Geçtiğimiz Perşembe günü 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladık… Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 95.Yıl dönümüydü. Millet egemenliğinin, yani yönetme yetkisinin millete geçmesinin yıldönümü…
Tabi ki egemenlik hakkı bu millete bir lütuf olarak birileri tarafından altın tepsi içinde sunulmadı. Başta büyük önder Atatürk ve silah arkadaşları ile onlara inanıp peşinden giden milletimizin, içte ve dıştaki düşmanlara karşı, dişiyle tırnağıyla yaptığı kurtuluş savaşı sürecinde, kanla ve canla kazanıldı.
Bu yüzden çok yücedir Türkiye Büyük Millet Meclisi. Çok yücedir…
***
Malumunuz birkaç ay sonra da, haziran’ın ilk haftasında TBMM için milletvekili genel seçimleri yapılacak.
Yaklaşık 80 milyonluk nüfusumuzun en seçkin 550 kişisini seçip Ankara’ya TBMM’ye göndereceğiz…
Şimdi bu seçkin kavramını biraz açmak istiyorum.
En doğru, en dürüst…
En çalışkan…
En fedakâr…
En sabırlı…
En hoşgörülü…
En cesur, en gözü kara…
En merhametli…
En vicdanlı…
En halden anlayan…
En çözüm üretici…
…
…
Evet… Şimdi;
Belirttiğim vasıfların çoğuna sahip, milletimizin en seçkinlerinden olan bu milletvekilleri, 8 Haziran’dan itibaren, gecelerini gündüzlerine katıp, bizlerin huzuru ve rahatı için çalışacaklar…
Kişisel, ailevi ve parti çıkarlarını kesinlikle millet menfaatinin üzerinde görmeyecekler…
İş takibi, tayin, ihale gibi vazifeleri olmayan, ama kazancı kaymaklı olan işlerin, kenarından bile geçmeyecekler…
Millet için çalışırlarken çoluk çocuklarını ihmal ettiklerinden, belki bazılarının aile birlikleri dağılacak… Çoğunun beden ve ruh sağlığı bozulacak…
Seçmenlerini ve hemşerilerini ihmal etmemek ve dertleriyle fazlaca hemhal olmak için Ankara ile seçim bölgeleri arasında mekik dokuduklarından yollarda perişan olacaklar…
Tüyü bitmemiş yetimin hakkını, acaba zerre kadar dahi olsa bilmeden yemiş olabilir miyiz diye düşünürlerken, dört yıl boyunca uykuları haram olacak…
Sonra hayırlısıyla dört yıllık vekillik görevleri bittiğinde, işlerini hakkıyla yapıp yapamamanın şüphesi ve yorgunluğu ile, bir dahaki seçimde aday olmak mı? Tövbe… diyerek; bu sorumluluğu ve vebali ağır görevi, başka en seçkin seçilmişlere vermiş olmanın kuş gibi hafiflemiş mutluluğunu doyasıya yaşayacaklar….
Cenab-ı Allah daha şimdiden, bu seçkin seçilmişlerin yapmış ve yapacak oldukları hizmetlerden razı olsun. Âmin…
Sağlıcakla kalın…
