“Askeri casusluk” iddianamesinde, sanıkların yaklaşık 5 bin kişinin mahrem görüntülerini elde ettiği, subayları hayat kadınlarıyla tuzağa düşürüp şantaj ve casusluk amacıyla gizli görüntülediği iddia edildi.

Fuhuş ihbarıyla ortaya çıkan vahim belgeler Çetenin bu yolla önemli askeri projeleri elde ettiği öne sürelen iddianamede, Genelkurmay"ın “Bunlar yabancı devletlerin eline geçmemeli” raporu da yer aldı.

Ergenekon savcılarından Fikret Seçen tarafından “Askeri casusluk ve şantaj” soruşturmasına ilişkin hazırlanan 250 sayfalık iddianame, dün İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından oybirliği ile onaylandı.

Çoğu Deniz Kuvvetleri mensubu 16"sı tutuklu 56 kişi hakkında hazırlanan iddianamede, bir numaralı sanık emekli Albay İbrahim Sezer bulunuyor. İddianamede yaklaşık 5 bin kişiyi fişlediği iddia edilen örgütün, üç aşamalı çalıştığı öne sürüldü. Örgüt, önce kişilerin özel yaşantısına girip mahrem görüntülerini elde ediyor, subayları hayat kadınlarıyla tuzağa düşürüp kameraya kaydediyor sonra bu görüntüleri kullanıp, askeri projelere ulaşıyor...

İlk ihbar maille geldi...

Soruşturma, 28 Nisan 2010"da emniyete gelen bir mail ihbarıyla başladı. Maille gelen ihbarda, “Vika, Dilara ve Gül isimli kadınların liderliğinde bir fuhuş çetesinin yurt dışından bayan getirerek zorla fuhuş yaptırdığı, bu çete içerisinde 18 yaşından küçük bayanların da bulunduğu ve fuhuş yaptırılan bayanların uyuşturucu bağımlısı yapılarak kullandığı” bilgisi vardı. Soruşturma kapsamında şüphelilerin telefonları dinlemeye alındı.

İddianameye göre, TSK mensubu olan emekli Albay İbrahim Sezer ve jinekolog Binbaşı Zeki Mesten, takip altındaki fuhuş çetesinden sık sık kadın temin ediyor ve Sezer"in Kadıköy"deki evini fuhuş amaçlı kullandırıyordu. Başka bir fuhuş örgütüyle irtibatı olduğu öne sürülen Binbaşı Mesten"in hamile kalan kadınlara kürtaj da yaptığı iddia ediliyor. İddianameye göre, örgüt yönetimi her ay düzenli olarak toplantılar düzenliyor; fuhuş faaliyetleri, uyuşturucu hapların temini ve pornografik arşiv oluşturulması konularını planlıyor. Toplantılar da bir örgüt üyesi tarafından tutanak altına alınıyor.

Komutanların kirli çamaşırları

İddianameye göre ikinci ihbar 155 polis ihbar hattına 4 Ağustos 2010"da geldi. İhbarda, bir fuhuş çetesinin üst düzey komutanların, subayların ve hatta öğrencilerin fuhuş yapmasını sağladığı öne sürüldü. İhbara göre çete üyeleri fuhuş amaçlı kadınları temin ediyor ve kendilerine ait Kocaeli"deki 3 ayrı adreste üst düzey komutanlara pazarlıyordu. İhbar üzerine emekli Albay Sezer"in evinde yapılan aramada çok sayıda bilgi, belge, doküman ve dijital verinin yanı sıra, delil poşeti şeklinde poşetlere konulmuş üst rütbeli komutanlara ait olduğu belirtilen bazı şahıslara ait kirli iç çamaşırları ve benzer eşyalar da ele geçirildi. Yine bir başka aramada üzerinde “S.. iç çamaşır. (kendisine ait sperm tespit)” yazan şeffaf poşet içerisinde siyah bir bayan iç çamaşırı bulundu.

2010 YAŞ terfi listesi...

Emekli Albay İbrahim Sezer"in evindeki aramada “yapılacaklar” isimli belgede, örgütün yapmayı planladığı faaliyetlerin bir listesinin bulunduğu öne sürüldü. İddianameye göre belgede, “2010 Yaş"ta terfi edecek albay tuğ ve tüm"lerin listesi çıkartılacak, Seks ve eğlence eğilimleri tespit edilecek, Lüks ve kontrolü elimizde olabilecek yerler ayarlanacak, Kameraların kalitesine dikkat edilecek, Hiçbir masraftan kaçınılmayacak, elde edilen her bir görüntünün fiyatı ve pazarlamasına ait durumlar tekrar değerlendirilecek” maddeleri yer alıyor.

Özel hayatları kaydetmişler

Söz konusu suç örgütünün yaklaşık 5 bin kişinin kişisel verilerinin hukuka aykırı olarak kaydedildiğinin yer aldığı iddianamede, örgütün evlere yerleştirdiği gizli kamera düzenekleri ile bazı kişilerin cinsel ilişkilerini gizlice kaydettikleri ve daha sonra şantaj amaçlı kullandıkları iddia edildi. Örgütün bu fuhuş görüntüleriyle istemedikleri TSK personelinin istifa etmesini ya da emekli olmasını istedikleri, görüntüleri kişilerin görev yaptığı kuruma ihbar ve posta yolu ile göndererer haklarında soruşturma açılmasını sağladıkları öne sürüldü. Albay Sezer"in evinde yapılan aramalarda bulunan bir flash bellek içerisindeki “çalışmalar” isimli belgede, 66 kişinin ve 3 ailenin cinsel yaşamlarının fişlendiği ileri sürülürken, örgütün TSK-Net ağı üzerinden gönderilen mail kayıtlarını da ele geçirdiği belirtildi. İddianamede, “Bu mail eklerinde ise TSK"ya ait devletin güvenliği açısından gizli kalması gereken belgeler bulundu” ifadesine yer verildi.

Askeri öğrencilerin resimleri...

İddianamede İbrahim Sezer"in evinde yapılan arama üzerinde “Ebru Yüzbaşı-Deniz Harp Okulu” yazılı mavi renkli bir klasör bulunduğu ve klasör içerisinde DHO öğrencisi birçok bayan öğrencinin fotoğraflarının bulunduğu ve fotoğrafların arkasında kız öğrenclerin boyu ve saç rengi gibi özelleklerinin sıralandığı anlatıldı. İddianamede bu bilgi ve fotoğrafların örgütün amaçları doğrultusunda kullanılmasının planlandığının altı çizildi. Sezer"in evinde bulunan ve üzerinde “Eşcinseller - Emre Sezenler” yazılı başka mavi bir dosya da eşcinsel oldukları gerekçesiyle haklarında soruşturma başlatıldığı anlaşılan 7 DHO öğrencisinin kimlik fotokopileri, ve açıklanması yasaklanan 15 öğrencinin savunmasının yer alıyordu. İddianamede örgütün bu öğrencilerin affedilmesi için DHO görevli Emre Sezenler"e bu dosyayı ulaştırdığı öne sürüldü.