Gereği neyse yapın. O yeğenimle başbakanlığım ilk zamanlarımda bir görüşmem olmuştur. Ondan sonra yeğenliğimden silmişimdir. Benim ilkelerimle değerlerimle bağdaşmayan bir yapısı vardır" dedi.

Olay dün Vatan Gazetesi'nin manşetinde "Yeğenini korumadı" başlığıyla yayınlanmış, Erdoğan"ın tutuklanmasıyla sonuçlanan narkotik operasyonunun ayrıntıları yer almıştı.

Başbakan Erdoğan Katar'a yapacağı resmi ziyaret öncesinde Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde basın toplantısı düzenledi.

Erdoğan, Türkiye ile Katar arasındaki 2002 yılında 29 milyon dolar olan dış ticaret hacminin, 1,2 milyar dolara çıktığını belirterek, “Bire 48 artmış durumda. Bu çok ciddi sıçramadır. Türkiye ile Katar'ın mevcut potansiyeli ticaret hacmini daha da artırmaya müsait” dedi.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu,Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve milletvekillerinin yanı sıra kendisine eşlik edecek 142'si Ankara ve İstanbul'dan, 50 kadarı Katar'daki iş adamlarından olmak üzere 200'e yakın iş adamının da oradaki toplantılara katılacağın söyledi.

Türkiye ile Katar arasında son yedi yılda dostluk ve kardeşliği geliştirecek çok ciddi adımlar atıldığını kaydeden Erdoğan, “Amacımız, her bölge ülkesinde olduğu gibi gücünü halklarımız arasındaki bağlardan alan bu ilişkiler ortak menfaatler temelinde çok daha ilerilere taşımak” dedi.

Başbakan Erdoğan bu akşam Katar'ın Başkenti Doha'da düzenlenecek ABD-İslam Dünyası Forumu'nun açılış oturumunda ana konuşmacı olacağını belirterek, bu vesileyle foruma çeşitli ülkelerden katılacak üst düzey yetkililerle de ikili temaslarda bulunacağını bildirdi.

Ziyareti kapsamında Katar Emiri Şeyh Hamad bin Khalifa al Thani ile Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Hamad Bin Jassim Bin Jaber Al Thani'yle yapacağı görüşmelerde iki ülke arasındaki ilişkilerin bütün yönleriyle gözden geçirilecek olan ilişkilerin geliştirilmesi imkanlarının araştırılacağını söyledi.

Başbakan Erdoğan, Katar Emiri ve Başbakanı'nı geçen Ağustos ayında misafir ettiklerini ve o zaman ikili ilişkileri enine boyuna değerlendirme fırsatı bulduklarını anımsattı. İki ülke arasındaki ilişkilerin her geçen gün daha iyi duruma geldiğini ifade eden Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“2002 yılı sonuyla kıyas yapıldığında, aradaki ticari ilişkilere bakıldığında dış ticaret hacmi o zaman 29 milyon dolardı, şu an 1,2 milyar dolar. Bire 48 artmış durumda. Bu çok ciddi bir sıçramadır. Bunun gerçekleşmesi için devamlı koşturuyor, çalışıyoruz. İnşallah daha da iyi olacak. Türk şirketlerinin bugüne kadar Katar'da üstlendikleri projelerin toplam değeri 8,5 milyar dolar. Şu anda girişimcilerimizin müteahhitlerimizin üstlendikleri işler aynı kararlılıkla devam ediyor. Türkiye ile Katar'ın mevcut potansiyeli ticaret hacmini daha da artırmaya müsait. Katar'la ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi, müşterek adımların atılmasına müsait. Ziyarette iş adamlarımızın Katarlı iş adamları ile yapacakları toplantılar büyük önem arz ediyor. Ziyarette buna yönelik neticeler de alacağımıza inanıyorum.”

Başbakan Erdoğan, ziyaret çerçevesinde Katarlı muhataplarıyla yapacağı temaslarda bölgesel ve uluslararası gelişmelerin siyasi boyutlarını da ele alacaklarını söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un medyada yer alan açıklamalarıyla ilgili, “Ben medya üzerinden böyle bir tartışmanın, müzakerenin içinde yer almam” dedi.

Başbakan Erdoğan, Atatürk Havalimanı'ndan Katar'a hareketinden önce yaptığı açıklamanın ardından basın mensuplarının çeşitli konulardaki sorularını yanıtladı.

Erdoğan, bir gazetecinin, “Komuta kademesinde geçen hafta Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ile Deniz Kuvvetleri Komutanı'nın açıklamaları vardı. Açıklamalarda, askerlerde bir moral bozukluğu olduğundan bahsettiler ve 'kimsenin ordunun moralini bozmaya hakkı yok' dediler. Bu açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz? Sayın Başbuğ, 'benim elimde de bilgi ve belgeler var' demişti. Bu kapsamda bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine, dün akşam bir televizyon programına katıldığını ve burada bu konuyu açıkladığını hatırlattı.

Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

“Ben medya üzerinden böyle bir tartışmanın, müzakerenin içinde yer almam. Genelkurmay Başkanı ile zaten her hafta olağan toplantılar yapıyorum. Bu konuları gerekirse orada görüşürüz, görüşüyoruz. Dolayısıyla bu tür spekülasyonlar içinde bir başbakan olarak yer alırsam, bizler bu makamı iyice küçültmüş oluruz. Böyle bir değerlendirme içine girmeyeceğim.”

Bir gazetecinin, “Sayın Genelkurmay Başkanı ile dün akşamdan bu yana bu konuyla ilgili bir görüşmeniz oldu mu?” sorusuna Erdoğan, “Hayır. Ben sizin önemsediğiniz kadar önemsemiyorum da onun için. Benim de moralim zaman zaman bozuluyor biliyorsunuz. Bazen şirazesinden çıktığı da oluyor. Biliyorsunuz bazı şeylerde bunlar oluyor” yanıtını verdi.

Başbakan Erdoğan, bir basın mensubunun, bir gazetede “yeğeninin tutuklandığı, kendisinin de bu konuda gereğinin yapılmasını istediği” yolunda haber yer aldığını hatırlatarak, bunun doğru olup olmadığını sorması üzerine, “Verilen haberler doğru. Bu konuda ben gerek valim, gerek emniyet müdürüme açık ve net söyledim. 'Gereği neyse açık ve net yapın' dedim” diye konuştu.

Erdoğan, kendisinin zaten ismi geçen yeğeni ile başbakanlığının ilk zamanlarında bir görüşmesi olduğunu ifade ederek, “Ondan sonra da adeta ben yeğenliğimden silmişimdir. Benim doğrularımla ve ilkelerimle kaynaşmayan bir yapısı vardır. Dolayısıyla şu anda hukuk neyse, yasalar neyi gerektiriyorsa bunu yapmışlardır. Ben de ona özellikle saygı duyarım” dedi. - hürriyet