Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, gündemdeki konularla ilgili açıklama yaptı ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İbrahim Kalın, şu ifadeleri kullandı: 

(Fırat Kalkanı Harekatı) Planlandığı şekilde, kararlı bir biçimde devam etmektedir. Özellikle El Bab içerisinde DEAŞ terör örgütünün yaptığı büyük yığınaktan dolayı da burada çok dikkatli hareket edilmesi büyük önem arz ediyor.

Şu an itibarıyla takriben bin 800 kilometrekarelik bir bölge, Cerablus'tan Azez'e ve Azez'in güneyine, El Bab bölgesine kadar, terörden tamamen temizlenmiş durumdadır. Menbiç konusunda tavrımız nettir. YPG unsurlarının şu anda çekilmesi gerekirdi. Rakka'yla da tavrımız aynıdır, buraya da operasyonun aynı şekilde yürütülmesi gerekiyor.

Telafer’de Haşdi Şabi militanlarının bulunması mezhep gerilimi yaratıp yeni çatışmalar yaratabilir. Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarından sonra Irak yönetimi Telafer’e girmemeleri konusunda destek verdi. Sincar'ın ikinci bir Kandil olmasına izin vermeyeceğiz.

(Ekonomik gelişmeler) Askeri yöntemlerle algı operasyonlarıyla hedeflerine ulaşamayanlar bu sefer başka enstürümanları kullanmaya başladılar. Kendi milli parasına sahip çıkan işadamlarına, vatandaşlara teşekkür ediyoruz. 

(Anayasa değişikliği) AK Parti ve MHP arasındaki görüşmelerin gayet olmulu geçtiğini biliyoruz. İki parti, Türkiye’nin önünü açacak bir adım attı.

(Suriye'deki çatışmalar) Halep'te yaşanan hadiseler hepimizi çok ciddi şekilde kaygılandırmaktadır. Rejim, Halep'te açıkça bir insanlık suçu ve savaş suçu işlemeye devam etmektedir. Nitekim rejimin başındaki kişinin bugün basına yansıyan açıklamalarından da gördüğümüz kadarıyla rejim hiçbir ateşkese, hiçbir formüle açık değildir. Bu da aslında Halep'te ve diğer bölgelerde rejimin asıl niyetinin ne olduğunu açık bir şekilde ortaya koymuştur. Çatışmaların durması ve insani yardımların ulaştırılması çağrısı yapıyoruz. Halep için diplomatik temaslarımıza devam ediyoruz. 

(AB ile gerginlik) Vizelerin kalkması ve göçmen fonu konusunda daha önceki takvimin işlememesi üzücüdür. Avrupa’da aşırı sağcı, ırkçı söylemler bizim için endişe kaynağıdır. Schengen meselesi çözülmelidir. Mülteciler konusunda Avrupalıların üzerine düşeni yapmalıdır. Yükselen aşırı sağa karşı daha sorumlu davranmalıdır. Aşırılığa pirim verilmemeli, Türkiye karşıtlığı üzerine siyaset yapılmamalıdır.

(Almanya’da TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı’nın alıkonulması) Kendisine yapılan bu muameleyi kınıyoruz. Gerekçesi ne olursa olsun, kabul edilemez. İncitici, yakışık olmayan bir muamele söz konusu. Soruşturma yapıp, gerekli adımları atmasını bekliyoruz.

(Başika Kampı) Başika Kampı'yla ilgili Irak makamlarıyla yürüttüğümüz müzakereler devam ediyor. Kampımız orada DEAŞ'la mücadele kapsamında Iraklılara yardımcı olmaya, destek vermeye devam ediyor. Statüsünün bir hukuki çerçeveye kavuşturulması konusunda bir kağıt alışverişi var, şu anda müzakereler devam ediyor.

(El Bab'daki operasyon) El Bab operasyonu planlandığı gibi devam ediyor. Uluslararası koalisyonla işbirliği içinde yürütüyoruz. Sahadaki gelişmelere bağlı olarak birtakım güncelleme, ayarlama yapılıyor. 

24 Kasım'da El Bab civarındaki askerlerimize dönük saldırı Suriye rejimi tarafından yapılmıştır. Bu konuda bizim elimizdeki bilgiler bu şekildedir. Bu da rejimin Suriye'de, Halep'te, El Bab'da ve diğer bütün bölgelerde asıl niyetinin ne olduğunu açık bir şeklide tekraren ortaya koymaktadır.

(Haber alınamayan 2 asker) Genelkurmay Başkanlığı, MİT ve biz yakından takip ediyoruz. Askerlerimizin bulunması için çalışmalar devam ediyor.

(Kıbrıs müzakereleri) Kıbrıs müzakareleri konusunda 2017 yılında sonuca ulaşılmasını bekliyoruz. BM toplantısına Cumhurbaşkanımız katılacak. Türkiye Kıbrıs konusunda bir adım önde olmaya devam ediyor. Adada eşitlik ekseninde gerçekleşecek birleşme iki taraf için de iyi olacaktır.

(Yunanistan'a kaçan darbeci askerler) Bizim beklentimiz, Yunanistan'ın darbeci askerleri en kısa sürede Türkiye'ye iade etmesidir. Bu, hem hukukun gereği, hem Yunanistan-Türkiye ilişkilerinin gereğidir.

(Türkiye'ye silah satışı yapmama kararı) Silah firmalarının satış kararları terörle mücadele zaafiyet göstermemize sebep olmayacaktır.

(Dövizlerin TL'ye çevrilmesi çağrısı) Cumhurbaşkanımız bu çağrıyı yaptığı gün itibarıyla hesabındaki bütün dövizleri Türk lirasına çevirmiştir. Bunun aksini beklemek, hatta düşünmek bile abesle iştigaldir. Cumhurbaşkanımız Erdoğan böyle bir kampanyayı başlatacak ve kendisi bunun içinde olmayacak, yani insanlara 'yapın' dediği bir şeyi kendisi yapmayacak, böyle bir şey söz konusu dahi değil. Bu kampanyada Cumhurbaşkanımız da vatandaşlarımızla, iş adamlarımızla, kurumlarımızla Türk lirasına, milli paramıza sahip çıkmıştır."