Sırtında cetvel kırdığı öğrencisinin ailesi tarafından İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na şikayet edilen matematik öğretmeni Ayhan I. hakkında, cetvel silah sayıldığı için 1.5 yıl hapis cezası istendi.

İstanbul'daki bir ilköğretim okulunda, 12 yaşındaki B.Ç.'nin sırtına cetvelle vurarak kulak arkasında kanamaya neden olan matematik öğretmeni hakkında kasten yaralama suçundan 1 buçuk yıl hapis istemiyle iddianame hazırlandı. Savcı iddianamede B.Ç.'nın sırtına vurulan cetveli "silah" olarak nitelendirdi. Beşiktaş'taki Şair Nedim İlköğretim Okulu'nda matematik öğretmeni olarak görev yapan Ayhan I., 7 A sınıfında ders verirken B.Ç., öğretmeninin yazdıklarının bir bölümünü anlayamayınca "Öğretmenim yazdığınız kilometre mi?" diye sordu. Bunun üzerine öğretmen Aydın I., "Anlamadın mı hayvan herif" diyerek elindeki cetveli çocuğun sırtına vurdu. Cetvel kırılırken bir parçası çocuğun kulak arkasına çarparak kanamaya neden oldu. Canı yanan B.Ç. eve giderek durumu ailesine anlattı. Ardından özel bir hastaneye götürülerek tedavi ettirilen B.Ç.'nin ailesi savcılığa giderek öğretmen hakkında şikayetçi oldu.

TANIKLAR DİNLENDİ

Olayla ilgili olarak soruşturma başlatan İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, tarafların ve görgü tanıklarının ifadelerini aldı. Bu arada özel hastanenin verdiği 28 Ekim 2010 tarihli raporun ardından Adli Tıp Şube Müdürlüğü'nün 3 Ocak 2011 tarihli raporunda çocuğun "basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde hafif nitelikte yaralandığı" belirtildi. Delillerin toplanmasının ardından soruşturmayı tamamlayan Savcılık, cetvel aracılığıyla yapılmış olmasından dolayı olayı "silahla yaralama" suçuna sokarak, öğretmen Ayhan I. hakkında "kasten yaralama" suçundan iddianame hazırladı. Savcılık TCK'nın 86/2 maddesince öğretmene kasten yaralama suçundan 4 aydan 1 yıla kadar hapis istedi. Savcılık daha sonra 86/3 maddesi uyarınca suçun "beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan bir kişiye" ve "silahla işlenmiş" olması nedeniyle hapis istemini yarı yarıya arttırdı. 6 aydan 1 buçuk yıla kadar hapsi istenen Ayhan I.'nın yargılanmasına önümüzdeki günlerde İstanbul Sulh Ceza Mahkemesi'nde başlanılacak.

SIRTI MORARDI

Öğretmenin sırtında cetvel kırdığı B.Ç., olayı şöyle anlattı: "Öğretmeni kızdıracak hiçbir şey yapmadım Yazdığı yazıyı anlayam ayınca 'Yazdığınız kilometre mi?' diye sordum. O da yanıma gelerek 'Anlamadın mı hayvan herif' deyip elindeki cetvelle sırtıma vurdu. Cetvel kırıldı bir parçası kulağımın arkasına isabet etti ve kulağım arkası kanadı. Sonra eve gelerek durumu anneme söyledim. Sırtıma ve kulağıma baktı. Sırtımda morluk olduğunu kulağımın da kanadığın söyleyerek babama telefon etti. Babam hemen ve gelerek beni hastaneye götürdü.

Öğretmeni daha önce birkaç öğrenciye vururken yine görmüştüm." Oğlunun öğretmen tarafından dövülmesine çok şaşırdığını söyleyen anne Ayşe Ç., "Oğlum eve geldiğinde beni odasına çağırarak olayı anlattı. Sınıfın ortasında böyle bir şey olduğu için çok üzülmüş ve utanmış. Hemen hastaneye götürdük. Öğretmenle konuşmaya gittiğimde bana 'Oğlunuza şaka yaptım' dedi. Öğretmenden şikayetçi olduk. Eşim oğlumun dayak yediğinin ertesi günü üzüntüden kalp krizi geçirdi" dedi.

Cep telefonu örneği de var

Beşiktaş Ortaköy'de 2008'deki bir kavgada gençlerden birinin diğerine elindeki cep telefonu ile vurması üzerine "silahla yaralama" suçundan dava açılmıştı. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianamede, 'cep telefonunun saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli olması nedeniyle silah sayılabileceği' belirtilmişti.

Eğitimciler tepkili

Türk Eğitim - Sen İstanbul Şube Başkanı Hanefi Bostan: Kararı çok abartı buldum. Kabul etmemiz mümkün değil. Okulda disiplin sağlamak noktasında aşırıya gitmemek kaydıyla öğretmene inisiyatif vermek lazım. Ayrıca cetvelin silah sınıfına sokulması da ayrı bir durum. Çocuğa ciddi anlamda zarar verilmedikten sonra bu kadar ağır hükümler verilmesini doğru bulmuyorum.

Eğitim-Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç: Şiddetin hiçbir biçimde okullarda yer almasını, hele bir öğretmen tarafından gerçekleştirilmesini onaylamıyoruz. Ufak bir sıyrık olarak ifade edilse de, çocukta yaşattığı travmayı bilemeyiz. Fakat savcının cetveli silah kabul edip öğretmene yönelik takındığı tutumun da iyi hesap edildiğini düşünmüyorum.