Standartlar.

Yaşamımızda hemen hemen her konuda birçok standartla karşı karşıya gelmekteyiz. Bu konulardan biri de Dış Ticaret’tir. Açık ekonomilere sahip ülkeler arası artan uluslararası ticaret ile paralel her gün yeni standartlar türemektedir. Dış ticarette Standardizasyon konusu üniversitelerde ders olarak da okutulmaktadır. Peki bu Dış ticarette Standardizasyon nedir?

Uluslararası ticarette belirli kuralların ve standartların oluşturulmasını sağlamak amacıyla Uluslararası Standardizasyon Örgütü (ISO) 1947 yılında kurulmuştur. Dış ticaretin daha kolay ve akıcı bir şekilde gerçekleşmesi amacıyla ülkeler arası anlaşmalara çeşitli uluslararası kabul edilen standartlar getirilmiştir. Bununla beraber üretilen ve dış ticarette kullanılan ürünlere de çeşitli standartlar getirilip dış ticaretin daha güvenli ve kurallı bir şekilde yapılması sağlanmıştır. Nasıl ki bir kira sözleşmesinde kiralanacak evler konusunda kira kontratında çeşitli standart olmuş maddeler yer alıyor ise uluslararası ticarette de ödeme koşuları ve taşıma yöntemlerinde uluslararası kabul edilen çeşitli maddeler yer almaktadır. Dış Ticarette standardizasyon düzeni sağlar, karmaşıklığı yok eder. Yurtdışına belirli standartlara göre ihraç edilmiş ürünlerin üretiminde seri halde üretim olduğu için üretim miktarını artırır ve birim maliyetleri azaltır. Üretim sürecinde standartlar, kurallar belirli olduğu için vakitten kazanılır, belli bir üretim planına göre üretimi sağlar. Bu bağlamda verimliliği artırır. Maliyetler düşme eğilimine geçer. Uluslararası ticaretteki çeşitli standartların yer aldığı ekonomilerde tüketici de standartlar belli olduğu için daha fazla kalite talep etme hakkına kavuşmaktadır. Fiyat ve kalite olarak aldanmaları önler.

Bireylerin yaşamlarında huzurlu bir şekilde yaşayabilmeleri için bu standartlar yurtiçinde var olduğu gibi yurtdışı ticarette gereklidir. Uluslararası ticarette yıllardır standartlar ile ülkeler alışveriş yapmaktadır. Örneğin; İngiltere’deki bir tekstil firması Türkiye’den bir tekstil ürünü alırken ( havlu örneğin) standartlara uygun kumaşına, suyu emmesine ya da başka bir faktöre önce bakıyorsa uluslararası ticarette, her sektörde sektöre özel standartlar aranmaktadır. Başka bir örnek; gıda sektöründe ürünlerin sağlığa aykırı olmaması başta bir standart olmuşsa, elektronik sektöründeki üreticiler de ürünleri çeşitli standartlarla arz etmektedir. Evlerimizdeki çamaşır veya bulaşık makinelerindeki enerji tasarruflarıyla üretilmesi de bu standartlardan biridir.

Sektörlerdeki hali hazırda var olan bu standartlar tüketicilere daha kaliteli ürünler sunulmasına yol açmaktadır. Standartlar bir nevi koşuldur. Ve üreticilerin bu kısıtlamalara uygun hareket etmesini zorlamaktadır. Kaliteyi bu bağlamda da arttırmaktadır. Her ürünün belirli olmazsa olmazı vardır. Bu olmazsa olmazlara eklenen her kalite tüketiciye sunulmakta ve bu şekilde ekonomik rekabet artmaktadır. Her firma zaten var olan bu standartlara bir yenisini eklediği sürece iktisadi yaşamda daha fazla tercih edilir duruma gelmektedir.

Dış ticarette bir ülkedeki bir firma tanımadığı ve yeterince güven sağlayamadığı bir başka ülkenin firması ile bu standartlar sayesinde güvenli ticaretini yapmaktadır. Uluslararası kabul görmüş bu standartlar bir nevi “Dış ticarette sigortadır”. Türkiye’deki bir elektronik firması distribütör olarak yurtdışında bir partner arayışına girdiğinde, ve bu partneri bulduğundaki karşılıklı anlaşmalar sürecinde ve sonrasında uluslararası standartlar sayesinde kendini güvenceye almaktadır. Ticaretlerinde ödeme yöntemleri ve teslim koşulları ISO tarafından belirlenen maddelere uygun bir şekilde yapılmaktadır. Teslim koşullarından CIF(Mal bedeli, sigorta ve navlun) veya FOB( Gemi bordasında teslim) dünyanın her yerinde uluslararası ticaret yapan ülkelerde karşılıklı kabul görmektedir. 

Türkiye’de sektörlerde standartların oluşturulmasını Türk Standartları Enstitüsü(TSE) üstlenmiştir. İnsan sağlığını, can ve mal güvenliğini önde tutan bu standartlar ile iktisadi yaşam daha belirgin, daha hareketli ve tüketici açısından daha yararlı bir hale gelmiştir. TSE’nin ön gördüğü koşullandırdığı bu kurallar aynı zamanda üreticiler için bir kıstas ve denetim halini almaktadır. Üreticilerin öncelikle TSE’nin kurallaştırdığı kıstaslar ile üretim yapması sağlanmaktadır. Bir açıdan da bu şartlar ile ekonomik hayat daha canlı tutulmakta, tüketiciler için daha doğru ve kaliteli ürünler ile karşılaşması gerçekleşmektedir.

Standartlarsız yaşamımız güvende olmadığı ve bu standartlarsız yaşayamadığımız gibi uluslararası ticarette de standartlar var olmaya devam edecektir…