Türkiye genelinde kullanıcısı 2 milyonu aştığı bildirilen elektrikli bisikletlerin, ehliyet alamayanlar ve dar gelirlilerin tercih ettiği bildirildi.
 
Arora Elektrikli Bisiklet Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Siraç Ünverdi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir asgari ücretlinin ayda 650 lira maaş aldığını, buna karşın işe gidiş dönüşte ayda ortalama 150 lira yol masrafı olduğunu, oysa aylık 100 lira ödeme ve 12 taksitle elektrikli bisiklet alınabildiğini söyledi.
 
Benzin fiyatlarındaki artışın elektrik şarjlı bisikletlere ilgiyi her geçen gün artırdığını, özellikle yaz aylarında satışları yükselen bu bisikletlerin en iyi müşterilerini asgari ücretle çalışanlar ile ehliyeti alamayanların oluşturduğunu belirten Ünverdi, elektrikli bisikletlerin tam doldurulmuş bir şarjla 120 kilometre yol gidebildiğini vurguladı.
 
Ünverdi, ''Türkiye'de yaklaşık 2 milyon elektrikli bisiklet kullanıcısı var. Bu sayıya her geçen gün yenileri ekleniyor. Benzinin pahalı olması nedeniyle elektrikli bisiklete yoğun talep var. Saatteki hızı 25 kilometre olduğu için bisiklet kategorisinde yer alan bu araçlar tepe, yokuş tırmanırken de hiç zorlanmıyor'' diye konuştu.
 
Hem ehliyeti olmayan hem de sınavlarda başarısız olarak motosiklet ya da otomobil ehliyeti alamayanların da elektrikli bisikleti tercih ettiğini dile getiren Ünverdi, sessiz, çevreyi ve sürücüyü motor sesiyle rahatsız etmeyen bisikletlerin kullanımının da pratik olmasının ilgiyi artıran bir başka faktör olduğunu kaydetti.
 
Kimilerinin işe gitmek, kimilerinin okula gitmek için kimilerinin de gezme amaçlı kullandığı bu bisikletlerin kullanıcıya otomobil gibi park sorunu da yaşatmadığını anlatan Ünverdi, fiyatlarının ise donanımına göre bin ila bin 650 lira arasında değiştiğini, her keseye uygun elektrikli bisiklet bulunduğunu kaydetti.
Ünverdi, önceleri ithalatla Türkiye'ye getirilen elektrik şarjlı bisikletlerin son yıllarda Türkiye'de kaliteli ve güvenli olarak üretildiğini vurguladı.
 
-''BABAM TAMİRCİYDİ BEN ÜRETİCİ OLDUM''-
 
Kendi firmalarının üretim merkezlerinin de Adana'da bulunduğunu, buradan Türkiye'nin dört bir yanına sevkıyat yaptıklarını anlatan Ünverdi, ''Babam motosiklet ve bisiklet tamirciliği yaptığından çocukluğumdan beri bunlara merakım vardı. Babamın yanında çıraklık yaparken bu iş sanki benim dünyam oldu. Babam tamirciydi ben üretici oldum. Beni bu konuda çok iyi yetiştiren babam sayesinde bugünlere geldim. Başka meslek düşünmeden bu işe ağırlık verdim. 2003 yılından sonra da imalata başladım'' dedi.
 
Ünverdi, bisiklet üretimi sayesinde 170 kişiye istihdam sağladığını belirterek, şöyle devam etti:
''2010 yılında 18 bin elektrikli bisiklet üretip sattık. Motosiklet ve bisikletin ana şase ve bazı parçalarını Adana'da üretiyoruz ancak, parçaların yüzde 50'si de yurt dışından ithalatla geliyor. Günde 120, ayda yaklaşık 3 bin elektrikli bisiklet üretim kapasitemiz var. Şu anda tam kapasite çalışıyoruz. Çok yakında yılda 15 bin olan üretim kapasitesini 35 bine çıkarttık.''
Ünverdi, ''fakirin Mercedes'i'' olarak bilinen elektrikli bisikletlerin hem gürültü kirliliği yapmadığı, hem de egzoz gazı çıkarmadığı için çevreyi kirletmediğini, bu yönüyle de tercih edildiğini sözlerine ekledi.
 
AA