Küresel mali kriz etkisini artırdıkça, krizin nedenleri de "değişik" boyutlarıyla tartışılıyor.

İngiliz basınında bugün, "İngiliz bankalarında ikramiye kültürüne öfkeli tepki", "Mali krizin arkasında erkek hormonları mı var?", başlıkları öne çıkıyor.

BBC'nin Türkçe internet sitesi "http://www.bbc.co.uk/turkish/"te yer alan basın özetlerine göre İngiltere gazetelerinden Financial Times'ın ön sayfasında giderek kızışan ikramiye kavgası yer alıyor.

Bankaların çalışanlarına dağıttığı yüklü ikramiyeler, ekonomik darboğazın vahim gerçekleri ortadayken, acaba ne kadar doğru? Hele hele, İngiltere'nin içine düştüğü bu ciddi darboğazın sorumlularından biri, bankacılık sektörünün kendisi ise. Ve üstüne üstlük, şu an devletin yardımıyla, yani halkın parasıyla ayakta tutulan bankalardan söz ediyorsak. İşçi Partisi'nin önde gelen isimlerinden biri olan eski başbakan yardımcısı John Prescott, ''Bu hem ahlaken hem ekonomik açıdan bir kepazeliktir'' diyor. Financial Times, öfkeli Prescott'un internet aracılığıyla bir kampanya başlattığını da yazıyor. Öfkesinin odağında, kısmen kamulaştırılan Royal Bank of Scotland var. Yaklaşık 20 milyar sterlin devlet yardımı aktarılan banka, John Prescott'un gazetede çıkan açıklamalarına göre, elemanlarına 1 milyar sterline yakın ikramiye dağıtmayı planlıyor.

İşçi Partili siyasetçi, kısmen kamulaştırılmış bir bankanın ikramiye politikasını değiştirmesi gerektiğini savunuyor. Fakat Financial Times'ın satırlarından verecek olursak Maliye Bakanı Alistair Darling'e göre bu o kadar kolay değil. Bankanın çalışanlarına sözleşmeleri uyarınca öngörülen ikramiyelerin durdurulmayacağını açıklayan maliye bakanlığı, iyi elemanları bankada tutmanın da çok önemli bir unsur olduğunun altını çiziyor. Maliye Bakanı Darling, bankacılık sektörüne büyük çapta maaş limitleri
getireceğini açıklamış olsa da, Financial Times, bu vaadin kızışan ortamı yatıştırmadığını düşünüyor.

"İŞE TESTESTERON ORANLARINI AZALTARAK BAŞLANMALI"

Guardian'da yer alan bir yorum yazısına göre, bankacılıktaki ikramiye kültürünü ıslah etmek için, belki de işe önce testestron oranlarını azaltarak başlamak gerek.

Tartışmanın bütün tarafları bankacılığın fevkalade yırtıcı bir iş sahası olduğunda hem fikir. Büyük riskler ve karşılığında da büyük ikramiyeler almaya dayanan bu kültürün değişmesi gerekiyor. Sektörde daha çok kadını göreve getirmek bu yolda bir ilk adım olabilir. Finans çevrelerinde yönetici konumunda çok az kadının bulunduğuna dikkat çeken Guardian yazarı, aşırı rekabetçi erkek dünyasının daha çok kazanmaya kurulu beyinlerinin fazla risk alıp tepetaklak olabildiğini öne sürüyor. Küresel mali piyasaların şu an içine düştüğü durum gibi.

Kendisi de bir kadın olan Guardian yazarı, borsada çalışan erkeklerin testestron oranları üzerinde yapılan ciddi araştırmaların bu teze destek verdiğini belirtiyor. 20-30 milyon dolarlık ikramiyeler mi? Erkek hiyerarşisinin egemenlik sembolleri. Jackie Ashley adlı yazar, ''Kimsenin bu kadar çok paraya ihtiyacı yok'' diyor.

MİLLİYET