabet katılım diye bir şey söz konusu olabilir mi? Ona baskın derler, saldırı derler. Bu gelenler gerek ilk yaptığımız toplantıda gerek ikinci yaptığımız toplantıda neymiş "biz gençliğiz bizimle ilgili toplantıyı bizsiz yapma hakkına sahip değiller. Dolayısıyla biz oraya girmek durumundayız" Ne alakası var. Biz gençlerimizle de bir araya geleceğiz. Ellerinde ifade şu "bayraklarla geliyorduk" diyor. Bu nasıl bayrak ki onunla orada kalkıp Emniyet Müdürü"ne vurabiliyorsun. Bayrağın geçirildiği bir sopadır. Onunla Emniyet Müdürü"ne vuruyorsun. Emniyet Müdürü"nün kendini korumasını kimse savunmuyor. İllegal örgüt mensubunu savunuyor" dedi. Erdoğan şöyle devam etti:

"Siyasi partilerin bazıları "burada orantısız güç kullanılıyor" diyor. Ne olacaktı Dolmabahçe Ofisi"ne gelsinler, bassınlar orada arzu ettiğiniz tablo mu ortayla çıksın? Dünyanın neresinde böyle bir şey var. Hangi özgürlük projesinin içerisinde böyle bir şey olabilir. Her yerde bu tür toplantılar beli bir mesafeye kadar müsaade edilir. Orada bağırırlar çağırırlar pankartlarını asarlar. Bunlar tamam normal protesto haklarıdır. Neyi protesto ettiklerini de bilmiyorum doğrusu."

-OMLET YAPIN TAVSİYESİ-

Erdoğan, eğitim konusunda yapılan yatırımlara da dikkat çekerken, öğrencilerin "Neyin eylemini yaptığını bilmediğini" dile getirdi. Bazı köşe yazarlarının "Taş ile yumurta" tarifi yaptığını söyleyen Erdoğan "Önemli olan fiil burada. Neymiş taş atmamış yumurta atmış. Burada fiil önemli" dedi. Erdoğan öğrencilere fırsat olsaydı bir tavsiyede bulunmak istediğini de ifade ederek "Bu kadar hakikaten bol paranız var. Güzel bir omlet yapın da akşama omlet yiyin derdim" dedi.

-"MEN DAKKA DUKKA"-

Öğrencilerin öğretmenleri konumundaki bir kişiye yumurtalı protestoda bulunmasının bir özgürlük olmadığını ifade eden Erdoğan "İnsanların konuşmalarına, düşüncelerine açıklamalarına, varlığına dahi tahammül edemeyenler çıkıp özgürlükte bahsedemezler" dedi. Erdoğan muhalefet partisinin öğrencilerin eylemlerine destek verirken, kendilerinin de bu protestolara maruz kaldığına vurgu yaparak muhalefete Arapça sözlerle yüklendi. Erdoğan şunları söyledi.

"Üniversitelerde baskı ve şiddet uygulamayı özgürlük arayışı gibi gösterenler demokrasi perdesi altında faşizm yapmaktadırlar. Ana muhalefet partisinden destek ve teşvik gören eylemciler faşizm özentiliğini daha fazla sergiler hale geliyorlar. Önce ana muhalefetin temsilcisi iktidarı faşistlikle orada damgalarken biraz sonra "sizin bu yaptıklarınız faşizan bir baskıdır" diyerek oradaki öğrencilere müdahale ediyor. Ne oldu, Arapların bir atasözü vardır. Men Dakka Dukka: Kim vurursa veya dak ederse ona da vururlar dak ederler. Olay budur. Bugün sırf hükümete karşı bu illegal eylemleri faşizan eylemleri teşvik edenler okşayanlar anında o kitlenin hedefi oldular. Ankara Siyasal"da bizim arkadaşlarımızla kendi arkadaşları da eyleme maruz kaldılar. Sonunda eylemi faşizm olarak nitelendirdiler. Ama ne oldu ertesi gün çıkıp genel başkanı ile eylemi mazur göstermenin saldırganlığı, mazur göstermenin gayretine girdiler. Biz bu ilkesiz siyaset tarzı ile meşgul olmayacağız. Bizi çekmek istedikleri tuzaklara biz gelmeyeceğiz."

Milliyet